4 entry daha
  • entelektüel ve sanatsal alanların tümünde bilgisini göstermeyi seven hadrian, hepsinden öte sanatı himaye ederdi. felsefe, sanat, mimari ve birçok konuda bilgi sahibi olan ve sürekli öğrenme isteği duyan hadrian, en çok gezen imparator olarak da bilinir.
    stoacı-epikürik imparator, lejyonları arazide denetlemek ve düzenlemek için bolca seyahat etti. imparator olmadan öncede, roma ordusuyla dışarıda çok gezmiş olması onun birçok konuda deneyim kazanmasına neden olmuştu. saltanatını yarıdan fazlasını italya dışında geçirdi. diğer imparatorlar, roma'dan genellikle savaş için ayrılır ve savaşın bitmesinin hemen ardından geri dönerdi. önceki imparatorlardan nero, bir zamanlar yunanistan'a gitmişti ve kendine düşkünlüğünden dolayı ayıplanmıştı. hadrian, bir tezat olarak, yönetim gereği seyahat etmişti ve bu senato ve halk için anlaşılabilir bir şeydi. hadrian bu seyahatleri yapabiliyordu çünkü roma'da, toplumun yukarı basamaklarından gelen marcius turbo adından sadık destekçisi eski bir askere sahipti. aynı zamanda, sağlam kaynaklardan gelen imalara göre kontrolü sağlamak ve kendisi dışarıda seyahatteyken ters gidebilecek herhangi bir şeye karşı gizli bir polis teşkilatı olan frumentarii'lere sahipti.
    hadrian'ın ziyaretleri, yeni kamu binalarının yapılması talimatlarını kapsayan bağışlarla dikkat çeker. hadrian, imparatorluk boyunca altyapıyı geliştirmek için - fetihlere ya da yeni düşmanlar edinmeye karşı çıkarak- gönüllüydü. çoğunlukla seyahatlerinin amacı; inşaatlar, projeler ve yeni yerleşimler için görevlendirmelerdi. yunan kültürüne olan inancı bakış açısını zenginleştirmişti, ondan önceki birçok imparator gibi, hadrian'ın isteklerine neredeyse her zaman itaat edildi. seyahat ettiği heyet yöneticiler, mimarlar ve inşaatçılar olmak üzere oldukça kalabalıktı. geçtiği bölgelere verdiği sıkıntı bazen oldukça fazlaydı. genellikle gelişi bir takım yararlar sağlıyordu ve ziyaretin sıkıntısını bundan en fazla yararı sağlayan değişik sınıftan kişiler üstleniyordu. örneğin, mısır ziyareti sırasında erzağın tedariğinin büyük külfeti köylülerden talep edildi ve bu talebin sıkıntısının dayanılmazlığı büyük ölçüde ancak ailesine yetecek kadar üreten köylülerin açlıktan ölmesine ve zorluklara neden oldu. aynı zamanda, avrupa rönesansına kadar olan zamanda krallar, kendi şehir ve ülkelerine geldiklerine finansal sıkıntıları kendileri karşılıyorlardı ve bu sıkıntıların çok azı fakir sınıflara yükleniyordu.
    hadrian'ın ilk turu 121 yılındaydı ve başlangıçta amacı, kendi genel kültürel amaçları için özgürlük sağlamaktı. kuzeye, germanya'ya gitti ve savunmayı güçlendirmek için fonları paylaştırarak ren-tuna cephesini denetledi. her halukarda bu yolculuk imparatorun belki de en önemli ziyaretiydi, yeni çıktığını duyduğu isyan nedeniyle, görmek için britanya'ya geçti.
    hadrian'ın britanya'ya gelişinden önce burada 119 – 121 arasında iki yıl boyunca devam eden büyük bir isyan olmuştu. 122 yılında hadrian duvarı'nın yapımına başlandı. duvar esas olarak britanya eyaletini kuzeydeki caledonia'dan* ileride gelebilecek olası saldırılardan korumak için yapılmıştı. caledonia'da, roma'da bilinen adlarıyla caledonian kabileleri yerleşikti. hadrian, caledonian'ların romalılarla birlikte yaşamayı reddettiklerini anlamıştı. aynı zamanda, caledonia değerli olduğu halde sert toprak ve yüksek yaylalar onun fethini imparatorluk için çok pahalı ve verimsiz yapıyordu. bu sebeple, fetih yerine bir duvar yaptırmaya karar verdi. hadrian belki de kalıntıları bu gün hala kilometrelerce uzanan ve onun adıyla anılan bu duvarı inşaa ettirdiği için çok meşhurdur. birçok yönden, savaşlar ve fetihler yapmaktan daha fazla imparatorluğu düzenlemek ve geliştirmek arzusunu gösterir.
    onun zamanında, york'ta britain tanrıçasına bir tapınak yapıldı ve üzerinde britanyayı bir kadın olarak kişiselleştiren tasvirler bulunan sikkeler bastırıldı. 122 yılı sonunda ziyaretini bitirdi ve güneye dönerek deniz yoluyla moritanya'ya gitti.
