• uludağ üniversitesi hukuk fakültesi ceza ve ceza usul hukuku anabilimdalı yardımcı doçenti.
  • doğu akdeniz üniversitesi'nde ceza hukuku dersi vermektedir.
  • yangın merdiveninin mucidi,ünlü türk düşünürü ve de su tesisatçısı.(1613-1642)
  • dersine girme şansım olmadı hiç ancak twitter hesabını bir süredir takip ediyorum ve özellikle ceza hukuku konusunda sorduğunuz sorulara cevap veren, güzel noktalara değinen, takip edilesi bir akademisyen.

    twitter adresi;

    https://twitter.com/timucinkoprulu
  • yakın zamanda evlenmiş olan, çok cici bir eşe sahip, tanışmış olmakla gurur duyduğum akademisyen.
  • güzel adam lan bu cidden bak..ceza usul sınavında işler güçler teması kullanacak kadar güzel.

    "vedo, salih,münir ve akm sport center temalı ceza usul sınavıyla finallere nokta konuldu.sırada bütünlemeler"

    https://twitter.com/…rulu/status/292308928597999616
  • üniversitemin hocası, keşke bir tane dersini ucundan da olsa alabilme şansım olsa.

    "2 temmuz 2013 tarihinde yeni akit web sayfasında yayınlanan bir haberde (http://www.yeniakit.com/…e-karate-ogrenin-4182h.htm )ismimin geçmesi nedeniyle bu açıklamayı yapma gereği duydum. bu arada 3 temmuz doğum günüm bu sürpriz için de yeni akitçilere teşekkür ederim.

    açıklamam sözlerim ve tişörtüm üzerine olacaktır.

    1- haberde bahsi geçen mezuniyet mensubu olduğum uludağ üniversitesi hukuk fakültesi’nin 2013 mezuniyet törenidir. yine haberde söylediğim iddia edilen sözlerin bir kısmı benim tarafımdan söylenmiştir. bu noktada yeni akiti haberciliğinden dolayı tebrik ediyorum. ancak sözlerim haberde eksik yazılmıştır. eksik kısımlarla birlikte şunları söyledim:

    “sayın konuklar. ben bu öğrencilerin üç sene derslerine girdim. ceza genel, ceza özel ve usul derslerini benden aldılar. üzerlerinde hakim vardır o yüzden birkaç kelime söylemek istiyorum. merak etmeyin uzun konuşmayacağım. yalanın hukuk, hukukun da yalan olduğu bir dönemi yaşıyoruz. son zamanlarda ‘polisimiz destan yazdı’ deniyor. gösterilerde insanların öldürülmesiyle, göstericilerin kör edilmesiyle, binlerce kişinin gaza boğulmasıyla, avukatların adliye salonlarında sürüklenerek dışarı çıkarılmasıyla, çhd’li avukatların tutuklanmasıyla destan falan yazılmaz. asıl destanı bu çocuklar yazmıştır. teşekkürler”.

    haberde de geçen ve detayını yukarıda ifade ettiğim bu sözlerin polisi aşağılayıcı, hakaret içeren bir vasfı bulunmamaktadır. kimse kusura bakmasın ceza hukukunu yeni akit gazetesinden öğrenecek değilim. tam aksine türkiye’de basın yayın alanında nefret dilini en fazla kullanan yeni akit gazetesine ceza hukukunu/basın hukukunu/insan hakları hukukunu öğretecek düzeydeyim.

