• konu ile alakali yazi bazi yanlislar iceriyor. duzeltelim.

    - "türkiye devleti 5000 yıllık bir geleneğin üzerine inşa edilmişti. bu gelenek tarih boyunca bağımsız yaşamış ve islamla birlikte haçlı karşıtı/fetihçi bir anlayışla bugüne ulaşmıştı" iliskin:

    yanlis. turkiye cumhuriyeti devleti, bizzat kurucusunun beyan ettigi uzere ne herhangi bir siyasi hareketi karsiti gorur, ne de fetihcidir. bu dis politikanin ozu ise "yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesidir. fetihcilikle ilgisi yoktur.

    - "tarihsel süreçte batı'nın siyasi ve sivil dinamikleri arasında kurduğu sistemsel fakat görünmeyen bu bağlar batı karşıtı politik aktörler tarafından yeterince deşifre edilemedi veya sığ bir şekilde ifade edildi. öyle ki, bu bağları açıklamaya çalışanlar daima komplo teorisyeni olarak addedildi. örneğin, 1953 yılında iran'da yaşanan darbenin arkasında cia'nın varlığına işaret etmek o dönem için basit bir komplo teorisi olarak görülürdü. oysa 2010 yılında bu iddiayı ortaya atmak yalnızca gerçeği söylemek anlamına geliyor"

    tek bir kelime. irangate. 2010'a gelene kadar 80'li yillarda abd'nin iran'daki mudahelesi acikca biliniyor, bu yuzden siyasi skandallar cikiyordu. kaldi ki 50'li yillarda dahi iran'da abd unsuru komplo teorisi olarak gorulmemistir.

    - "sultan 2. mehmed, istanbul'u fethetmek için yola çıktığında bizans esiri olan osmanlı şehzadesi orhan çelebi bizans imparatorluğundan bir söz almıştı. bu söze göre 2. mehmet yenilirse osmanlı imparatorluğu için orhan çelebi desteklenecekti. bizans imparatoru konstantin bu söz karşılığında orhan çelebi'den büyük tavizler almıştı. konstantin'e göre 2. mehmet yenilir ve orhan çelebi tahta geçerse, türkler bizans'ın kuklası haline gelecekti. 530 sene önce konstantin'in göremediği ile batı'nın bugün göremediği şey aynıydı. orhan çelebi her ne kadar bizans desteği ile tahta çıkacak olsa da o, 4400 yıllık bir geleneğin başına geçecekti. kontrolde kalması imkansızdı. çok açıktır ki, orhan çelebi de tahta oturduğu ilk an istanbul'u almak için harekete geçecekti"

    bu konunun bu sekilde yorumlanmasi tamamen sovenizm. hic bir ulke, baska bir ulkeye "senin ileri karakolun olayim" demiyor. bu sonucu doguran anlasmalar ve yakinlasmalar iki tarafin da kendi cikarini dusunerek, uygun olduguna karar vermesi sebebi ile oluyor. kaldi ki 4500 senelik gelenek (?!) sahibi turkiye cumhuriyeti, soguk savas doneminde sscb'ye karsi bariz bir uc karakolu hatta olasi bir nukleer savasta bastan gozden cikarilmis bir uc karakolu olmus, tamamen basta abd olmak uzere nato cikarlarina yonelik kullanilmisti.

    (bkz: u2) (bkz: jüpiter füzeleri)

    - ırak - iran yakinlasmasi

    ayni yazi icerisinde ardisik olarak su cumleler ?

    "ırak'ta şii hükümet vardı ve şii ırak şii iran'a yakınlaşabilirdi. ırak'ın iran kontrolüne girmesi batı'nın istemeyeceği bir şeydi."
    "ayrıca şii ırak'ın iran'la yakınlaşması çok da büyük tehdit değildi"
  • ilgimi çeken analiz. iddialara katılıp katılmadığıma henüz karar vermedim zira bu tarz analizlerde "şurasına katılıyorum, şurasına katılmıyorum" diyemem, iddia sonuçta. ama devamını da merak ediyorum.
  • ben mi cok aptalim bilmesem de bu yaziyi okudugumda akp'yi aklamak icin yazilmis olabilecegini dusundum.

    yani aslinda tayyip, ulkesinin gelecegini dusunen, ve bati'dan gelen her turlu tehdite boyun egmeyen bir kahramanmis gibi bir izlenim olustu.
    ortadogu'da lider olabilecekken bati tarafindan engellendik, pkk sorununu cozecekken engellendik, ekonomimiz superken engellendik, vs.
    eger baranba arkadasimizin bu yazdiklari dogruysa, cemaat amerika'nin kuklasi, tayyip ise gercekten de "caliyor ama calisiyor da" denilebilecek bir lider oluyor herhalde.
    nerede okudugumu hatirlamasam da o "sifirlama" bahsinde gecen paralarin kendi kisisel cikarlari icin olmadigina dair suphelendirici bir yazi da vardi.

    suphe iyidir, onyargi kotudur.
    ve biz "capulcu" kesim de aynen bati'nin / amerika'nin istedigi gibi beyinleri yikanmis piyonlar degilizdir umarim.

    not: lutfen biri bana yaziyi gotumden anlayip anlamadigimi soylesin. optum.
  • yazari elestirme sansimiz her zaman var. bana gore ayagini denk almasi gerektigi mesajlari verilen ittifak. her ne kadar zitlasmis gorunseler de bati erdogana ic siyasette ihtiyaci olan diklesme, restlesme, popularitesini parlatma, imaj yenileme firsatlarini vermektedir. yine secim yaklasiyor yine firsatlar dokuluyor gibi hissediyorum.

    peki yazara atar yapma hakkimiz var mi?

    bence yok. burasi kutsal bilgi kaynagi. yazar bilerke ya da bilmeden yanlis yazmis ya da yorumlamis olabilir. bildiginiz yanildiginiza yetmez hih! yapmak yerine lutfen sizce dogrusunu paylasin bizler de okuyalim aydinlanalim.

    bu baslikta atar gorecegimi hic dusunmemistim. uzuldum.
hesabın var mı? giriş yap