• mehmet ali erbilin doktoru olarak taninmi$ bir alimdir kendileri , ayrica karizmatik ad-gobekad-soyad kombinasyonu ile bamba$ka bir insna izlenimi verir.
  • aslen antakyali olan doktor.
  • (bkz: cagrisim)
    (bkz: cayuga)
  • "biz ağrıyı gizlemekten önce teşhisine önem veririz" klişe cümlesini belki de 500. kez, ve sanırım beni başından sallamak için sarfetmiş olan doktor. (benden sonraki hastasi bir ahbabı idi). şikayetimin sebebini teşhis de edememiştir, tedavi de. yine her doktorun başvurduğu bir sallama yönteminin cümlesi olan "bir hafta içinde şikayetinizin durumuna tekrar bakalım" 'ı da sarfetmiştir.
  • kendisi belçika konsolosluğu'ndan istenen sağlık raporunu verebilen türkiye'deki tek yetkilidir.bu nedenle belçika'yla bağlantıları olduğu düşünülse de antakyalı bir hristiyandır.
  • iş dolayısıyla saçma sapan ülkelere gidiyorum ve her döndüğümde de ne olur olmaz, gidip bir kan tahlili yaptırayım, muayene olayım diye kendisine gidiyorum. bu sefer de öyle yapmak niyetindeydim.

    ancak sabahın erken saatlerindeki randevusuna geç geldi, beklettiği için özür dilemedi ve randevu almadan gelen ahbaplarına "hemen şimdi alacağım sizi" dedikten sonra beni huzuruna kabul etti.

    daha önceden birkaç kez muayene olduğum için beni tanıyordu, "bu kez nerelere gittiniz" dedi. yanıtladım.
    "şikayetin nedir?" dedi. "şimdilik bir şikayetim yok, tahlillerimi yaptırmak, muayene olmak istiyorum" dedim.

    işte o anda, kendisi tıp bilimine yeni bir açılım getirdi.
    şikayetiniz yoksa doktora gelmezsiniz, böyle birşey yok, hem ben sizin gittiğiniz ülkelerdeki hastalıkları ne bileyim, ben size bakamam başka doktora yönlendireceğim sizi dedikten sonra muayeneye son verdi.
    allahtan, 15 dakika için 120 tl aldığı muayene ücretini almaktan vazgeçip, hemen ahbaplarıyla ilgilendi.

    neyse ki aynı hastanede yaptığı işe ve hastalarına saygı gösteren doktorlar da var.
    gidip onlara muayene oldum.
    siz de öyle yapabilirsiniz.
  • bu grip neden gecmiyor ? halsizligim neden sona ermiyor ? diyerek gittigim alman hastanesinde "gizli enzimlerin yuksekligini kesfederek eski saglima kavusmama vesile olan kesinlikle tavsiye edecegim dahiliye doktoru."

    kendisi teshisi koymustur. * hastanede uzun yatis suremde sorumlu doktor maalesef baskasi olmustur. * * * * sayin kanzuk un is yukunu arttirmayayim.

    capa yi birincilikle bitirmis oldugunu kendisi ifade etmistir.

    sorumlu doktorum olmasa dahi ozveri ile takip etmistir. gorevi olmamasina ragmen moral duzeyimi en ustlere tasimistir.
    unlu biri zaten degilim, cok zengin de sayilmam * benimle bile ilgilendigine gore samimiyetinden suphe etmek olanaksizdir. *

    referans araligin on yedi kat yuksegi olan "kan degerlerimi" tespit ederek, bir hafta ise gitmeyi unut diyerek rahatsizligimin ciddiyetini vurgulamistir.

    hersey sorunsuz mu gecti ? hayir,
    tum hizmetler mukemmel miydi ? tabi ki degil
    hastanede adsl bile yok sikayetimi tabiki kendisine degil yonetime yaptim.

    el-cevap> projemiz vardi da... bik bik bik.... hastanenin duvarlari kalinda....... sistemi kuramadik bik bik bik.
    notebook umu kullanamadan gunlerce hastane odasinda yattim.

    kendi anilarini anlatarak, mesleki bilgime katkisi olmus yuce insan demek abarti olmaz.

    su siralar tedavi ettigi istanbullu olmayan sanayici ile ilgili animi anlatinca odamda kahkalarla gulduk.
    spk denetcisi oldugum yillarda, bu sanayici yonetim kurulunun yemek salonundan yararlanmamizi yasaklatmsti. yani biz denetci parcasina layik gormemisti.

    doktora guvenmek, tedavi surecine hastanin +1 ile baslamasi demek.
  • bugün vatan gazetesinde, domuz gribi ile ilgili değerli fikirlerini paylaşmıştır.

    gazetedeki yazıdan alıntılayalım:

    "neden kayuka derseniz, hemen söyleyeyim, mehmet ali erbil’in dünyada sadece 80 kişide görülen ’systemic capillary leac sendromu’ hastalığını teşhis ve tedavi eden o... ufuk güldemir’in pankreas kanserine yakalandığını eliyle muayene ederek teşhis eden de o... tuba ünsal’ın fmf, yani ‘ailevi akdeniz ateşi’ olduğunun teşhisini de koyan o... çünkü şikayetleri can kulağıyla dinliyor ve klasik hekimliğin muayene ve tanıya verdiği değeri önemsiyor."

    harika bir doktor zannımca. oysa, bundan birkaç ay önce, bizzat bana, "ben gitmediğim ülkedeki hastalığı nereden bileyim, siz bu tür hastalıklar için klinik mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıklarına gideceksiniz" demişti.

    sanırım aynı sorumlu davranışı, gazete röportajı söz konusu olunca yapamıyor. röportaja gelen gazeteciyi, çalıştığı hastanedeki meslekdaşına yönlendiremiyor. jan bey ben hatırlatayım, hastanenizde "klinik mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıkları departmanı" var. yine de domuz gribi ile ilgili bilgiler için sağolun, varolun.
  • tee zamanında meşhur olmadan evvel kütahya'da çalışmışlığı vardır. herkesden önce, jean claude van damme esprileri itinayla yapılmıştır.
hesabın var mı? giriş yap