• karşıyaka arena'da muhteşem taraftarın önünde oynanacak eurochallenge çeyrek final eşleşmesinin ilk maçı.

    2'ye ulaşanın kazanacağı seride eğer gerekirse 3. maç yine karşıyaka arena'da oynanacak. rakip takımın en önemli silahı fenerbahçe'den tanıdığımız sean may ve yaklaşık 7 kişilik bir rotasyonla oynuyorlar. karşıyaka sakatlardan bir kaçının iyileşmesi ile rahatlar yoksa işimiz birazda kişisel performanslara kalabilir.
  • 25 lira olan biletlerinin ksk 35 ½ mağazalarında satışa sunulduğu maç.
  • 9 mart 2013 karşıyaka gaziantep bşb basketbol maçı'ndaki %11 (4/35)lik 3'lük yüzdesini görmediğimiz taktirde rahat kazanacağımızı düşündüğüm karşılaşma.
  • rahat galibiyetlerin, +25 farkların havada uçuştuğunu gördüğüm maç. ya rakibi tanıyan yok ya da hayal gören çok. top 8 eşleşmelerinde coach dahil herkesin tek istemediği rakiple eşleşen karşıyaka bu sezonki en zor ve en önemli maçına çıkıyor. insan istiyor tabi 2 maçta işi bitirelim ama ben bugün galip gelip 3. maçı izmir'de oynamayı garantilesek yeter diyorum. burada 6 bin kişilik koroyla fişlerini çekeriz. onun için bugün kazanmamız şart. öyle ya da böyle...

    edit: söyleyecek söz bulamıyorum... kaybetmememiz lazımdı...
  • fight for us yazılı bir pankartla süslenen maç.
  • sean may'i beğenmeyip yuhalayan fenerbahçe taraftarının mike batiste ile ilahi adalet tarafından cezalandırıldığını gösteren maç. adam yattığı yerden 10 sayı 6 ribaundla kapadı yarıyı.
    bu yıl fener'de batiste yerine may olsa işler farklı olurdu.
    paris'te atletizm ve uzun kollardan başka bi şey yok. karşıyaka'nın bu maçı alması lazım.
  • denk geldim ve son bir dakikasını izledim ilk yarının. euroleague'de ve acb'de koçlar genelde 2 faullü oyuncularını bile son bir dakikada faul almamaları için kenara alıyorlar. onlar için önemli çünkü fauller. savunma dozunu etkiliyor vs. ufuk sarıca ne yaptı peki son 47 saniye için; 3 faullü oyun kurucusunu oyuna aldı. onun faul almamak için savunmada pasif davranması nedeniyle de son saniye üçlüğü yedik. ufuk sarıca izmir'deki fırınları kurutup başka şehirleri de gezmeli. mümkünse trabzon'dan filan uzak olsun.
  • başardıklarına rağmen 1 dakikalık hata yüzünden ufuk sarıca'nın eleştirildiği maç.
  • karşıyaka'nın 3 sayı önde girdiği son 14 saniyede, yapılabilecek tüm saçmalıkları yapıp
    kaybettiği maç oldu.
  • karşıyaka'nın iyi oynadığı halde gerçekten çok şanssız bir şekilde yenildiği maçtır. maçın sonunda hatalar üst üste geldi. kimseye kızmamak lazım, basketbolda bazen böyle şeyler olur. bizim ise büyük resme bakmamız lazım. fransız takımına daha sahaya çıktıklarında şapka çıkarttım. adamlar 3 gencecik fransıza teslim etmişler takımı. zaten maçın sonunda da bu 3 oyuncu büyük oynayarak maçı çevirdi. 1990 doğumlu 1.78'lik andrew albicy, sima olarak bana richard dacoury'yi hatırlatan 1992 doğumlu louis labeyrie ve 1989 doğumlu antoine diot. diot potansiyelli bir oyuncu olmasına rağmen hatırladığım kadarıyla sakatlıklar nedeniyle bir türlü çıkış yapamayan bir oyuncu. karşıyaka'nın durumu ise ortada. oldukça iyi bir takım olmalarına rağmen takımdaki bütün türk oyuncular malesef rol oyuncusu. netice itibari ile bu maç basketbolumuzdaki en önemli sorunu yine bize hatırlatmıştır. malesef genç oyuncu az yetiştirebiliyoruz ve malesef az sayıdaki bu oyuncular da benchleri ısıtıyorlar. açıkçası yine tabi ki karşıyaka kazansaydı daha çok sevinecektim ama bu keyifli maçın sonucunda fransızların kazanması da beni fazla üzmedi nedense.
hesabın var mı? giriş yap