    öte yandan haberde “veli” tepkisinden bahsediliyor. bir kere yeni akit bursa temsilcisi “veli” kavramının ne olduğunu acilen öğrenmelidir. bu konuda fakültemizin kütüphane, derse misafir öğrenci olarak gelme gibi olanaklarını kendisi için seferber edebilirim. ben bir “veli” tepkisine şahit olmadım aksine mensubu olduğum fakültenin hocaları, diğer fakültelerin hocaları tarafından ayakta alkışlandım. tören sonunda velilerin tebriklerini de aldım. kimse gelip haberde yazan sözleri söylemedi. diğer yandan arkadaş ne ara “veli”lerle konuştunuz o herkes çocuğunun mezuniyet heyecanını yaşıyor, fotoğraf çektiriyor ve fakültenin ikramlarından tadıyordu.

    ayrıca haberdeki fotoğrafa bakıldığında öğrencilerimle sarılmış haldeyim ve öğrencilerim de beni ayakta alkışlıyor. yalnız bu noktada yeni akite bir sitemim olsun. sizi takip eden biri olarak biliyorum hep saldıracağınız kişilerin en kötü fotoğraflarını seçiyorsunuz; bu sefer de aynı şeyi yapmışsınız. (ahmet necdet sezer’in burun kıllarına zumlayan fotoğrafınız gibi) dilerseniz daha karizmatik çıktığım başka bir fotoğraf da gönderebilirim. hatta iki öğrencime onlardan habersiz tavşan kulağı yaptığım bir fotoğraf da var. bu da işinize yarar ciddiyetsiz filan demek için.

    2- #diren tişörtü konusu:
    twitter ve facebook takipçilerime bu konuda bir açıklama yapmıştım daha önce. hukukun özelde ceza hukukunun bu kadar ayaklar altına alındığı bir dönemde bir ceza hukukçusu olarak hocalık cüppesi sırtıma ağır geldiğini ve mezuniyette cüppe yerine #diren yazılı bir tişört giyeceğimi söylemiştim. “aha bir de tasarlamış” diyebilirsiniz. evet tişörtü ben tasarladım o.

    ve temel insan hakları metinlerinden, anayasadan kaynaklanan ifade hürriyetimi kullandım. hakkın kullanımını kepazelik olarak nitelendiren bir zihniyet için yapılacak şey “lafı kendilerine iade etmektir”. ben de bu lafı iade ediyorum.

    netice: yeni akitin üslubu yeni değil. hedef gösterme, aşağılama, hakaret, nefret suçu konusunda sicili kalın bir yayın organı. bu haberin benimle ilgili kısmı ise sadece “komik”. ne yapmam gerekiyor şimdi? korkmalı mıyım? yasal haklarımı elbette kullanacağım bu ayrı bir konu. ancak yeni akit ve benzeri yayın organları şunu bilsin ki yalan haberlerinize, iftiralarınıza inanmıyorum ve sizin paçavra yayıncılığınızdan korkmuyorum. davranışlarım için eğer bir suç/kabahat teşkil ediyorsa bağımsız yargıya ve allah’a hesap veririm. sizin gibiler ve haberleriniz benim için ancak sınav sorusu konusu olabilir.

    sevgili yeni akit gazetesi size laik hukuk sistemi tandanslı birşeyler söylesem ne fayda! zira yayıncılık anlayışınız bunları zaten takmadığınızı gösteriyor.

    her siyasi görüşten, dinden, mezhepten, etnik gruptan, cemaatten öğrencisi olan bir hocayım. bugüne kadar biri de çıkıp bize ayrımcılık yaptı dememiştir. ben öğrencilerime meslektaş gözüyle bakar ve değer veririm. peki siz insanlara ya da ölmüş, öldürülmüş insanlara nasıl değer veriyorsunuz?

    zamanında bir büyüğüm şunu demişti sizle paylaşayım yeni akitçiler: “bir müslüman için asıl kıyamet öbür tarafı unuttuğu gündür”. siz bayağı bir zamandır diğer tarafı ve hesaba çekileceğinizi unuttunuz. hatırlatayım dedim.

