75 entry daha
  • küçük gemilerde ehliyetler de düşük seviyede olur.
    kolay kolay okullu adam bulamaz insan çalışanlar arasında ve hatta ortaokullu bulamaz diyelim...
    tamamı alaylı, azı sağlam çoğu çürük 10 tane adamın arasında aylar geçiririm.

    işte bu seferde de gemi küçük, eski ve devreler* sık sık sorun çıkarıyor. arıza ile mi uğraşacağız, hava ile mi, personel ile mi, yoksa maaşı 1 saat daha geç yatırmayı kar sayan armatör ile mi?
    sorunlardan sorun beğendiğim bir günün sonunda personelden bir yağcının* kamarasında 3-5 kitap olduğunu söylüyor başka bir tanesi.
    2. defa okunmamış herhangi bir kitap aradığım o saatte pek bir heyecanlandırıyor bu haber beni.
    çağırtıyorum elemanı kitaplarıyla beraber.
    biraz sıkıntılı bir adam, duyduğuma göre ilkokulu dışarıdan sınavla bitirmiş, bazen söylenen basit şeyleri bile yanlış anlıyor.
    "okuduğun varsa bana ver 2-3 günlüğüne" diyorum kitapları gösterip.
    "olur" diyor "zaten benim değiller çekmecede buldum istediğinizi alın".
    karşılığında martin eden'i veriyorum ona her zaman yaptığım gibi. alıyor gidiyor...
    aradan günler geçiyor, bakıyorum okuyacak, elinde kitapla dolaşıyor gemide, ama bitiremiyor bir türlü...
    bir yanlışına denk geliyorum birkaç hafta sonra ve yanıma çağırtıp kitabı bir haftada bitirme cezası veriyorum ona şaka ile karışık... muhtemelen hayatında aldığı ilk ödev bu.
    okumuş ki gerçekten 3-4 gün içinde, soluğu yanımda alıyor.
    biraz ürkek, biraz heyecanlı ama artık elleri önünde kavuşmamış gururlu dik duruşuyla yine de saygısından yere bakar halde soruyor:
    -"martin eden'in yazdığı başka kitap var mı sizde?"

    -söz ben yazacağım sana, yeter ki okuyacak ol sen!
291 entry daha
hesabın var mı? giriş yap