*

  • 8, 9, 12 kasim 2007 tarihlerinde odtu kkm, kemal kurdas salonu'nda biz her turlu etkinlige acik gencleri jazz'a, flamenko danslarina, sirtakilere, aryalara doyuracak olan muzikaldir; heyecanla bekliyoruz.
  • görebildiğim kadarıyla doğru verilen bilgi, bir çok kaynakta yazdığı üzere zengin bir dans ve şarkı repertuarıyla yola çıktıkları ve şarkı söyleyen şahısların bir çoğunun güzel sesli, alanlarında başarılı şahıslar oluşları. yanlış ya da eksik olan bilgiyse bunun müzikal yahut ona benzer bir şey olduğudur. zorlama, samimiyetsiz karakterler, eften püften diyalog ve monologlarla bezenmiş bir şarkı yarışması gibi olmuş. memleketimde bir zamandan beri sanatın özü olarak görülen huysuz gay karakteri, bu şarkının sözlerinde mana var mıdır, bu mana karakterle uyuşur mu denmeden sırf neşeli diye "hadi, sen de dancing cheek to cheek'i söyle," denilen sarhoş, biraz italyanca, biraz fransızca, birkaç da ingilizce şarkı söylenmesi, finalde de show must go on klişesine sarılınca, hooop oldu da bitti diye düşünülmesi gereken bir şeymiş meğer müzikal. çok arandım ancak dekor da dahil olmak üzere trt'nin özensiz hazırlanan, sunucusu şarkıcı konukları şarkıcı söyleşi! programlarının bir varyasyonundan başka bir şey görmek mümkün olmadı.
  • sarki arasi bol aciklamali oyun. her sarkidan once "simdi bu sarkida ne anlatilmak isteniyor" konulu ufak bir diyalog dinliyorsunuz. zaman, mekan neresi, neler oluyor diye kafaniz karisiyor, ordan hop bir cingene kiz atliyor burdan flemenkocular cikiyor, mafyamsi bir amca pavarottiyi anıyor, bir ara sirtaki bile oynaniyor. ve bunlarin hepsi bir jazz kulubunde geciyor. ozetle: yok sevmedim ben bunu.
  • ankara devlet opera ve balesi imzalı, 2007-2008 sezonu müzikali. oyuncuların sesi ayrı ayrı harika, evet, şarkılar çok güzel hım hımm, danslar resmen iştah açıyor ama bu kadar kopuk, bu kadar geçiş bağları zayıf olunca izleyene keyif verme konusunda sınıfta kalıyor.
  • "bu kadar zayıf bir sahnelemeyi ne kurtarabilir" diye beni ilk dakikada dusundurmeye başlayan ve 2 saat boyunca aynı cevabı bulduran muzikal: bir tenor *ve bir dansci *
  • müzikli oyun (müzikal?) gibi asina olmadigim bir kavrama neden asina olmamam gerektigini anladim, bu acidan sana mutesekkirim kirmizi ev. diyalog diye araya konan sayiklamalarla, butunlukten yoksun haldir huldur akip gittin. finalde sivayi da show must go on ile atarak biz muzikseverlere ziyafet cekmeyi de bildin, salondan ayrilirken insanlarin yuzundeki "ne oldu bana" bakisi da cabasiydi.

    tanim: kirmizi ev adli pavyonun siradisi hikayesi, yersen.
  • seksenli yıllarda konya'da keranenin bulunduğu yer.
  • eserlerindeki renk ve yön kullanımıyla 20. yüzyıl sanatının gidişatını derinden şekillendiren kazimir maleviç'in 1932 tarihli tablosunun ismi: görsel

    yatay çizgilerle düzenlenmiş tablonun merkezinde yer alan ve çatısındaki üç adet baca dışında hiçbir detayı bulunmayan ev, izleyiciye iki soru sorar: korunaklı bir kalede misiniz, yoksa bir hapishanede mi?
hesabın var mı? giriş yap