• --- spoiler ---

    sezon 1 bölüm 11'de nothing else matters calan dizi.

    --- spoiler ---

    zöge: ulan manyak misiniz bunun nesi zamaninin ötesi?!?!?!
  • 10. bölümdeyim. emily, bruce lee ile karetemsi şeyler yapıyor. içim hırsla doluyor; intikam soğuk yenen bir yemektir! şimdi beren saat düşünsün diyorum..
  • türk versiyonununda her zamanki homofobik türk toplum yapisi geregi nolan'in tyler'la olan kucak sahneleri yüzde 99,9 ihtimalle olmayacaktir. hatta nolan emily'e yazabilir bile. emily de emine olur, nolan da nuri. jack'i de can yaptik peki orjinalindeki milf kim olacak asil o önemli. ayrica yamulmuyorsam

    --- spoiler ---

    18. bölümde marcus antonius kleopatra'dan sonra kendini sanata vurup new york'un güzide semtlerin birinde milfimize cakti.

    (bkz: james purefoy)

    --- spoiler ---
  • beş bölümünü izleyip bıraktığım dandik intikam dizisi. başrol tercihleri çok beceriksizce olmuş bana göre. emily (karakter değil karakteri kotaran oyuncu) beni intikam ateşiyle yanıp tutuşan amanda olduğuna inandırmadı. o tip, o vasat performans diziden soğuttu. aslında çok da dandik değil. polisiye dizilerdeki "her bölüm farklı cinayet" konsepti burada "her bölüm farklı kişiden intikam" şeklinde karşımıza çıkıyor. amanda'nın babasına neden kazık attıkları, emily'nin nişanlısının neden öldürüldüğü, emily'nin herkesten intikam alıp alamayacağı ve emily'nin gerçek kimliği olan amanda'nın ortaya çıkıp çıkmayacağı dizinin merak edilen unsurları. en azından ilk beş bölüm öyleydi. beş bölümü izlerken "sanki pembe dizi izliyorum amk" hissinden kurtulamadığım için, beş bölüm boyunca kadının hiç zorlanmadan herkesten intikamını aldığı için ve yukarıda da belirttiğim gibi yanlış aktris seçimi yüzünden daha fazla izlemeye gerek görmedim. ayrıca gossip girl-vari zengin-fakir çatışması mide bulandırıcı idi. "senden nefret ediyorum baba. çünkü sen zengin değilsin111" şeklinde atarlanan, gossip girl'de de rol alan o embesili tokatlamak, sonra da domuzlara atmak istedim.
  • kopya türk versiyonunun fragmanlarini izledim az önce ve adamlar dizideki cümleleri bile birebir kopyalamislar. hayir uyarlama falan degil birebir kopya. kopyalayamadiklari tek sey victoria ve conrad. sammy de cakil olmus. bu ne lan?!?!
  • --- spoiler ---

    beni, 2. sezon 8. bölümünün başında kulüpte çalan, groove armada'ya ait fogma şarkısıyla tanıştıran dizi olmuştur. enfes şarkı.

    --- spoiler ---
  • insanda intikam hissi uyandıran dizidir.ama orjinalinde devam etmekte olan bir diziyi türk versiyonunda cekmek yapılan işe gösterilen bir saygısızlıktır.
  • yerlisi cekiliyor ya su sira, yabanci halini izleyen ve begenen biri olarak beren saat'in amanda karakterine gitmeyecegini dusunduren dizi.
  • insan bi colombiyalı intikam meleği bekliyor diziye başlamadan önce ama sonrasında brezilya pembe dizi gerçeğini gördüğünde hayal kırıklığına uğrayabiliyor.ama yine de o nasıl olacak bu nasıl olacak derken bi bakmışsınız dizinin müdavimi olmuşsunuz.

    --- spoiler ---

    conrad : you really are a son of a bitch
    tyler :yes
    beklenen sahneydi.üzerinde durmadan geçmeyim. :)

    --- spoiler ---
  • --- 2s10e spoiler ---

    emily için "yine yapacağını yaptı" diyeceğimiz bir bölüm daha. victoria yine onu kendi oyununa dahil etti. emily fırsatı kaçırır mı? yine gitti en zayıf atı ele geçirdi. tabi ki daniel. yargıç'ın karısıyla olan diyalog evet gerçekten içini acıtıyor insanın. ama kadının hali daha çok üzdü beni, açık konuşayım. koskoca yargıç olmuş, karısını getirdiği hale bak! (bkz: boyu posu devrilsin)

    nolan'cığımın yine başında binbir iş. kiminle uğraşacak bu çocuk. tamam deha, zeka fışkırıyor ama ruhu yaralı garibimin. eski cfo'da gelip gelip damarına basıyor. yine bi belaya bulaştıracaklar, üzülmekteyim.

    şu "british guy" ne olacak bana bunu söyleyin? şu kötü kadın müzeyyen'le ortak iş mi yapacak kardeşini kurtarmak için? yine mi satacak emily'i?
    --- spoiler ---

    ps : içim şişti.
hesabın var mı? giriş yap