    123'de vardığı moritanya'da yerel isyana karşı yapılan harekatı yönetti. her halukarda bu ziyaret doğuda perslerin tekrar savaş için hazırlandıkları haberi üzerine kısa sürdü ve sonuçta hadrian hemen doğu bölgesine doğru hareket etti. doğuya doğru olan seyahatinden bilinen bazı noktalara göre cyrene'yi* ziyaret etti ve kişisel olarak soylu ailelerin genç erkeklerinin roma ordusu için eğitilmeleri amacıyla fonlar oluşturdu. bu belki de doğuya olan yolculuğunda bir molaydı. cyrene, 119 yılında son yahudi isyanından sonra zarar gören kamu binalarının tamiri için verdiği paralar sayesinde onun cömertliğinden yararlandı.
    hadrian fırat nehri'ne ulaştığında, sorunu pers kralıyla* müzakere ederek kendisi içim karakteristik olan bir yöntemle çözdü. sonra batıya doğru karadeniz kıyıları boyunca gitmek için ayrılmadan önce roma savunmasını kontrol etmeye devam etti. kışı büyük ihtimalle bithynia eyaletinin başkenti izmit'te geçirdi. hadrian, gelmesinden hemen önce bir deprem tarafından yıkılan izmit'e binaların tekrar yapılması için cömert yardımlarda bulundu. cömertliğine teşekkür etmek için hadrian tüm eyaletin şef onarımcısı ilan edildi. hadrian'ın oldukça yüksek bir olasılıkla claudiopolis'i ziyaret ettiği ve orada imparatorun eromenos'u* olacak olan genç oğlan antinous'u gördüğü tahmin edilir. kaynaklar hadrian'ın antinous ile tanışması hakkında hiçbir şey yazmaz, her halükarda, tasvirler onu yirmili yaşlarında genç birisi olarak gösterir. buna göre antinous'un 130'da boğulmasından hemen önce, antinous 13 ya da 14 yaşlarında olmalıydı. bir olasılığa göre antinous, page* olarak eğitilip imparatora hizmet etmek için ve yavaş yavaş yükselip imparatorun gözdesi olacağı roma'ya gönderilmiş olması mümkündür.
    antinous'la tanıştıktan sonra hadrian, anadolu'ya geçti. rotası kesin değildir. değişik işaretlerin anlattığına göre başarılı bir domuz avından sonra mysia bölgesinde, hadrianutherae şehrini kurmuştur. bu sırada, küçük asya'da bir tapınak kurulmasının planlandığı yazılır. yeni tapınak trajan ve hadrian'a ithaf edilecekti ve göz alıcı beyaz mermerden yapılacaktı.
    bu seyahatin en heyecanlı yeri hellen aşığı hadrian'ın tüm yolculuk boyunca aklında olan yunanistan ziyaretiydi. 124 sonbaharında eleusinian gizemleri'ne katılma zamanında geldi. geleneksel olarak törenin bir safhasında ustalar silah taşıyabiliyorlardı ancak imparator aralarındayken herhangi bir riske karşı bundan feragat ettiler. atina'lıların ricası üzerine yasalarında düzeltme yaptı. adını taşıyan yeni bir kabile ilave edildi.
    kışı, peloponnese yarımadasını dolaşarak geçirdi. kesin rotası bilinmemekle beraber her halukarda pausanias'ın anlattığı hikayelere göre, hadrian bir tapınak inşa ettirmişti ve epidaurus halkı şehirlerini onaran imparatora teşekkürlerini onun heykelini yaparak sunmuşlardı. hadrian, antinous'un evi bithynia ile mantinea arasındaki yakın bağlara bakarak o sırada zaten hadrian'ın sevgilisi olduğu yolundaki teoriyi destekler biçimde cömertliğini en çok mantinea şehrine göstermişti.
