944 entry daha
  • sozlukte son zamanlarda haber olan bir konuda, su kaybolan 128 milyar dolar hakkinda, canli yayin yapilacagini okuyup,* verilen baglantiya tikladim bir goz atayim diye...
    habertürk acildi, ve acilir acilmaz karsima acayip bir reklam cikti:

    turkiye cumhuriyeti devleti vatandasa "paranizi bankaya yatirin, altininizi bize verin, yurtdisinda birikiminiz varsa buraya getirin" diye bagir bagir bagiriyor...
    bu da yetmiyor, "vergisini odemediginiz bir geliriniz varsa getirin, onu da bize bildirin, kurcalamayacagimiza ve kaynagini sormayacagimiza soz veriyoruz" diye bagiriyor...
    ulan resmen devlet televizyon kanallarina reklam vererek para dileniyor, arada dolandiricilari ve hirsizlari da pakliyor...

    devlet televizyonda reklam verip para dileniyor diyorum, alo!
  • ekonomik büyüme ve yatırımlar sorunu değil. bu kriz, lordlarla halkın arasında geçen bir krizdir. ne zaman kriz hakkında konuşan diploma sahibi iyi eğitimli birisini görsem ekonomik terimlerle kurtarmaya çalışıyor. aynı terimleri kayıplara karışmış berat albayrak da çok kullanırdı; o da güne ekonomik büyüme rakamlarını anlatmakla başlardı. belki, söylediği rakamların hepsi doğruydu. belki de yaradılıştan yalan söylemeye çok elverişli olan, bürokratik karakterli bir insan değildi ve gösterdiği bu rakamlar; yalnız aile nüfusları ve dost şirketlerinin yararına olmasına karşın, halkın yararına gibi gösterme görevinden istifa etti. bu aynı hataya bilerek ya da bilmeyerek kendilerine eğitimli diyenler de düşüyor. özellikle ekonomi tahsili bulunanlar ekonomik terim ve rakamların cazibesine kapılıyor. üzerine diktatörlük şüphesi düşen bütün ülkelerde bu rakamların halkta bir karşılığı yoktur. diktatörlük gölgesi altındaki bir ülkede gayrisafi milli hasıla rakamlarının anlamı yoktur. böylesi ülkelerde bu rakamlar şaşırtıcı biçimde yüksek bile olabilir, fakat bu halkın değil, iktidarı işgal eden ailenin ve birkaç sayılı şirketin servet artışı anlamına gelir... örneğin, gayrisafi milli hasıla rakamlarını; ülkenin önemli varlıkları ve madenlerini ipotek ettirecek bir anlaşma ile tek bir şirket bile yükseltebilir... bu ekonomik büyümenin halka hiçbir yararı olmaz. tam tersine, bizim gibi ülkelerde -bu ekonomik büyümeler- zenginleri daha çok zengin eder, fakirleri de daha çok fakir. bizim gibi tek başlı ülkelerdeki büyüme rakamları, halktan ne kadar alındığını gösterir.

    krizde olan ülkelerin içine ne bu saraylar yapılır ve ne de bu sarayların masrafları altında kalkılır. uydurma isimlerle yeni kamu kurumlarının yaratıldığı, bu kuramlara paranın saçıldığı, milyonluk makam araçlarının al - sat yapıldığı ülkenin ekonomik krizi yoktur. güncel bir ifade ile: 128 milyar doları olan ya da olmuş bir ülkede ekonomk kriz yoktur. yine de bir kriz olduğu doğru; ama o kriz iktidarın aile üyeleri ve çevresi ile halk arasındaki paylaşım krizidir. ahlak krizidir, adalet krizidir.
  • sorumlu olanlardaki pişkinlik ve hesap vermeme rahatlığı, medyadaki korkaklık, bunları başımıza bela edenlerdeki cehalet varken hiçbir zaman bitmeyecek krizdir.. kriz de değil çöküş sürecidir.
  • iddia ediyorum, türkiye'deki işsizler ve hatta buna ek olarak çalışan nüfusun en az %20'si tarih öncesi çağlarda var olmuş bir köle imparatorluğunda, refah seviyesi daha yüksek bir hayat sürebilirdi.

    en azından barınma ve gıda garantisi var.
  • halkin cebine koyduk dediginiz para nerde?

    buyrun

    yasadigimiz sey yalnizca ekonomik kriz olsaydi keske. bu bir insanlik krizi.
  • gençliğimizi harcayan, geleceğimizle ilgili bir gram umut bırakmayan, sadece ihtiyaçlar için çalışıp, ağır vergi yükü altında ezilmemize neden olan, ne içeride ne dışarıda başarılı olamamış ve bunun sonuçlarını hep bize, vatandaşa ödetmiş, bir zamanlar yoldaşı olduğu o zamanın hoca efendisi bugünün terör örgütü tarafından kandırılmış, pandemiyi deneyimlerken ölmemize sebep olmuş, tarihin gördüğü en vasat hatta vasat bile denemeyecek kadar olmamış bir iktidardan kurtulmamıza neden olacak diye bel bağladığımız kriz.

    işin en acı yanı da şu ki dostlar; biz böyle bir iktidardan cebimizde para kalmadığında kurtulabileceğiz diye seviniyoruz. bu ülke insanının, ne insan haklarıyla, ne nefret söylemleriyle, ne hukuksuzluğu şiar edinmeleriyle, ne hırsızlıklarıyla, ne katillikleriyle, ne kandırılmış olmalarıyla bir derdi yok. para geliyorsa bana dokunmayan yılan bin yaşasın anlayışları midemi bulandırıyor. sadece tencere kaynamayınca bir şeylerin değişmesi gerektiğini düşünmeleri, para için her şeyi yapacaklarını gösteriyor. para geliyorsa adaleti de aramıyorlar, saygısızlığı da görmüyorlar. iki yüzlüsün türkiye insanı. onurlu bir yaşamı öğrenememiş, sadece gün dolduran, yaşadığını sanan ölü bedenlerden ibaretsin. her şeyi hak ediyorsun...
  • rejime kızmadığım krizdir bunu ister kabul edin etmeyin türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının yarısından çoğu seçti madem demokrasi var bu böyle . göte göt demelisiniz beyler bayanlar bu halk bunu istedi çoğunlukla ve o yüzden kalanlar bununla yüzleşmeli . bu ülkede demokrasi için sanırım biraz erken malesef önce toplu aydınlanma gerekiyor . o yüzden bu ülkeyi lütfen yetkinler ve etkinler yönetsin elitistler ülkesi olalım kademeli geçelim demokrasiye rica edeceğim bir anda olmuyor belli ki . adeta ilk defa yemek yapacak olan birine duck pâté en croûte yaptırmak gibi bişey lan .
2485 entry daha
hesabın var mı? giriş yap