son

• epey gizemli başladı. karakterler ve geçmişleri hakkında sıfır bilgi verilerek kendisine bağlamayı başardı. bol gizemli, ilerledikçe aksiyonu da artacak olan bir dizi olarak göze çarpıyor. kurgu konusunda ezel ile karşılaştırırsak ezel'in gerisinde. ay yapım'ın değişmeyen müzisyeni toygar ışıklı'nın ilk bölümün jenerik müziğini beğendim ama aralarda çalan kemanlı müzik ezel'den apartılmış gibi duruyor. gerçi ona da hak vermemek elde değil. neticede ezel yeni bitti. adam da tanrı değil sonuçta. her yarattığı müziğin farklı olmasını beklememek gerek. ama ilerleyen bölümlere sağlam müzikler yapacaktır. ezel'in oyuncularından levent can gene kötü rolde gibi gözüküyor. yiğit özşener de umarım gene bir şerefsizi oynamamıştır. bunlar spoiler içermez. zira dediğim gibi karakterlerin karakterleri hakkında hiçbir şey söylenmiyor. lost gibi başladı gizem olarak (son'un yazılışı da lost'u akla getirmiyor değil, ama olsun, olur öyle şeyler, ezel'in jeneriği de güney kore yapımı bir filmden çarpılmıştı). sadece yirmi beş bölüm sürecek olması da çok iyi bir karar. uzatmaya, hele böylesi gizemli dizileri uzatmaya hiç gerek yok. lost örneği var ortada. biz daha da bozarız. ezel bile bozulmuştu yani. kadro sağlam. erkan can, yiğit özşener, berrak tüzünataç ve uğur polat ilgilendiğim kişiler. uğur polat'ı gelecek bölüm izleriz herhalde. bakalım nasıl bir rolle görünecek.
  
  bu arada reytingler ölçülmüyor bildiğim kadarıyla ama gene de bir şirketin yaptığı reyting ölçümlerine denk geldim, ki sonuç hiç iç açıcı değil. yeni ezel olarak sunulan dizinin reytingleri (eğer doğru ölçülmüşse tabi) yirmilerde dolaşıyor. eğer bu reytingler doğruysa ve bir kaç bölümde dizi ilk ona zıplamazsa önce gün, ardından saat, sonra belki tekrar gün ya da saat değişiklikleri yapılacaktır. gene reytingler kötü gelirse yirmi beş bölüm bile dayanmaz, ki umarım öyle olmaz. bu kadroyla, bu gizemle bu diziyi izlemek güzel.
  
  --- spoiler ---
  
  elimizde neler var bir bakalım. öncelikle ali adında bir polisimiz var. adam sürekli takipte. belli ki çok büyük bir operasyon yapacak. herhalde bundan zarar görecek kişi (levent can'ın canlandırdığı karakter) peşine adamı takmış. levent can'ın canlandırdığı karakter bir şeylerin peşinde. sırf bunun için bir yerlerden istanbul'a gelmiş. şerefsiz amerikalı ile bir bağı vardır kesin. dizideki amerikalı elemanı labirent filminde izleyip kendisinden nefret ettik, amerika'ya bolca ana avrat düz gittik. gene gideceğiz gibi görünüyor. yalnız eleman kendisini tekrar ediyor. arka arkaya iki şerefsiz amerikalı bölücü oynanmaz ki. bu dizide de tüm karakterlerimizin hayatlarını etkileyen kararları alacağı kesin. polisle tanıştı. dizinin başlangıcında aylin'le bir sohbeti oldu.
  
  diğer elemanlara gelirsem. aylin (nehir erdoğan) de kimliği belirsiz birisi. neden iran'a götürüldü ve büyük ihtimal dayak yedi? adam neden kendisine "artık bu yüze ihtiyacın olmayacak" dedi? bunlar muamma. ama anlaşılan bir şekilde o da karışacak olaylara ya da geçmiş geleceği haline gelecek. onun eşi selim'in gerçek adı bile selim olmayabilir. yatağın başında "kimim ben?" demesiyle iki karakteri oynadığı anlaşılıyor. zaten son sahnede başka bir kadın ve çocukla arabaya binmişti. bir tezgah var ortada. selim olmayan selim, selim'i gerçek kimliğini saklamak için kullanıyor olabilir. gene girdim komplo teorilerine. devam edelim, sallamak güzel ya. halil (engin altan) ile manitası (berrak) arasında geçmişte kötü şeyler yaşanmış, bu da söylenmedi. bakalım manitanın depresyona girecek kadar kötü olay neymiş. bunu ilerleyen bölümlerde öğreniriz gibi görünüyor.
  
  uçak kazasına değinmeden olmaz. o uçağın düşmesi kaza olarak lanse edildi de hani altından amerika falan çıkabilir. yani kasti bir düşürme olabilir. bekliyorum öyle şeyler. umarım bu düşmeyle lost'a selam çakmaya çalışmazlar. yapmayın öyle. iran işini ise hiç çözemedim. belli ki oraylar ta oraya kadar gidecek.
  
  --- spoiler ---