• yapay zekalı bir robotu dövmek vicdansızlıkmıdır sorusunu akla getiren
    ve derin düşünüldüğünde gerçekten tuhaf bir durumu ortaya çıkıran durum.

    günümüzün en gelişmiş yapay zeka programı elon musk'ın 60 tane mühendisle el ele vererek geliştirdiği openaı adındaki yapay zeka programı. fakat hâlâ yetersiz ve hâlâ kafamızdaki kendi benliğine sahip yapay zekâ kavramından çok uzak.

    peki yakın zamanda bunun başarıldığını düşünelim. düşünün evinizde kendi benliğine sahip bir robot var.

    işte burada temel ahlâk kurallarının sınırını değiştirecek bir soru geliyor aklıma, meselâ ben bu robotu kızıp parçalarsam vicdansızlık mı yapmış olurum ? yoksa sadece elimdeki bir elektronik cihazı kıran, şımarık ve müsrif biri mi olurum?

    bunu sadece eli,yüzü olan sevimli bir robot gibi düşünmeyin hatta robot olmasına da gerek yok sizinle konuşan,dertleşen bir yapay zekâ programını bir laptop'a da yükleyebilirsiniz ve sinirlenip bu programı sildiğinizi düşünün.

    meselâ bundan 500 yıl önce genel toplum ahlâkında ve anayasal kurallarında hayvanlara karşı şiddet uygulamanın bir cezası veya yaptırımı yoktu.

    günümüzde para cezası olarak da olsa bir yaptırım var, belki daha ileri nesillerde hapis cezası bile gelebilir. buradan şu sonuç çıkıyor, toplumun ahlâk kuralları zaman içinde şartlara göre değişiyor.peki soruyorum

    bir yapay zekayı yok etmek vicdansızlık mı dır?
  • enteresan bulduğum ve ileri zamanda bolca dile gelebilecek tartışmadır.

    "vicdan" kavram olarak kişinin kendi değer yargıları üzerinden tanımlanır. felsefe biliminin 3 temel sorusu olan etik ( iyi / kötü), estetik ( güzel /çirkin) ve mantık (doğru/yanlış) arasından etik alanına dahildir.

    söz konusu bakış açısında iyi ve kötüyü tanimlarken " fayda " bir kriter olmadığı ve olmaması gerektiği için, pekala da yeri gelince yaşamınızı paylaştığınız bir yapay zekaya vereceğiniz zarar sizin vicdani yükümlülüğünuz haline gelebilecektir diye düşünüyorum.

    çünkü gerçek bir canlının simülasyonu olarak tasarlanacak ve hayatınızda onun görevlerini paylaşacak bir sisteme davranışınız, sosyal alanınızdaki davranış biçimlerinize dahil edilecek, ve genel tavırlarınız için bir ölçümleme kriteri, örnekleme olarak algılanacaktır.

    misal : çocuk bedeni ve davranışında bir sex robotunun ( şimdiki şişme kadınlardan yola çıkarak) asla kabul görmeyeceğidir. üretimi ya da kullanımının bence suç olarak değerlendirilmesi gerekecektir.

    ya da öğrencilere hizmet vermesi amacıyla bir okula yerleştirilen insan simülasyonuna eğitmenlerin şiddet uygulaması goz ardı edilen bir davranış biçimi olmayacaktır. çünkü bir örnek teşkil edecektir.

    çünkü burada da tartışılacak olan robota /yapay zekaya verilen zarar değil, eylemi gerçekleştiren insanın davranış motivasyonu olacaktır.

    dolayli da olsa kişi ve toplumlar yapay zekayla iletişimlerini vicdani kriterleri üzerinden değerlendirmeye yönelecektir diye düşünüyorum.

    yazdıktan sonra arada girilen entrylere bakınca gelen edit :

    ey dünyadan bi haber, ona buna sikip sokmaya meraklı suser kardeş, yaz bakalım bir " arama motoruna" son 2 yılda dünya üzerinde yapay zeka geliştirmeye ne kadar para yatırılmış? sonra bir bak bakalım neymiş bu yapay zeka ? burada bugün için uç örneklerden konuşuyoruz belki ama hali hazırda yaşamının bir parçası olduğunun farkında mısın?
  • tanım : değerlendirilirken vicdan ve ahlak kavramlarının farklı olduklarının dikkate alınması gereken başlıktır.

    ikisi de insanla ilgilidir ve ikisi de görecedir ancak vicdan kişisel , ahlak anlayışı toplumsaldır. burada (bkz: #86552947) toplumsal ahlak normları değil, başlıkta da geçtiği gibi "vicdan anlayışı" tartışılmaktadır. birbirleriyle kaçınılmaz olarak etkileşimde olsalar da farklı tartışmalardır.

    iyi ahlak sahibi olarak bilinen kişi, davranışlarıyla bu sıfatı toplumdan kazanır, ancak bu kişi pekala da empati becerisi, dolayısıyla "vicdan" tartışması olmayan bir sosyopat olabilir. çevrenizde böyle insanlar yok mu ? benim var.

    konuya dönecek olursak ..

