• bir yerden sonra yalama olan organ. düzgün çalışmayan bir prostat, sürekli işeme istegi ve çişini tutamama gibi sorunları da beraberinde getirir.

    rahmetli oguz aral prostat derdinden muzdarip olan erkeklere şu güzide tavsiyelerde bulunmuştur:

    -hastane yatağında yatarken komik birşey duyarsanız kocaman bir kahkaha atmayın, onun yerine küçük bir tebessümle yetinin, yatağınız daha az ıslanır.

    -sokaktan geçen seyyar satıcıya, pencereden sarkarak seslenmeyin , telefon açıp, manava sipariş vermek daha akıllıca olabilir.

    -yoldaki su birikintisinin üzerinden bacaklarınızı sonuna kadar açıp, zıplayarak geçmeyi denemeyin, basıp geçin böylece pantalonunuz daha az ıslanır.

    ....çünkü tecrübe konuşuyor!!!
  • prostat yaklasik kestane boyutunda, 20 gr. agirliginde , hemen mesanenin - idrar kesesinin -altında, idrar yolunun, dis idrar deligine kadar olan kısmında ,idrar yolunun cevresindeki bir erkek seks organı. salgıladığı bir sıvı, meni denen icinde spermlerin hareket edecegi akintinin hareketliligini saglar.belli yastan sonra bunun büyümeleri oluyor ve idrarin cikmasini , idrar yolunu sikistirarak engelliyor.bu tür bir büyümenin getirdigi hastalik durumuna da halk arasinda "prostat" deniyor .. ki bilimsel olarak aslinda "prostat hipertrofisi" olarak adlandirilmasi
    caizdir
  • ahmet aydın'ın bir söyleşisinden:
    kabak çekirdeği yiyenlerde prostat büyümesi olmuyormuş, doğru mu?

    büyük ölçüde doğru. yapılan bir hayvan deneyinde 20 gün süre ile testosteron enjekte edilen erkek farelerin bir birinci grubuna kabak çekirdeği yağı, ikinci grubuna ise mısır yağı verilmiş (25). 21. günde hayvanlar öldürülmüş ve mısır yağı alan grupta prostat büyümesi olurken kabak çekirdeği yağı alanda büyüme görülmemiş.

    insanlarda yapılan çalışmalar yok mu?

    var. korede yapılmış (26). prostat büyümesi olan hastalara 320mg/gün kabak çekirdeği yağı verilmiş. üç ay sonra hastaların şikayetleri büyük ölçüde azalmış. kabak çekirdeğinin yüksek olan dehidrotestosteron seviyesini düşürdüğü sanılıyor. kabak çekirdeğinin, arjinin, selenyum, magnezyum gibi besleyicilerden zengin olmasının da bir yararı vardır mutlaka.

    preostata faydalı bir başka bitkisel ilaç da cüce bir palmiye türü olan saw palmetto’nun meyvesinin özü. hakkında çok sayıda çalışma yapılmış. bu çalışmalardan otuzunun metaanalizi yapılmış (27). bu çalışmalara katılan beş binin üzerindeki prostat büyümesi olan hastaya 4-60 hafta süre ile saw palmetto özü (yaklaşık 300-400mg/gün) verilmiş. hastaların çoğunda prostat şikayetleri büyük ölçüde azalmış

    erkek okurlarımız prostat hastalıklarından korunmak için neler yapmalılar?

    önerilerimi şöyle özetleyebilirim:

