• programcılık ve yazılım mühendisliği 80'li yıllara kadar bir "erkek mesleği" değil. tam tersine kadın akademisyenler bilgisayar bilimlerinin gelişmesinde ciddi rol oynamışlar. ne yazık ki 80'lerde ev bilgisayarlarının neredeyse tamamen erkek çocuklara yönelik pazarlanmasıyla birlikte bu eşleştirme kadınların bilgisayar bilimlerinden uzaklaşmalarına ve ortamın erkeklere kalmasına yol açmış.

    kadınlar bilgisayar bilimlerindeki başarılarını hak ve özgürlük olarak çok geride oldukları, kendilerinden evlenip çocuk bakmalarının beklendiği dönemlerde ya da işin "erkek işi" kabul edilidiği dönemlerde çalışıp elde etmişler. çoğu başarısını kazanmadan evvel yaşamlarının bir noktasında oy verme hakkı kazanmış. haliyle başarılarının her biri sıradışı.

    muhtemelen artık kadınların biligisayar bilimlerine geri dönüşünü daha artan hızda göreceğiz. özellikle takip ettiğim bilgi güvenliği ve yazılım alanında kadın uzman mevcudu gitgide artıyor.

    geçenlerde bu tarz bir yazıya denk gelmiştim ama eksikti (margaret hamilton yoktu mesela). biraz daha araştırıp daha dolu bir liste elde etmeye çalıştım. gözümden kaçmış olanları da eklersiniz.

    tarihteki ilk programcı. bu kolay: ada lovelace. ama programladığı dijital değil analog bir hesaplama makinası. "gelecekte bunlarla hesaplamadan çok daha fazlası yapılabilir" fikrini üreten de kendisi. bu konuda bu kadar bilgili olma sebebi, şair lord byron'ın kızı olması ve annesinin "babası gibi şair olmasın" diyerek dünyadaki en iyi matematik eğitimini almasını sağlaması. eğitimin ne kadar önemli olduğunu da buradan anlıyoruz. kısacası yazılımın kapılarını dünyaya ada lovelace açmıştır.

    peki ilk dijital bilgisayar? ilk dijital bilgisayar eniac'ın programcıları da tamamı kadınlardan oluşan bir ekip: frances snyder holber, kathleen mcnulty, mauchly antonelli, jean jennings bartik, marlyn wescoff meltzer, frances bilas spence ve ruth lichterman teitelbaum. o dönem "programcı" diye bir meslek yok tabii. çoğu matematik, fizik gibi bölümlerde okuyorlarmış.

    tarihteki ilk e-kitap okuyucunun mucidi angela robles. ispanyol mucit üç çocuk annesi. 1949'da icat ettiği ve patentlediği cihazın çalışır durumda bir prototipi ispanya'da ulusal bilim ve teknoloji müzesi'nde sergileniyormuş.

    dünyadaki ilk bilgisayar tabanlı telefon santrali yazılımının geliştiricisi ve buradaki icadıyla ilk yazılım patentlerinden birinin sahibi erna schneider hoover. icat aklına ikinci çocuğunu doğurduktan sonra hastanede yatarken gelmiş. bu yüzden o sırada çalıştığı bell labs'in avukatları patent belgelerini imzalatmak için kendisini doğum izninde ziyaret etmişler.

    efsane oyun river raid'in yaratıcısı ve 128-byte'lık hafızada sonsuz büyüklükte harita üreten mimarisinin geliştiricisi carol shaw. ürettiği eser büyük bir teknik başarı olması dışında sonradan koskoca bir shoot'em up janrının şekillenmesini sağladı. tarihteki ilk profesyonel kadın video oyun tasarımcısı olarak biliniyor.

    adventure oyun dalında ortalığı sarsmış sierra'nın iki kurucusundan biri ve kült oyun serisi king's quest'in yaratıcısı roberta williams. aynı zamanda 1980 yılında mystery house adında tarihteki ilk grafikli adventure tarzındaki oyunu yaratan kişiymiş.