    (bkz: #86551967) nolu entarinin editi üzerine zihnimde oluşan soruları yazmak isterim:

    1 - entryde geçen :
    --- spoiler ---

    .."gerçek bir canlının simülasyonu" olarak tasarlanmış olması imkansızdır zira hiçkimse bunları üretirken "simülasyon" olsun diye üretmez.
    --- spoiler ---

    ifadesininin kaynağı benim için büyük bir sorudur. yaratacak kişilerin vicdanına ve sağduyusuna mı güveniyorsunuz?* yoksa buna dair koyulmuş etik kurallar mı var biz ölümlülerin bilemediği ?

    2- ai yani yapay zeka hali hazırda , insan zekasından yola çıkılarak tasarlanan, öğrenme, sebep- sonuç ilişkisi kurma, problem çözme ve beraberinde iletişim kurabilme üzerinden çalışan işletim sistemleri olarak tanımlanmaktadır. yani idealize edilmiş amaç, insan zekasını simule etmektir.

    bugün gelinen noktadan bakınca , ileriki zamanda bu amaca yüksek çok yüksek oranla ulaşılamayacağını gerçekten düşünüyor musunuz ?

    "imkansızlık" çok iddialı bir ifadedir. ve şunun şurasında muhtemelen ebeveynlerinizin , bırakın interneti, cep telefonunu, renkli tv yada belki tv yayınının başlangıcına şahit olduğunu düşünün. 21. yy'da bu teknolojik hızda, bu konuda "imkansızlık" bence teknoloji olarak da söz konusu değildir.

    3- teknoloji ya da tüketim ürünlerinin kişileştirilmeyeceğini iddia ederseniz de derim ki : tam aksine, gün geçtikçe ilerleyen teknoloji ve dijital dönüşümle birey yalnızlaşmaya, sosyal becerilerini kaybetmeye, insani manevi ihtiyaçlarını tatmin edememeye başlamıştır. sosyoloji kitaplarının akıldan çıkmayan cümlesidir :"insan sosyal bir hayvandır". bu nedenledir ki teknoloji devleri de sundukları ürünleri kişiselleştirmeye ve kişileştirmeye ( örn. isim vererek), pazarlama stratejilerinde "anlam" yüklemeye yönelmiştir. amaç tüketicinin "insan" yönüne ulaşmaktadır. araştırmalar artık bunun çok daha etkili ve değerli bir yöntem olduğunu göstermektedir.

    buradan yola çıkarak da bence önümüzdeki 20-25 yılda ( yani yeni doğan çocuklar, sözlük nüfusunun bugünkü ağırlıklı yaş ortalamasına ulaştığında) , günlük yaşamlarımıza daha etkin ve gelişmiş olarak dahil olacak yapay zekanın, mümkün olduğunca insani özelliklerle evrileceğini öngörebiliriz.

    "yaşantımıza dahil olacak yapay zeka" dendiğinde mesele sadece tüketim ürünleri değil tabii ki, ama sadece optimize edilmiş bir otomasyon sistemi de değil.

    yapay zekayla donatılmış "insansı" robotların örneğin eğitim, sağlık hizmetleri gibi konularda global olarak neler başarabileceğini , hangi sorunlara çare olabileceğini düşünün. imkan olacaksa neden yapılmasın?

    4- belki de en önemlisi : vicdan ve teknoloji gibi temel ve olası bir çatışmayı tartışmak niçin sadece konuyla ilgili meslek erbaplarına revadır? bunu hiç anlamış değilim. " siz anlamazsınız susun" denilen yerde " düşünün bakalım niye biz bu yatırımı yapamıyoruz?" demek çelişkili değil midir ? düşünüp tartışmayan insanın konuya ilgi duyması mümkün müdür? ekşi de yazmak illa penis boyu, kız tavlama metodları, hangi ünlü daha sexy, dünkü futbol maçı ya da sözlük nickinden burun şeklini tahmin etmek gibi derin mevzularda yazmayı mı uygun kılar ?

    ve ayrıca hangi mesleğe mensup olmadığımız konusunda nasıl fikir sahibi olunmuştur?

    değerli olduğunu düşündüğüm bir mühendis beynin* , dayanamayarak verdiği tepki üzerine yazılmış bu entry dilerim daha çok sormaya, sorgulamaya ve inadına konuşmaya neden olur.

    içinde yaşadığımız hayat ve toplumda vicdan hergün farklı açılardan sorgulanmalı ve hatırlatılmalıdır.
hesabın var mı? giriş yap