4 entry daha
  • ebeveyn olunca insanın bu konularda daha bir ayakları yere basmaya başlıyor. hayatındaki en kıymetli varlığın kafasını böyle yeni nesil feminist zırvalarıyla doldurup bulandırmaya cesaret bile edemiyorsun.

    onun için yapabileceğin en faydalı şey onun karakterini en sağlam şekilde oluşturmasına imkan tanıyıp, bu tür kişisel meselelerde etki altında kalmadan kendi kararlarını verebilecek yaşa gelene kadar onu aşırılıklardan ve zararlı dış etkilere karşı korumak. cinsel eğitim konusunda da en güvenli orta yol bana göre politize etmeden doğanın ona verdiği cinsel kimliği anlatmak. eğer sağlam karaktere sahip ve kendine güvenli bir birey yetiştirebildiyseniz (ki anne babanın asıl görevi budur. cocuğunu doktrine etmek değil), çocuğunuz gidecegi doğru yolu da kendi kendine bulabilir.

    işin enteresan yanı, benim gördüğüm bir çok çocuk ailesi tarafından hiç bir şekilde cinsel açıdan pohpohlanmamasına rağmen gayet cinsel biyolojisinden bekleyeceğiniz şekilde davranıyor. yani ellerine
    tabanca tüfek veya barbie bebek vermemenize rağmen kızlar kız, erkekler erkek gibi davranıyor. iddia edildiği şekilde cinselliğin öğrenilen birşey olduğuna kesinlikle katılmıyorum.

    bu konuda en sinir olduğum şey de, cinsel kimlik meselesi ne zaman açılsa verilen örneklerin hep erkek çocuklarla ilgili olması. niyeyse bu konuda sadece erkek cinsiyeti mercek altında. bu da maskulen kimliğin feministler tarafından sistematik bir şekilde aşağılanmasının sonucu. erkek çocuklarına arızalı kız muamelesi yapılıyor. erkeksi kimlik ve davranışlar aşağılanırken, kadınsılaşmış cinsel kimlik yüceltiliyor. kız cocukları için cinsel kimliklerine yönelik bu tarz bir etki söz konusu değil. bkz: the war against boys: how misguided policies are harming our young men - christina hoff sommers

    türkiye binbir türlü insanın bir arada yaşadığı bir ortam. yukarıda belirtildiği gibi abartılı cinsel pohpohlama elbette yapılıyor. bu şekilde abartılı davranışlardan kaçınsanız yeter. işi abartıp, diğer aksi uca kayarak cocukların kafasını daha akıllarının ermeyeceği yaşta karıştırmanın manası yok.
  • bilimsel dayanağı var denince kaynak göstermeye zahmet edilmese de inanmamız gereken teori. makale varmış, okusaymışız.

    makale falan değil de burada gerçek hayatta yaşanmışı var: (bkz: david reimer).

    bu trajedinin yaşanmasının sebebi olan dr. john money cinsiyetin doğaya değil yetişme tarzına bağlı olduğunu savunuyordu. dr. money hayatı boyunca bu konuda 2000'e yakın kitap ve makale yazdı, yığınla ödül aldı. sonuç ortada.

    makale yoktur demiyorum. elbet vardır da ne anlattığı da önemli. eskiden de dünyanın düz olduğu savunuluyordu. einstein izafiyet teorisini bulup herşeyi altüst edene kadar dünya üzerindeki bütün fizikçiler herşeyi newton fizigiyle açıklamaya çalışıyordu.

    öte yandan makale vardır elbet de ne ben bilim adamıyım, ne de çocuklarım deney tavşanı.
69 entry daha
hesabın var mı? giriş yap