    bugün tüm smartphone'larda (iphone dahil) ve çok sayıda elektronik cihazda kullanılan arm işlemci mimarisinin tasarımcısı, geçmişte de acorn bilgisayarlarının ve efsanevi bbc basic'in geliştiricisi sophie wilson.

    bildiğimiz her bilgisayarda olan ve komutlar yazarak bilgisayara bir şeyler yaptıran komut satırı arabiriminin mucidi glenda schroeder.

    bluetooth, wi-fi gibi pek çok kablosuz iletişim teknolojisinde yer alan "frekans atlama (fhss)" tekniğinin mucidi hedy lamarr. hedy lamarr aynı zamanda bir film yıldızı, hatta bir filmde çıplak görünen ilk kadın oyuncu.

    ilk nesneye yönelik programlama dillerinden biri olan clu'yu geliştiren ama en çok oop programcılarının aşina olduğu liskov değiştirme prensibi ile bilinen barbara liskov.

    bug ve debugging terimlerinin mucidi grace hopper. hopper, 1950 yılında tarihteki ilk derleyiciyi geliştirmiş. tarihteki ilk yüksek seviyeli programlama dillerinden cobol'u geliştirmiş. kendisinin bunları yapmasından 70 yıl sonra hala program yazarken çıkan bug'ları debug ettiğimiz, hala yüksek seviyeli dillerde bir şeyler yazıp derlediğimiz hatta bazı yerlerde hala cobol kullanıldığı düşünülürse bize çok uzun ömürlü bir miras bıraktığını söyleyebiliriz.

    yazılım mühendisliği tabirinin mucidi, nasa'nın aya ve uzaya seyahatte kullanılan apollo guidance computer'ın yazılımının geliştiricisi ve geliştirme ekibi yöneticisi margaret hamilton. bilgisayar bilimlerine günümüzde pek revaçta olan asenkron programlama, priority queue, fault tolerance konularında da tarihteki ilk modelleri geliştirmiş (bkz: margaret hamilton/@ssg).
  • parisa tabriz
    (bkz: google security princess)
  • guzelim konuyu dagitacagiz biraz ama iki cift laf etmezsem kendi varolma cabami yoksaymis gibi olacagim.

    1) erkekler bir konuya kafayi takip, risk alirken, kadinlar götünü yayip rahat rahat gecinmeyi tercih ediyor diye buyurmuslar. bu sebeple bilgisayar bilimleri gibi bir alana o guzel kafalarini yormamis kadinlar.

    2) 90larda nerd diye yuzune bakilmayan adamlar, bilgisayarin hayatin her alanina girmesi ile kiymete binmis. isin imajina ve maddi imkanina kapilan kadinlar, eh, isverenlerin de tesviki ve kahrolasi pozitif ayrimcilik sebebi ile bu alanda daha cok is tutar hale gelmisler, cunku asiri tesvik varmis.

    3) bu arada madde bir'e geri donmus ve olasi errorlere karsi exception throw etmis, demis ki (try 1) eger kadinlar o guzel kafalarini yormaya kalksalar bile, zahmet etmesinler cunku erkeklerin iq'su daha yuksek. demis ki, (try 2) zaten kafa yorup sonuc alanlari bu isler simdi cok kolaylasti ondan oyle, eskiden boyle miydi. hmm, (try 3) eskiden bir ornek olan ada lovelace programci falan degildi, kendisinden once bir erkegin baslattigini devam ettirdi.

    usenmeden koca koca paragraflar yazmana gerek yok, derdini 3 maddede anlatabilirmissin zaten ama hemcinslerinden bazilari muzdaribi oldugun derdi iki kelimeyle ozetlemis masculine insecurity.