    selametle … timuçin köprülü
    #diren
    not: öncelikle daha ayrıntılı yazamadım kusura bakılmasın çünkü az sonra evden çıkmak zorundayım. tatile gidiyorum."
  • ben lisans öğrencisiyken ankara hukukta araştırma görevlisi olan, ben araştırma görevlisi olduğumda uludağ hukukta yardımcı doçent olmuş hocam. bilirsiniz, araştırma görevlileri pek tanınmaz, sima olarak bilinir de isim olarak -hele ki çok fazla araştırma görevlisinin bulunduğu ankara hukuk'ta- pek bilinmezler. ancak timuçin hocayı hepimiz bilirdik, hem öğrenciye yardımcı olmaya çalışan tavrından, hem istisnasız hepimizin çok ama çok sevdiği türkan sancar hocamızın asistanı olmasından, hem de bir ceza hukuku sınavında üzerine kopya yazılmış sırayı söküp delil olarak soruşturmaya dahil etmesinden.* doktorasını bitirirken ankara hukuk'tan ayrılmaya zorlanması da adalet duygusu olan herkeste üzüntü yaratmıştır. sonra twitter çıktı, orada rastladım, takipleşmeye başlayınca kendisini daha iyi tanıdım. timuçin hoca, siyasi görüşü ne olursa olsun, öncelikle hakkaniyetlidir. siyasi görüşüne göre hukuk tesis etmeye çalışmaz, olması gerektiği gibi vicdanıyla ve bilgisiyle yorum yapar. söz konusu katılmadığı bir düşünce, mensup olmadığı bir grup da olsa bunların da özgürlüklerini savunur. diren yazılı tshirt giydiği ve mezuniyet töreninde hiç kimseye hakaret etmeden kısa bir konuşma yaptığı gerekçesiyle kendisine soruşturma açan uludağ üniversitesi rektörlüğü gibi değildir yani. bugün gördüm, kemal gözler hocamız, timuçin hocayı savunan bir mektup yazmış rektörlüğe. timuçin hoca idare hukuku dersini kemal gözler hocamızın kitabından okumuş olabilir, sonrasında kendisiyle meslektaş olup bir de aynı fakültede çalışmaya başlayınca çok gururlanmıştır eminim. ama sanmıyorum ki hiçbirinde, bugün hocasının kendisini savunduğu anda olduğu kadar gururlanmış olsun. diren yazılı tshirt için soruşturma açarak timuçin hocayı sindirmeye çalışan rektörlük, bu vesileyle timuçin hocaya en büyük hediyeyi vermiş oldu. bir hukukçu savunmasını en güzel şekilde yapar ama savunmasını hocası yapmaya başladıysa sırtını yere getiremezsiniz.

    kemal gözler hocamızın rektöre yazdığı açık mektup: http://anayasa.gen.tr/rektore-acik-mektup.htm
  • kendisinden ders aldığımda da cok sevmiş oldugum sonra tanidikca fikirlerini bakış açısını gördükçe daha da sevdiğim şimdilerde ise yaşadığı haksızlıkta öfkeyle karışık bir gurur yaşadığım hocam.

    ne mezuniyet töreninde yaptıgı konuşma ne de giydiği t-shirt herhangi bir suc unsuru taşımaktadır. kemal gözler hoca da bunu hiç hukuk bilmeyen birine anlatır gibi tane tane izah etmiştir. kulaktan dolma olarak timucin hocanın tüm kariyeri boyunca çeşitli haksızlıklarla karşılaştığını biliyorum ama bu durumlar kendisinden bir şey götürmek şöyle dursun daha da kuvvetlendirmektedir. kendisini iftirayla karşı karşıya bırakan akit gazetesi tarziyla konuşacak olursak; yedirmeyiz.

    not: kemal gözler hocanın mektup yazdığını duyunca elbette mektupta "hangi kanununun hangi maddesine dayandığını açıklamanızı istiyorum" kısmı aradık içten ice. bulmamız da cok uzun sürmedi neyse ki.
  • (haddime düşmeyerekten) hakkındaki düşüncelerim ve gözlemlerim şu şekildedir: adamın dibidir, türkiye standartlarının üzerinde bir akademisyendir ve türkiye'de "bir şeyleri" iyi yönde değiştirmeye çalışan her iyi insan gibi mükâfatını (!) almıştır. #direntimuçinhoca
hesabın var mı? giriş yap