• sıcak ve `soğuğu karıştırmak eylemi.
  • (bkz: paşa çayı)
  • bebek sahibi insanlarin ihtisas konusudur, nitekim bazilari ilik sever..
  • kuaförlerin asla beceremediği eylem.
    suyu ılıtmayıp, haşlamakla dondurmak arasında gidip gelmeyi tercih ediyorlar genelde.
  • orta anadolu'da "ılıştırmak" olarakta kullanılır.
  • incide mi bi yerde 'ağır ılık' diye bi tabir vardı çok uyuz olurdum sık sık da karşıma çıkardı. o geldi yine aklıma.
    ılığın sütü güzel, suyuyla abdes iyi gidiyor...
  • ılık hale gelinceye kadar sıcak ile soğuk veya serini karıştırmak, veya soğuk olanı ılık hale gelinceye kadar ısıtmak. fethiye'de de ılıştırmak türevi yaygın kullanılır. karıştırarak ılıtmak için ılıştırmak daha uygun sözcük gibi görünüyor.

    bu bağlamda su edilgen değil etkindir, zihnimizin dibinde etkindir. kitaplarda bazen suyun "ılındığı" yazsa da aslı öyle değildir, su "ılır", veya en çoğu "ılıştırılır".

    ölü yıkama kazanı 3 tane kurulur: kaynar su kazanı, ılıştırma, soğuk su kazanları. kazanın içine çöreotu (yüzeye çıkmaması ve batması için çıkısı taşa bağlanmış şekilde), mersin dalı, cennet süpürgesi atılır (yasak değil ama fesdiken/fesleğen yeğlenmez, o biraz zinedir; biberden dönmedir, yaprakları biberinkine benzer). ölünün yıkama suyunun kaynatıldığı, ılıştırıldığı kazanlar var ya, yıkama bittikten sonra ters kapatılır.

    ölünün yıkama suyunun kaynatıldığı, ılıştırıldığı kazanlar, ölü yıkama bittikten sonra ters kapatılır. artık yukarı bakan dibine üç tane ufak taş konurmuş. bu taşlara "sayacak bacağı" derlermiş. bu üç taşlı kapalı kazan 3 günden sonra kaldırılır. yüneklikte ayrıca ölünün çamaşırları da yıkanır. o çamaşırlar da 3 gün asılır veya serilir; kurumaya. halk bazen durgun, hareketsiz kalan kişiye eleştiri veya dalga geçme niyetine 'ölü çamaşırı gibi dıllandın* durdun,' diye söylenirmiş. (ölü eti kastı var mı acaba burada?) (bkz: ölü yıkama/@ibisile)

    (ilk giri tarihi: 15.5.2016)

    (bkz: ılışacık)
    (bkz: ılımak), ılık/@ibisile, ılınmak, ılıştırmak
hesabın var mı? giriş yap