    * un ve şeker tüketimini iyice azaltın; öyle ki kan insulin düzeyiniz 5 ünitenin altında olsun.
    * günde en az bir domates ya da karşılığı kadar domates salçası yiyin.
    * karnabahar, brokoli ve her çeşit lahanayı bol bol tüketin.
    * günde bir-iki avuç kabak çekirdeği yiyin.
    * günde en az 1000mg aktif balık yağı (epa+deha) alın, ayçiceği, mısır, margarin gibi omega-6’dan zengin yağları diyetten çıkartın.
    * kan d vitamininizi 40-120ng/ml arasında tutun.
    * selenyum ve e vitamininden zengin olan kabuklu kuruyemişleri yiyin.
    * yeşillikler yüksek magnezyum ve k vitamini oranları ile prostat sağlığınıza faydalı olur.
    * günde en az yarım saat yürüyün, egzersiz yapın.
    http://beslenmebulteni.com/…id=71:kanser&itemid=474
  • prostat cidden büyük sıkıntı. zaten hastalıkların hepsi büyük sıkıntı. başa gelmeden ne kadar sıkıntılı olduğunu anlayamıyorsun. "mahmut amca kanser olmuş" denildiğinde birkaç üzüntülü dakikanın ardından unutup gidiyorsun da, kanser yanı başına gelince işin rengi değişiyor. çok okuyan mı bilir, çok gezen mi derler ya hani, işte okumayla anlaşılmıyor gördüklerin. gezen, gören bilir bence. zaten hastalık gelince okuyorsun bol bol. hem okuyup, hem geziyorsun yani. kısacası zor şey hastalık.

    bu prostat olayı da ayrı zormuş arkadaş. tam düşman başına gelmesin denilecek kıvamda. geçen bayram ziyarete gelen ali amca sayesinde anladım ne kadar kötü olduğunu. ali amcalar ilk defa geliyordu bizim eve. kardeşimin arkadaşının babası. yani samimiyet yok fazla. gelişlerinin bir saati dolmamışken tuvalete gitti ali amca. bir dakika sonra tekrar gitti. sonra tekrar. hiç abartısız 15 dakikada 10 kere tuvalete gitti. utanıp, sıkıldıkça daha fazla gitti tuvalete. hadi kalkalım dedikçe tuvalete gitme ihtiyacı duydu. ilk defa prostat rahatsızlığı olan birini görünce ne diyeceğimizi de şaşırdık. rahat olun, insanlık hali, stres yapmayın geçer gibi her dertte söylenen genel şeyler ile rahatlatmaya çalıştık. ilacını da yanına almamış. bir komşudan aldık da öylelikle geçti sıkıntısı. gittiler gecenin bir körü.

    işte ali amcayı o gün gördükten sonra acayip korktum bu işten. ayakları sıcak tutmak gerek denildiği için kışın çift katlı çorapların üzerine patikler giyiyorum. oturarak işemek daha iyi diye ayaktan salmıyorum. gecenin bir körü gelen çişi uykulu gözlere aldırmadan gidip işiyorum. çekilecek dert değil, dikkat etmek gerek.
  • tek görevi spermler için sıvı sağlamak olmayan, aynı zamanda çişinizi tutmanızı sağlayan kasları da yöneten organdır. benim prostat derdim yok, erkek olmadığım için hiçbir zaman da olmayacak ama köpeğimin başına geldiği için bu sorun, konuya baya bir hakimim malesef.
    burada; (bkz: köpeklerde prostat) uzun uzun anlattım, insanlarda da köpeklerde de prostat olayı aynı.

    iyi huylu prostat büyümesi derdi olanlar;
    -------------------------------------------------------
    eğer henüz herhangi bir operasyon, fiziksel müdahale yaptırmadıysanız,
    kullandığınız bütün ilaçları, gevşeticileri falan bırakın. eczaneden (bkz: solgar) firmasının (bkz: saw palmetto)'sunu alın. şu fiyatı 80tl civarı, içinde 100 kapsül var. bundan günde 3 tane alın sabah öğle akşam. 85 kilodan fazlaysanız 4'e de çıkarabilirsiniz. bunu bu şekilde sürekli olarak aksatmadan her gün kullanın. bir kutu bittikten sonra zaten baya rahatlamış olacaksınız, 2. kutuya devam edin kesmeyin.
    ilaç değildir, bitkisel, tamamen doğal bir zımbırtı ve çok etkili fasa fiso değil. mutlaka deneyin çok ısrar ediyorum cidden es geçmeyin.
  • prostat erkeklerde idrar kesesinin altında bulunan bir salgı bezidir. çocukluk yaşından itibaren var olan organdır. çocuklukta çok küçük kalmış bu organ yaşla beraber ve erkeklik hormonuna bağlı olarak yaşla beraber büyür ve büyüdükçede idrar kesesinin çıkışında bulunduğundan idrar kesesinden çıkışı sağlayan sidik borusunu çepeçevre sardığından büyümesi ile idrar yollarına baskı yapar. hortum gibi düşünebiliriz. hortumdan su rahat akarken ayağımız ile hortuma bastığımızda suyun akışında yavaşlama olur prostatta aynı bu şekildedir.

