13 ekim 2020 aym ile içişleri bakanlığı atışması

• abi siz buna türkiye cumhuriyeti, muz cumhuriyeti falan diyorsunuz da bu bildiğiniz simülasyon. vallahi de, billahi de simülasyon. artık ben sadece uyandırılmayı bekliyorum sikerim hayatını da telaşını da.
• yaz kızım;
  
  üstünlerin hukuku> hukukun üstünlüğü
  
  nokta.
• devletin bir kurumunun vatandas ile atismasidir.
• ekonomik durumu gölgeleyip dikkat dağıtma şenliklerinin bu akşamki etkinliği.
  
  siz bunlara bakın, kura falan bakmayın.
• ekonomi nerde ekonomi.niye ekonomi yok.bir gün ayasofya bir gün barolar bir gün oruç reis bir gün doğalgaz bulduk bir gün bilmem ne şimdi bi de aym çıktı başımıza.yahu millet aç işsiz.çıkıp diyeceksin ki bunları planladık şöyle bütçe ayırdık bunu düşündük şunları yapabiliriz.ama yok.ekonomi diye bir şey yok.gençlerle ilgili hiçbir şey yok.anca askere çağırın seçim zamanı oy vermeye çağırın başka da bir şey yok.allah topunuzu belasını verir inşallah.parti fark etmiyor.sizin ekonomiyle işle güçle derdiniz yok çünkü.
• adamlar 40 yılda bir anayasaya uygun karar verdi ülkenin gündemi bir anda değişti. ak parti gene kendi kendine mağduriyet çıkarmayı bir şekilde başardı. en az 1 hafta milli irade temalı saçma sapan açıklamalar dinleriz. hani şu kendilerinden yana olduğunda sadece konuştukları milli irade. sonra milli irade olan istanbul seçimlerini iptal ettirmişlerdi utanmadan.
  
  bakıyorsun engin yıldırım kimmiş diye. atayan cumhurbaşkanı. aym yıllardır kimden talimat alıyor? yıllardır göz göre göre yapılan koca koca anayasa ihlallerine karşı hiç sesi çıkmamış, itibarı yerle bir olan bir yapıya dönüştürülmüş. şimdi de siyasi malzeme ile üzerine son toprakları atılıyor.
  
  neyse bu ülkede olanlara şaşırmıyorum da çıtayı daha ne kadar yükseğe çıkaracaklar merakla bekliyorum.
  
  edit; şimdi atayan cumhurbaşkanı rte değil diyen bir angut çıkabilir. atayan abdullah gül olsa dahi, onu oraya atayan erdoğan olduğu için sonuç değişmiyor. kapiş?
• (bkz: danışıklı dövüş)
  
  aym'yi kapatmak için böyle bir kavga gerekliydi. anayasa ne desen cevap veremeyecek akp tabanını mevzuya dahil etmek ve 89 iq seviyesinde meşruiyet(!) sağlamak için de darbe iması gibi bir şey lazımdı. hem ekonomi gündemi değişti, hem anayasanın bağlayıcılığından kurtulunacak, tertemiz operasyon. seçim meçim bunları da aşarız yakında ve monarşiye döneriz. herkese hayırlı olsun arkadaşlar.
  
  (bkz: oyuncuları da tebrik ederim çok güzel oynamışlar)
• kurumsal olmayıp, aym'nin bir üyesi ile içişleri bakan yardımcısının hafif bir heyecanlanması durumudur.
  
  biri ışıklar yanıyor diyor, diğeri ışığımız hiç sönmüyor diyor.
  
  ancak yine de bir hukuk devletinde olmaması gereken durumdur.
  
  bu kadar heyecanlanmaya ne gerek var? biz hukuk devleti değil miyiz?
• güzel değişecek gündem yine. birilerine 3-5 gün can suyu olur. ondan sonra başka bir gündem bulunur illaki.
  
  şu başlığı zamanında güzel düşünmüşler: (bkz: gündem değiştirme ve saptırma bakanlığı)
• anayasa sosyal bir sözleşmedir ve toplumu oluşturan tüm kesimleri bir arada tutan temel hak ve özgürlükleri güvence altına alır. anayasa mahkemesi de bu hak ve özgürlüklerin korunması ve işletilmesi sayesinde toplumu oluşturan bireylerin kendilerini bu millete ait hissetmelerini sağlar.
  
  şayet anayasadan memnun değilsen bunu değiştirmenin bir yolu ve adabı vardır. ancak herhangi bir ülkede herhangi bir mahkeme anayasa mahkemesini tanımam diyorsa ve içişleri bakanı günlerdir anayasa mahkemesini kamuoyu önünde alenen zor durumda bırakmak için uğraşıyorsa, bu durum, halkın iradesi ile kurulmuş ve akdedilmiş devlete karşı darbe girişiminden başka birşey değildir. böyle bir ülkenin temellerinden sarsılması için herhangi bir dış mihraka falan ihtiyacı kalmaz.
  
  bugün bu ülkede ilk defa bir alt mahkeme anayasa mahkemesinin kararını tanımıyorum dedi ve bu olay ne dolar ne de euro kuruyla kıyaslanamayacak ölçüde vahim bir gelişme. bu gelişmenin devlette ve toplum nezdinde yol açacağı tahribatın sonuçlarını önümüzdeki süreçte hep birlikte yaşayacağız.
  
  zaten geçmişten kalan bir alışkanlıkla adına hâlâ 'devlet' dediğimiz bu çürümüş yapının uzun bir süredir malum kişinin keyfini hoş tutmaya çalışmaktan öte ne hukuk ne yasa ne de teamül diye bir derdi kalmıştı. vatandaş dediğin de bir ailenin ve onun yandaşlarının servetine servet katmaktan başka ne işe yarar ki?..