84 entry daha
  • kendinizi ölüme gitmek üzere olan bir adamın yerine koymayı denediniz mi hiç? ne düşünebilir, ne hissedebilir, hiç düşündünüz mü? steve harris düşünmüş; hem de fazlasıyla ve bu sözleri yazmış, sonuç olarak, ortaya the number of the beast albümünün son şarkısı çıkmış: hallowed be thy name. kişisel fikrim şu, war pigs ve master of puppets ile birlikte metal türünün en iyi 3 şarkısını oluşturuyor bu şarkı.

    şarkının ismini çeviriye eklemedim zira ayrı bir inceleme gerektiriyor.. onun için de luka incilinden şu satırlara -11:2- göz atalım, tamamına göz atmak isteyenler buraya:

    "1. isa bir yerde dua ediyordu. duasını bitirince öğrencilerinden biri o'na, 'rab' dedi, 'yahya'nın kendi öğrencilerine öğrettiği gibi sen de bize dua etmesini öğret.'

    2. isa onlara dedi ki, 'dua ettiğiniz zaman şöyle deyin:

    'baba, 'adın kutsal kılınsın' *.
    egemenliğin gelsin.

    3. her gün bize gündelik ekmeğimizi ver.

    4. günahlarımızı bağışla.
    çünkü biz de bize karşı suç işleyen herkesi
    bağışlıyoruz.
    ayartılmamıza izin verme.'"

    fazla uzatmadan sözlere bakmak gerek, çünkü her şey sözlerde gizli ve aynı zamanda her şey apaçık...

    disclaimer: bu çeviriler, kafiye amacı güdülerek, birebir çeviri yapmak amacıyla yapılmış çeviriler değil; tamamen şarkının derinindeki anlamları yakalayabilmek adına, düz yazı amaçlanarak yapılmış çevirilerdir. bazı şarkılarda, şarkının yapısıyla paralel bir şekilde kafiyeler görülebilir. katkıda bulunmak, yanlış olabilecek bir yeri işaret edecek yazarların eleştirileri, daha doğrusu iyi/kötü tüm eleştiriler kabuldür.

    ***

    bekliyorum soğuk hücremde çan çalmaya başladığında,
    düşünüyorum geçmişteki hayatımı; az kaldı sona ermesine.
    çünkü saat 5'te dar ağacına götürecekler beni,
    benim için vakit, artık tükenmek üzere.

    rahip beni kutsamak için geldiğinde,
    parmakların arasından bakıyorum, hiç de iyi yaşamadığım
    bir dünyanın son görüntülerine.

    acaba bu işte bir yanlışlık olabilir mi?
    bu yokedici dehşeti durdurmak öyle zor ki!
    bu gerçekten son, çılgın bir rüya değil, değil mi?

    lütfen, birileri rüya gördüğümü söylesin;
    çığlık atmayı engellemek hiç de kolay değil ama
    kaçıyor ağzımdan kelimeler, konuşmaya çalışırken.

    gözyaşlarım akıyor ama, neden ağlıyorum?
    ne de olsa ben ölümden korkmuyorum!
    zaten bir son yok; buna inanmıyor muyum?

    muhafızlar beni avluya götürürken,
    "tanrı seninle olsun!" diye bağırıyor birileri.
    eğer bir tanrı varsa, neden bırakıyor beni?

    yürürken gözümün önünden geçiyor hayatım
    ve sonum yakın olsa da, üzgün değilim,
    yakalayın ruhumu, kaçıp gitmek dileği.

    kulak verin sözlerime lütfen, inanın, ruhum yaşıyor,
    üzülmeyin şimdi gidiyorum diye;
    gerçeği görmek adına, öbür dünyaya.

    zamanınızın tükendiğini öğrenirseniz bir gün,
    belki anlamaya başlarsınız,
    dünyanızdaki hayatın garip bir yanılsama olduğunu.

    ***

    tüm şarkı çevirileri/analizleri için:

    (bkz: suffocated/#27443415)
102 entry daha
hesabın var mı? giriş yap