    her erkek prostat adayıdır

    yaş ile artması bilimsel olarak kanıtlanmıştır. özellikle yaş ile beraber kesinlikle artmaktadır. her erkek kesinlikle prostat adayıdır. bunu arttıran risk faktörleri yaşlanmadır. yaşlanma ile beraber prostat hastalığı vardır. özellikle babada prostat olması ileride iyi huylu prostat hastalığı olma ihtimalini artıracaktır.

    prostat olduğunuzu nasıl anlarsınız

    bazen çok büyük 100 gr prostat hastası hiç bir sıkıntı yapmazken bazen 30 gr’lık prostatı ameliyat etmek zorunda kalıyoruz. tıkanıklık ve mesaneye yaptığı rahatsızlık oluyrsa prostattan büyümüştür.

    prostat hastaları iki saatte bir tuvalete gider, gece sık sık tuvalete kalkar, idrar akış hızında yavaşlama, kesik kesik işemeler ve bir süre sonra idrar başlamak için ıkınmak zorunda kalmak, zorlanarak idrar yapmak ve idrar kesesinde ani sıkışmalar yaratabilir.

    iyi huylu ve kötü huylu prostat

    iyi huylu dediğimiz şey her yaşlı erkeğin başına gelecek iyi huylu prostat büyümesidir, iyi huylu kanser olmayan anlamında. kötü huyluda prostat kanseridir. bu ikisinin tedavisi de seyride farklıdır. prostat kanseri yaş ile beraber oranı artan bir durumdur, ölmesek hepimiz prostat kanseri oluruz. 90 yaşında yüzde 90 prostat vardır.
  • sadece insanlarda ve hayvanlardan köpeklerde bulunan hede
  • her yaşlanan erkeğe, yaşlılığının bir evresinde bir biçimde yüzleşeceği bir rahatsızlık vereceği muhakkak gibi olan iç organ. üç yüzyılda 150 yıldan fazla yaşayan zaro ağa'ya hayatını kaybettiğinde yapılan otopside, ağanın sayısız ciddi hastalığa sahip olduğu ama vefat nedeninin prostat olduğu belirlenmiş.

    dedenizde ve babanızda ciddi bir prostat problemi olmamışsa, ilk zarınız kendiliğinden güzel gelmiş demektir. ikinci zar da sizin elinizde. oturarak çiş yapmak, düzenli cinsel hayat, mevsiminde bol bol pişmiş domates tüketmek, 40 yaşından sonra yılda bir psa değerlerinize baktırmak, 50 yaşından sonra da beş yılda bir rektal tuşe ile kontrol yaptırmak elimizdeki zarın da iyi gelmesi için yapacaklarımız. ondan sonrası allaha emanet.

    zaten sağlık konusu hep böyle ele alınmalı. eşeğini sağlam kazığa bağlayıp, allaha emanet edeceksin. başıboş bir ihmalkarlık ya da saplantılı pimpiriklik yerine dikkatli bir ihtimam, gerisi de tevekkül.
  • azicik yamuldu mu, icilen ickiyi alt taraflarda hissettiren bez. altina kacirmaktan bahsetmiyorum; kanda alkol varken, kaninizin akisini prostat icerisinde hissedebiliyorsunuz.**
  • bir $ehir efsanesine gore, 50 ya$ ustu erkeklerin yarisinin bevliyeciden parmak yemesinin musebbibi. "yok karde$im ne parmagi, el degmedi hala" diyosan sen kalan yarimdasin amcacim benim..

    (bkz: rektal tu$e)
hesabın var mı? giriş yap