    125 mart'ında hadrian, dionysia şenliklerine başkanlık etmek için atina'ya ulaştı. hadrian'ın başlattığı inşaat programı önemliydi. değişik yöneticiler olympian zeus'u için bir tapınak yapmak için çalışmışlardı ancak işin tamalanmasını sağlayan hadrian olmuştu. aynı zamanda kendi zevki göre birkaç tane kamu binası yapımına başlatmış ve bir tanede su kemerinin yapımını organize etmişti.
    italya'ya dönüşünde hadrian sicilya'ya dolambaçlı bir gezi yaptı. sikkeler onu adanın onarıcısı olarak kutlasa da, bu övgüyü almak için ne yaptığına dair en ufak bir kayıt yoktur.
    roma'ya döndüğünde pantheon'u tekrar inşasının bitmiş halini kendi gözleriyle görebilirdi. aynı zamanda hadrian'ın tibur yakınlarındaki villası sabine tepeleri'nde ne zaman roma onun için çok fazla olsa kaçabileceği hoş bir inziva yeri tamalanmıştı. 127 mart'ının başında hadrian, italya gezisi için roma'dan ayrıldı. bir kez daha, tarihçiler onun rotasını tarihi kayıtlardan ziyade bağışlarıyla kanıtlayabilmektedir. örnek olarak, o yıl cupra maritima şehrindeki picentine toprak tanrıçası cupra'yı restore ettirdi. belirsiz bir zamanda fucine gölü'nün drenajını düzelttirdi. italya'yı konsül derecesinde imparatorluk legate'lerin yönetimi altında dört bölgeye bölme düşüncesi cömertliğinden daha az hoş karşılandı.
    hadrian bu dönemde hastalandı ancak hastalığını ne olduğu bilinmiyordu. hastalığı her neyse, bu onu 128 baharında afrika'yı ziyaret etmekten alıkoyamadı. gelişi kuraklığın sona ereceğine dair iyi bir kehanetle başladı. hayırsever ve onarıcı olarak alışılmamış rolü süresince, birliklerini denetlemek için zaman bulabildi ve birliklerine yaptığı konuşmalar günümüze kadar geldi.
    hadrian 128 yazında italya'ya döndü ancak kalışı üç yıl sürecek gezisine çıkmadan hemen önce çok kısaydı.
    128 ekiminde hadrian tekrar eleusinian gizemleri'ne katıldı. bu defaki yunanistan ziyaretinde görünüşe göre yunanistanın egemenliği için rakip iki antik kent olan atina ve sparta'ya odaklanmıştı. hadrian, delphi merkezli amphictyonic birliği'ni tekrar canlandırmak fikrine odaklandı ancak şu andan itibaren daha asil bir şeye karar vermişti. yeni panhellenion, her nerede kurulmuş olursa olsun tüm yunan şehirlerini bir araya getirecek bir konseydi. buluşma yeri atina'da yapılacak yeni zeus tapınağıydı. hazırlıklara başlamak için harekete geçildiğinde hangi şehrin gerçekten yunan şehri olduğuna karar vermesi zaman alacağından hadrian efes'e doğru yola çıktı.
    130 ekiminde, hadrian ve maiyeti nil nehri'nde tekneyle dolaşırken antinous, kaza, cinayet, suikast ya da dinsel kurban gibi kesin olarak bilinmeyen bir nedenle boğuldu. imparator kedere boğulmuştu. antinous'un tanrılaştırlmasını emretti ve şehirlerin adı değiştirildi, onu tasvir eden madalyalar basıldı ve imparatorluğun her yerine heykelleri dikildi. bithynia, mantineia* ve atina'da adına tapınaklar yapıldı, onuruna festivaller kutlandı. antionopolis ya da antinoe şehri öldüğü yer olan besa şehrinin yıkıntıları üzerine kuruldu.
    hadrian'ın 30 ekim 130'da antionopolis'in kuruluşundan sonraki gezileri belirsizdir. roma'ya dönüp dönmediği bilinmese de, 2 kışını atina'da geçirdi belki de yunanistan'da kaldı ya da 132'de bastırılan yahudi isyanı için doğuya gitti. yazıtlar 133 yılında ordusuyla bereber isyanlara karşı mücadele ettiğini belgeler. sonrası için net bir şekilde belirtilmese de belki de kesin olarak aynı yıl roma'ya dönmüştür.
11 entry daha
hesabın var mı? giriş yap