    biz kadinlar bir isi sizin kadar iyi yaptigimizda incileriniz dokuluyor cunku, egonuzu nerelere saklayacaginizi bilemiyorsunuz. limanlara yanasip sizi bekleyen bir kadinin kucaginda taa uzak diyarlardan masallar uyduracaksiniz, kadinlar o masallari ille sizden duysun istiyorsunuz, kendileri kesfetmesin.
    kendileri kesfederlerse, size ihtiyaclari kalmayacak diye odunuz patliyor.
    erkekliginize dayanak yaptiginiz mesleklerinizi, erkek isi diye kendinize ayirmak istediginiz o dunyalari kadinlar kesfederse bir errrrkek olarak size anlatacak birsey kalmayacak, tatminsizliklerinizi kapatacak, sizi yuceltecek yanlariniz errrror verecek.

    bilgisayarin acma tusunu bulmak icin kamiiiil tatliiim bulamadim ben bunuuu diye dudak buzup yaniniza suzulecek bir zat-i sahanenin bilgisayari acmanizi hayretle izleme ihtimali dururken, yapay zeka falan programlayabilen bir kiz gormek isinize gelmez tabi. cunku siz kandirilabilme ihtimali olan kadinlar istiyorsunuz.

    ve muhendislikte, bilgisayar bilimlerinde, teknik bilimlerde gerek evrime, kadin dogasina ve iq'ya dair ornegini sundugunuz fikirlerinizle, gerek bu fikirleri her turlu eyleme dokerek kadinlara dunyayi dar ediyorsunuz.

    ve muhendislikte, bilgisayar bilimlerinde, teknik bilimlerde varolmak isteyen kadinlarin nasil bir risk aldigindan habersizmis gibi utanmadan riskten bahsediyorsunuz, kadinlarin aldigi riski gormek icin buyrun aynaya bakin.

    neleri goze alip, nasil essek gibi calistigindan, tutunmak icin sizin kadar degil, sizden uc kat daha iyi olmak zorunda oldugundan (verirse baska ama o baska entry konusu) habersizmis gibi cok calismaktan bahsediyorsunuz. o cok calisan risk alan hemcinslerinizin gotunu toplayan, yemegini getiren, evini supuren, gomlegini yikayip utuleyen bir kadin oldugunu unutarak basarilarini erkegin salt dogasina bahsediyorsunuz.

    (gunduz senin gibilerle calisip, aksam bebegimi uyuttuktan sonra ucuncu dilimi ogrenen, machine learning kasan ve bunlari yaparken evimi de cekip ceviren bir kadin olarak seni temin ederim, en iq'lunuzu, en iyinizi getir, benim 5 sene yasadigimi 5 gun yasasin, kimin dogasi daha dayanikli ondan sonra konusalim.)

    ve muhendislikte, bilgisayar bilimlerinde, teknik bilimlerde sizden bol miktarda varken, kadinlarin asiri tesvik sayesinde bir yerlere geldigini iddia etmeniz zavalli goruntunuzu kabak gibi ortaya cikariyor. ne tesvigi allasen? %90i senin gibi dusunen bir sektorde, kadinlari kim asiri tesvik edebilir?

    erkege ve kadina dair bilimsel gercek diye bildiklerinin nasil erkek elinde erkek lehine sekillendigi, kadinlarin bilimle, sanatla ugrasirken nasil kendi isimleri yerine bir erkek ismi kullandiklari, bu sebeple elimizdeki bilimsel literature 1900lerden onceki kadin katkisini asla bilemeyecegimizi, ve dahasi erkeklerin niye boyle oldugu sorunsalini burada islemeyecegim, zira yazilmisi var,

    (bkz: ikinci cins) (bkz: kadin)(bkz: simone de beauvoir)

    kendini kadinlar karsisinda ezik hissedip, kadinlari anlamaya calisan her erkege ortamlarda salak salak erkeklerin iq'sunu, evrimini falan ovecegine, yukarida adi gecen uc ciltlik kitabi okumasini tavsiye ederim. okuyun lan korkmayin, ufkunuz acilir.
  • (bkz: marissa mayer)
  • (bkz: null)
  • (bkz: hedy lamarr) & (bkz: joan clarke)
  • (bkz: kendra lust)
hesabın var mı? giriş yap