• bilgisayarın başında ondan bağımsız bir aletle müzik dinlerken bir anda yükselen şarkının sesini hoparlörden kısmaya çalışmak. neden kısılmıyor bu allahım diye hoparlörün orasını burasını kurcalarken giderek yükselen şarkı sesine artık dayanamayarak hoparlörün fişini çekmek. işe yaramadığını görünce müziği kulaklıkla dinlediğini fark etmek.
  • beylerbeyinde bi rakı balık gecesinden sonra dolmabahçede denize en yakın masalardan birine oturduk. deri çantamı masanın üzerine, elimde olan cep telefonumu da çantamın üzerine koydum. türk kahvelerimizi beklerken bir kaç kedi yavrusu geldi yanımıza. yanımdaki arkadaşım bir tanesini kucağına aldı, diğerini ben aldım, mıncıklıyoruz kedileri. o ara kedi de elimi ısırmaya çalışıyor, kemiriyor, yalıyo falan, çantamdan ıslak mendil çıkarmak için sapından tutup çantamı kendime çekmemle "copppps" diye bir ses duymamız bir oldu.

    arkadasım: (inanmayan gözlerle) nası ya?
    ben: ..........
    arkadasım: o ses neydi, ne oldu, kediyi mi düşürdün suya?!?!?
    ben: ..............
    arkadaşım: (yüzümdeki şok ifadesinden durumun kediyle diil, telefonla ilgili olduğuna kendini inandırdıktan sonra) daha neler!!
    ben: ............ (telefonu alalı 2 ay olmadı, tühh tühh diyerekten hala şok içindeyim)
    arkadaşım: yok yok kediydi o, hani nerde diğeri, senin kucağındaydı?!?

    tam bu esnada anlamış gibi kucağımdaki kedi masanın üzerine doğru bir hamle yaparak arkadaşımla göz gelir.
  • sözlüğe yazı yazıyorum diye msnde konuşulan kişiye yazıyı yazıp enter tuşuna basmak... gerisini düşünmek bile istemiyorum...
  • yazdığınız bir entry üzerine gelen hal hatır mesajına entry numarasına tıkladığınızı unutarak cevap yazmak; cevabınızı entry olarak ekranda görüp panik olmak..

    (bkz: kafam çok karışık)
    (bkz: ben bugün bunu öğrendim)
  • askere giden koca her an arayabilir diye cep telefonu sürekli cepte gezmeye başlanmıştır. işyerinde tuvaletten dönerken birden cepte telefonun olmadığı fark edilir. başka bir telefonla hemen aranır,ses gelmez.tuvalete düştüğü dehşet içinde tahmin edilir. tuvalete çömüp delikten ses gelip gelmediği anlamaya çalışılır. acaba tuvalete düşen telefon artık çalmaz mı, kapanır mı, ne olur diye düşünürken yardım istemek için bir panik geri dönülür.çantadan bili bili sesleri gelmeye başlayınca beynin sıfırlandığı bir anda telefonun çantaya atıldığı anlaşılır. cümlealeme rezil olmuş bir şekilde nası geçicek ulan bu 15 ay denip oturulur*
  • fermuarı acık cantayı farkında olmaksızın sallaya sallaya yukarı cıkarken anneyle babanın onune dogru fırlatmak cantanın ıcındeki onca ıvır zıvırdan sadece cakmagın sigara kullanıldıgından haberi olmayan anneyle babanın tam ortasına dusmesi.
  • saryadenin evinde fritöz mutfak dolabının en üstünde durur içinde yağla. salt kızartma zamanı ya da yağ değiştirme zamanı iner oradan. bu akşam saryade kızartma yapmak üzere fritözü almak için uzanır yukarı. dalgın şey sanki fritözün yukarıda boş olduğu bir tek an varmış gibi, fritöz boş olabilirmiş gibi eğerek çeker aşağı fritözü. çekmesiyle de başından aşağı yağı boca eder. şu an ise madem döküldü boşa gitmesin diye kafasının bi yarısını zeytinyağı ile yıkayınca sonuç ne oluyor onun sonucunu beklemekle meşgul. aferin.
  • küçük birşey ama maşallah aptallıkta üstüne yok
    mutfakta arkadaşlar için verilmiş yemekten sonra bulaşıkları yıkarken "ulan herşeyi icat ettiler bir tek şu bulaşık derdinden kurtaracak şeyi icat etmediler nerde bu japonlar" diye söverken birden bulaşık makinesinin göze takılması

    edit olmayan edit: makina uzun zamandır bozuk varlığını unutmuşum beni hor görmeyin
  • yolda yürümekteyken birden gögüs kafesine cılgın bir agrı sızı saplanır.

    zvezda: ablaaa dur dur dur kalbim sıkıştı ay cok kötüyüm yürüyemiyorum
    abla: kızım noldu dur nefes al. bu arada ne anlatıyodum bıdıdı (bkz: umursamazlık)
    zvezda: yaaa cok fenayım ay nefes alamıyorum kalbim batıyo sıkışıyo ay kalbim..
    abla: sakin ol nefes al kalbin sıkışmamıştır gaz yapmıştır bişey (bkz: pes)
    zvezda: (nefesssss) huuuh gecti galiba
    abla: tamam mı gecti mi?
    zvezda: gecti de ya zaten kalbim sol tarafta di mi?
    abla: ahahahah
  • harıl harıl ertesi günkü elektrik finaline çalışılmaktadır

    kahramanımız bi bardak çay içmek ister, kapıdan çıkar sebilden sıcak suyunu doldurur, çekmecesinden bi tane sallama çay çıkarır bardağın içine atar şekerlerle birlikte, beklerken bi soru çöziym der bi de sigara yakar, soruyla cebelleşip sigarasını içmeye devam eder, sonra aklına çayı gelir, sallama çayını çıkarır bardağının içinden, karıştırmak kalmıştır sadece, kaşığını(!) alır bardağına daldırır, karıştırırken de sorusuyla ilgilenmektedir, karıştırma işlemi bitince alır kaşığını atar masanın bi köşesine, kafasını çevirmeden çayından bi yudum alır ki o da ne bardağın içinde kül ve tütün parçacıkları yüzmektedir, telaşla kül tablasına bakar ve acı gerçeği farkeder, kaşık sandığı aslında kaşık değildir, hiç olmamıştır ve bi sigara daha final haftası kurbanı olmuştur
hesabın var mı? giriş yap