garamat
-
dert, üzüntü, ruhsal yük, sıkıntı. başka anlamlarda örneğin varlık/varsıllık, iftira gibi anlamlarda kullananlar da var, yöresine göre değişiyor. garamat'ın muğla'daki varlık, zenginlik anlamında kullanımı için verilen örnek cümle bütünleyici fikir veriyor: "ali ağaların garamatı fazladır." buradaki yük olumlu bir yük olmuş, yükünü tutmak halini almış.
söylenişinde de kimi yöresel yeğlenişler söz konusu: garamet, geremet, garamıt, garama. garamat'ın söylenişi, gara'mat veya garağmat biçiminde. arapça kökenli hissettiriyor, ama belli değil.
(bkz: garamet), karamet, garam
(bkz: alamet/ibisile)
(bkz: alama/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap