bütün
-
toplum bir çiçek, -etobur.
çek senede dava karar topluma itiraz edilir.
- yaşamak gerek.
her can bütünü tadacaktır..
etobombardımendebur.
hem öyle hem böyledir. insan bütünlenemez. sevdiğimizde bile onu ona karşın bütünlüyoruz.
örneğini vereceğim kemal tahir metnindeki bütün tamamıyla, bütünüyle anlamında kullanılmış: "işemiş* ya... oraları berbat etmiş... bütün mülevves etmiş..." kemal tahir - karılar koğuşu
"dünya yuvarlaktır, bir bütündür; yukarısı ve aşağısı vardır, iyi ve kötü vardır, ama dünyanın bu iki özellikli oluşuyla ilgili kafanı pek yorma; aslında öküz, eşek gibidir ve her ikisi de değiştirilebilir ama her ikisi birlikte bir bütünü oluşturur. her ikiniz de döktüğünüz şu gözyaşlarına bakın, siz beyefendilerin arasındaki fark da o kadar büyük değil. (...) ayrıca sen ülkene gidince , bana söz verdiğin halde beni hatırlamayacaksın, bunu sana daha şimdiden söylüyorum." thomas mann - joseph und seine brüder
"çünkü hiç bir coşku en yüce değildir, tek başına yaşanmaya değer değildir. bütün coşkular insan ile, insanın katkısız bağlanacağı öteki insan ya da yaratık ya da nesne arasında yaşayan bağı ortaya koymak için çalışırlar. sevgi ile nefreti, öfke ile sevecenliği de içlerine alan bütün coşkular, bir yere varan iki insan arasındaki sallantılı, daha kurulmamış dengenin ayarlanmasına katılırlar." d. h. lawrence - anka kuşu
"kendini seyrediyordun. ne hayat ne eşya bütün değildir. bütünlük insan kafasının vehmidir." ahmet hamdi tanpınar - huzur
"kurucu'nun yunanca iki kelimeyi ("bütün" ve "her bir") birleştirerek panekastik adını verdiği yeni felsefenin ilkesidir: her bir zihinsel tezahürde insan zekasının bütün'ünü arar o." jacques ranciere - cahil hoca
"kültür bir bütün değil, bir enkazdır ve enkazdan ancak parçalar kurtarılabilir." walter benjamin
["erek" kavramını biz icat ettik: gerçeklikte erek yoktur... kişi zorunludur, yazgının bir parçasıdır, bütüne aittir, bütünün içindedir - varlığımızı yargılayacak, ölçecek, kıyaslayacak ya da mahkum edebilecek hiçbir şey yoktur, çünkü bu, bütünü yargılamak, ölçmek, kıyaslamak, mahkum etmek anlamına gelirdi... ama bütünden başka hiçbir şey yoktur! (...) "tanrı" kavramı bugüne dek varoluş karşısındaki en büyük savdı... bizler tanrı'yı yadsıyoruz, bizler tanrı'nın sorumluluğunu yadsıyoruz: dünyayı böylelikle kurtarıyoruz.] friedrich nietzsche - götzen-dammerung
(ilk giri tarihi: 2.2.2017)
(bkz: bütünleşmek/@ibisile), bütünlemek, bütünlenmek
(bkz: bütünce)
(bkz: bütünleme)
(bkz: bütün bütün), büsbütün
(bkz: bütün eserleri)
(bkz: bütün bunlar düş)
(bkz: bütünüyle kuşkudayız), tamamıyla şüphedeyiz
(bkz: dünyanın bütün sabahları)
(bkz: doğa/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap