• bir frank sinatra şarkısı,sözleri de şöyle:

    come fly with me, let's fly let's fly away
    if you can use, some exotic booze
    there's a bar in far bombay
    come fly with me, we'll fly we'll fly away

    come fly with me, let's float down to peru
    in lama land, there's a one man band
    and he'll toot his flute for you
    come fly with me, we'll float down in the blue

    once i get you up there, where the air is rarefied
    we'll just glide, starry eyed
    once i get you up there, i'll be holding you so near
    you may here, angels cheer - because were together

    weather wise it's such a lovely day
    you just say the words, and we'll beat the birds
    down to acapulco bay
    it's perfect, for a flying honeymoon - they say
    come fly with me, we'll fly we'll fly away
  • bu şarkının single'ı, güzel bir pazarlama örneği olarak bazı uçak firmaları tarafından promosyon olarak dağıtılmaktaymış.
  • eski güzel günleri hatırlatan en güzel şarkılardan biridir, tam bir oldies dir.
    piyano, nefesli ve vurmalı çalgıların en güzel uyumunu yansıtan şarkılardan biridir.
    sevgiliyle dans edilebilecek ideal parçalardandır.
    michael buble versiyonu da tercih edilmelidir.
  • bir diger leziz versiyonu da, frank sinatranin luis miguel ile duetidir.. ben yanlislikla orijinal frank kayidi niyetine indirmis, sonra dinleyince bu yanlisliktan mutevellit pek bir mesut olmustum..
  • 91 yılında çekilmiş enfes bir michael jordan belgeseli..
    north carolinadan başlayan efsaneyi her yönüyle 91 yılına kadar anlatan, uzun sakatlık döneminde yaşadıkları, basketbolu bırakma kararı gibi merak edilen birçok konuyu aydınlatan belgesel..
  • little britain adlı muhteşem ötesi dizinin yaratıcıları matt lucas ve david walliams dehalarının son komedi dizisi. artık yeni dizileri başlasın diye little britain bittiğinden beri yıllardır gün sayan ve hala dönüp dönüp eski bölümleri ezberlemekten yorulan bünyeye ilaç gibi gelmiş dizidir. çıktığı anda mutluluktan ağlayacaktım (ki daha seyretmemiştim bile) ama en ufak bir hayal kırıklığı yaşamadım. babalar yine yepyeni tiplemelerle yardırıp atmışlar. işin güzel tarafı bu sefer bildiğiniz bir bbc belgeseli tadında çekilmiş dizi. ucuz bir havayolu şirketini (low cost airline) ve bütün çalışanlarının günlük hayatlarını ve yaşadıklarını anlatıyorlar güya ama nasıl dalga geçiyorlar (tabi yine sınır tanımadan) anlatmak mümkün değil.

    bu arada bazı hususlarda bizim pegasusu çağırıştırmıyor değil. onlara daha da bir gülüyorsunuz.aranızda pegasus havayollarında tandığı birileri olan varsa allah rızası için su diziyi onlara ve hatta tek tek pegasusda çalışan herkese (özellikle ali sabancı dahil) seyrettirmeyi bir görev bilmeli bence. on second thought vazgeçtim şimdi ali sabancı bunu seyredince ciddiye alıp aa süper fikirmiş bizde life jacketları paralı yapalım falan diyebilir mazallah..
  • 2. bölümüne friends'in ross'u david schwimmer'ın konuk olduğu dizi.
  • airline ve airplane adlı ingiliz belgesellerine gönderme yapan müthiş dizi, dış ses lindsay duncan'a aittir.

    http://www.bbc.co.uk/programmes/b00trc9v
    http://www.facebook.com/pages/come-fly-with-me/

    ¨her belgesel tutkununun izlemesi gereken bir başyapıt¨ daily sour
    ¨havayolu işi şakaya gelmez¨ times planet
  • michael buble de harika yorumlar bu parçayı. o an bulunduğunuz zamanı terk edip adamla uçasınız gelir. böyle garip duygular işte.
  • aynı zamanda alf birinci sezon yirmi altıncı bölümünün adı.
hesabın var mı? giriş yap