• bugun sayesinde şunu öğrendim: "kendi halinde, kimseye zararı olmayan, sadece işine gücüne bakan bir adam ve zamaninda harika bir futbolcu bile olsanız internet mallarının kusmuklarından kaçamazsınız."
  • sahiden mi? metin tekin'e laf edecek kıvamada mı geldi bu taraftar?

    olmayalım. valla şampiyon olmayalım. hatta şampiyonluğa oynamayalım. belli ki bizim zihin sağlığımıza, vicdanımıza, hafızamıza iyi gelmiyor bu süreç.
  • bir röportajında şunları söylemiş;

    "hep efsane olmaktan bahsedilir ya... efsane, yıllar aşıp yüzyıl öteye geçebilmektir. bir çocuktur sizi o yıllar öncesine götüren ya da efsaneleştiren. biz nasıl baba hakkı'yı merak edip onu araştırıp, neredeyse ellerimizle dokunduysak, yıllar sonra bir çocuğun bizi aklına düşürüp araştırmasıdır. biz, o efsane içinde olan şanslı insanlarız. yoksa efsane olmak ne haddimize. tek efsane vardır o da beşiktaş'tır....”

    sen ne güzel bir insansın be metin.
  • şöyle bir anektodunu okuduğum kişidir:

    bir maçta recep kırmızı kart görür ve soyunma odasına gider.
    daha 5dk geçmeden arkasından metin tekin gelir.
    recep sorar: “metin sen niye atıldın?”
    metin anlatır; “hakeme sordum recep’i neden attın diye, anama küfretti dedi”
    metinin hakeme cevabı : "hocam allah aşkına 30.000 kişi ediyo recep etmiş çok mu ?"
    sonuç; beşiktaş 9 kişidir.
  • 7 eylül 2012 hollanda türkiye maçında mevlüt erdinçe "ezbere oynuyor mevlüt hareketi yaparken oyunun yada rakibin pozisyonuna hiç bakmıyor ki hareketler ezbere" demiş toptan ve topçudan anlayan eski futbolcu.

    yorumu, mevlüt soldan bindirdiği sırada üst üste iki pozisyonda da rakibi aynı şekilde geçmeye çalışırken aynı şekilde topu kaptırmasından sonra eklemiştr hemen.
    ben ilk poziyonda "ezbere oynuyo mala bak" dedim ama beni sadece babam duydu:) metin tekin'i birkaç milyon kişi
  • az önce ntvspor 90+ programında, "basının yaptığı kadro hiç kaybetmez, çünkü maçtan sonradır" dedi.

    büyüksün hocam.
  • vallahi burda kendisi için "boş konuşan" deniyor ama sırf bugün söyledikleri bile futbolculuğunun yanında entelektüel birikiminin de ne kadar iyi olduğunu gösterdi. yabancı sınırı konusunda "türk futbolcusunu korumalıyız" geyiği yapan gerzeklere söylediği "oyuncu korunmaz, oyuncu yetiştirilir", "bu şekilde türk futbolcusunu değil, sadece türk futbolcusunun aldığı parayı korursunuz" sözlerinin de altını çizmek lazım.
  • sarı fırtına. bir beşiktaş efsanesi.

    aşırı koyu fenerbahçeli babanın, metin tekin'e olan büyük aşkı nedeniyle beşiktaşlı olmaya çalışan çocuğu, ben.

    sanıyorum sene '91. ankara'da, beşiktaş-altay maçı oynanıyor. (kupa maçı(başbakanlık-cumhurbaşkanlığı vb.) ya da belki saha cezası yüzünden ankara'da)
    babanın ilgili maçta görevli olduğu öğrenilince, yalvar yakar, salya sümük maça gitmek için ikna çalışmaları yapılır. başarıyla sonuçlanan ikna çalışması sonucu metin tekin'i futbolcu kartları ve televizyon dışında canlı canlı görebilme ihtimali gerçek olur.

    maçın ilk yarısı deli gibi 'metinnnnn' diye bağırarak geçer, sanki adam beni duyacak. hayır duysa da ne olacak.
    baba gönlü bir farklıdır, dayanamaz. ilk 45 dakika bitmiş 15 dakikalık ara verilmişti. geldi yanıma, tuttu elimden saha kenarına indirdi. o sırada oyuncular sahaya çıkmış ısınıyor.

    metin sahanın kenarına yaklaşınca, baba da yanıbaşında olunca, ben bir cesaret yine bağırdım 'metinnnn' diye. koptu geldi yanıma.

    tanrım öyle güzel gülüyordu ki. babanın halini hatrını sordu kısaca. egosu sıfırdı resmen arkadaş.
    saçları ışıl ışıl, gözleri çakmak çakmak, öyle naif öyle sıcak bir insan ki. 15 saniyede 10 yaşındaki bir velede tüm bu duyguları geçirebilecek kadar mükemmel bi' adam işte.
    sarıldı bana, öptü. nasılsın bakalım dedi. iyiyim metin abi seni çok seviyorum diyebildim sadece. bi' on saniye daha kalsa yanımda, öleceğim heyecandan. arkamda binlerce taraftar coşuyor, deliriyorlar. metin'e tezarühatlar. nerdeyim, ne yapıyorum, kimim ben. kafa bi'milyon, ego 1500. götüm kalktı iki saniyede. sanki bana tezahürat yapıyorlar.

    yazarken bile aynı heyecandan titriyorsa ellerim, o an öğrenmişimdir futbolun ne acaip bir tutku olduğunu. bir futbolcu yüzünden, bir taraftar grubu yüzünden, bir takım yüzünden... her ne sebepten olursa olsun futbol başka bir tutkuymuş.

    ayrıca beşiktaş'ın ve hatta türk futbolunun başka bir efsanesi için (bkz: sergen yalçın)
  • belki de türkiye'nin en şık yorumcusu...
    şıklığı, tipinden, kıyafetinden değil, cümlelerinden...

    - selçuk inan gençken ikinci ligde sizinle çalışma şansı elde etmişti değil mi? sorusuna
    - o bizim şansımız
    diye cevap verecek şıklıkta bir adamdır...
  • beşiktaşlılar'ın en sevdiği beşiktaşlı'dır.

    en azından benim öyle.
hesabın var mı? giriş yap