• (bkz: örgün eğitim kurumlarında arapça eğitim yapılması)
  • üniversitede osmanlıca almaya başlayan benim gibi öğrencilerin ''ah keşke bizim zamanımızda da olsaydı da sınavda ''hönk o şin mi sin mi?'' diye ortada kalmasaydık.'' dedirten gelişmedir.
  • diğer yabancı dillerdeki inanılmaz! başarıdan sonra tabii ki yeni diller de eklenmeliydi listeye, arapça olmuş, başka bir dil olmuş önemli değil, maksat öğrenelim değil mi sayın büyüklerim? eksik kalmayalım ondan da.

    samimiyetinize inanmak isterdim lakin durum ortada, dil öğretmede problemimiz var bizim, dilin kendisinde değil, önce ona bir çözüm bulun, sonra yeni diller ekleyin müfredata. zaten derdiniz salt dil öğretmek olsa, bahsi geçen problemlere el atardınız ama niyet boşta kalmış arapça mezunlarına iş vermek ise tabii... haklısınız.
  • öğretmen atamalarının durdurulmasının sebebi bu kararla anlaşıldı. fark-ente idrak-ul tehlike?
  • olursa benim gibi üniversitede osmanlıca dersinde sıçma korkusu yaşanmaz.
  • okullarda öğretilemeyen ingilizceye benzemediği sürece neden olmasın..sonuçta dünyada en çok konuşulan dillerden olması bir yana birleşmiş milletlerin resmi dillerinden biri..hal boyleyken arapça bilmenin kimseye bi zararı olmaz..ama baştan başarısız olacak projelerden biri daha...
  • imam hatiplerin kaldırılması ile sonuçlanacak eylem. yavaş yavaş her lise imam hatip lisesine dönecek zaten.
  • etrafınızda gördüğünüz birçok "cilalı" özel şirketin, yatırım fonunun arkasında arap ortakların olduğu, ya da linkedin'de en hızlı artış göstermekte olan aranılan niteliklerden birinin arapça bilmek olduğunu düşündüğünüzde, bazı üniversitelerde verilen çince eğitimi gibi faydalı olabilecek bir durumdur. bu gerçeğe ayanlardan birisi olarak son zamanlarda arapça eğitimi verecek bir kurs bakınmaya başlamıştım bile. keşke çince eğitimi de verilse okullarda ama, onu verebilecek kaç kişi vardır bu ülkede, orası meçhul.

    hem; madem bunca imam hatipli var, bir işe yarasınlar bari.
  • aklıma üniversitede seçmeli ders olarak arapça almaya çalışıp danışmanı tarafından "napıcaksın onu, abuk sabuk dersler alma, dil dersi alacaksan git başka ders al" denerek engellenen bir arkadaşımı getiren, bazı mantıksız paradigmaların nasıl kolayca değişebileceğini gösteren, bunun gibi birkaç paradigma kaymasıyla komplekssiz paranoyasız doğru düzgün bir toplum olabileceğimiz yönünde ümit veren olay.
  • (bkz: her kuşu s*ktik bir leylek kaldı)

    gerekliliği tartışılır bir karardır.
    dördüncü sınıftan beri ingilizce dersi gören bi' milletiz. peki bilgimiz ne düzeyde? bir kursa gitmeden hangimiz akıcı bir şekilde ingilizce konuşabilecek seviyedeyiz? kendimizi kandırmaya gerek yok, bir lisan bir insan tamam ama öğrenebilirsen geçerli o. lisede üç sene almanca dersi gördük, yemin ediyorum alfabeyi öğrenmeden liseyi bitirdim. ki alfabesi arapça kadar zor olmasa gerek.
    hadi ingilizceden, almancadan geçtim, kaç tane üniversite mezunuyla karşılaştım bağlaç olan -de ile hal eki olan -de nin yazımından bihaber. "herkez"den, "yalnış"tan ya da "yanlız"dan bahsetmiyorum bile...
    bir de üzerine arapça...
    azıcık ucundan arapça ve farsçayla ilgilenmiş biri olarak söylüyorum, göründüğü kadar kolay değil. bir kere türkçe, ingilizce gibi sondan eklemeli değil, bükümlü. bunu sen nasıl anlatırsın aklı bir karış havada çocuğa?
    işte ben buna akıntıya karşı kürek çekmek derim.
    sen elindeki cevheri kendi motiflerinle işlemeyi bil, sonra diğerleriyle renklendir. işte o zaman mantıklı olur arapça, tatarca, her ne lisansa...
hesabın var mı? giriş yap