• adorno'nun saydığı üç bilinç kategorisinden (diğerleri bildung ve unbildung) en kafa yaranı, göz çıkaranı... hadi dayanamadım, sinirliyim zira, en boktanı!

    çünkü halbbildung yani yarı bilinçlilik hali tahsilli cehaletin bizatihi nüvesi ve her pislik buradan besleniyor. çünkü bilinç sürekli devinen ve bilinçlenmeye devam eden bir süreç, bilgisizlik ise bir naiflik barındırırken, yarı bilme durumu bilme sürecini (ki bir süreçtir) bir inanç sistemine, bir dogmaya sığınma fırsatı bulduğ an terk ederek mevzileniyor ve tüm akıl yürütmeleri ve naiflikleri yaşayamaz ya da devinemez kılıyor, piç ediyor. halbbildung durumunda, adorno'nun deyişiyle “bilincin sürekliliği içindeki idrakin, öğrenmenin yerini, noktasal, unsurları birbiriyle bağlantısız, sürekli yeni verilerle ikame edilebilir bir haberdarlık/malûmattarlık alır… onun kendi idrak/öğrenme sürekliliği içinde erimeden bilince sızan eğitim unsurları; bâtıl inançları eleştirdiklerinde bile bizzat bâtıl inanç halini alma eğiliminde olan zehirli maddelere dönüşürler.” özellikle medyanın hedef seçtiği çok haber takip eden güruhun olaylara yaklaşımının ana haber bültenlerinden cımbızladıkları bu örnekleri, tartışmalarında nasıl da apriori gerçeklikler olarak örnekledikleriyle örneklenebilir. ülkem "aydın"ında sıkça rastladığımız bu nitelik de aydın denildiğinde, entelektüel kesimlerin bile tüylerinin diken diken oluşunun da izahıdır zira toplumsal dinamik ve gerçeklerden kopuk, taşlaşmış bu tahsilli profili, "aydın" kavramını ekseri nazarda tam isabetle işaret etmektedir.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap