• ekonomik nedenler, askerlik erteleme v.b nedenlerle çalışmak zorunda olup, aynı zamanda üniversite öğrenimini gerçekleştirmeye çalışan kişilerin yaptığı eylem. bu kişiler hep uçlarda olan kişileridir. ya çok başarılı bir iş hayatları ve de çok başarılı bir okul hayatları vardır, (bkz: türk filmi) çünkü hırs yapmışlardır, ya da her ikisini de takmayıp, son derece başarısız ve laubali olan insanlardır.
  • "olum okulda hede hodo de i$ hayati ole deil" insanlarina kar$i "hmmm, bakalim ole mi lan hakkaten" dierek i$e baslamis insanlarin yaptigi eylem*..netekim soylenen olay dorudur..okulda ogrenilen olaylar pratikle iliskisi gorulmedigi surece hic bi boka yaramamaktadirlar..i$ hayati sizden ortalamadan cok tecrube istemektedir..
  • oyle her zaman hirs gerektirmeyen olay. okula devam ederken biraz ekstra para icin calisilabilir, part time olur, kimseyi de kasmaz. hem de cvnize yazacak guzel bi seyler olur.
  • devlet memuru olup da, doğu hizmetinden muaf olmak için geçerli tek sebep (heyet onaylı sağlık raporu hariç)dir. zamanın nasıl geçtiğinin farkında olmak istemiyorsanız bire birdir. hem çalışıp hem de öğreniminize** devam etmek oldukça zor olup, vitamin kürüne de başlamanız gereken dönemdir.
  • self disiplini artiran, planlama yetenegini gelistiren bir durum. "dur biraz sonra calisirim" ertelemelerinin yasanmasi asiri luks oldugundan, "bugunun isini yarina birakma" atasozunu sikca hatirlatan istihdam ve egitim kardesligi.
  • kesinlikle hayatınızın en yıpratıcı dönemlerinden birisini yaşıyorsunuz demektir. etrafınızda olup biten herşeyi hızlı çekimde izler gibi olursunuz. "sabah olmuş servise yetişeyim, mesai bitmiş derse yetişeyim, ders bitmiş motoru kaçırmayayım, hadi şimdi de uyuyayım biraz" iç sesleriyle haşırneşir olursunuz. hele bir de iş seyahatleri çalışma hayatınızın bir parçası ise o zaman bu kadar çok şeye nasıl zaman ayırabildiğinizi kendinize bile açıklayamadığınız anlar olabilmektedir. sonra bir hafta sonu boş vakit yaratırsınız ve o boş vakitte de aktivite olarak sadece "durmak" istersiniz.
    sizi yüksek lisans programına devam etmenize iten en önemli etken, hala ödemeye devam ettiğiniz yüklü miktardaki taksitler olabilir.

    güzel tarafları da yok değildir. herşeye rağmen yeni şeyler öğreniyor olmak size keyif verir. vizyonunuz genişler, çalışma hayatınızla bağlantılı olarak motivasyon sağlar. sadece kendi kendinizi sınıyor olabilirsiniz ve bu size kendinizi iyi hissettiriyor olabilir. çalışma hayatınızda size artı puan olarak geri dönme ihtimali, yüzünüzde ufak bir tebessüm oluşmasını sağlar.
  • yorucu eylem. işe gitmek zorunda olduğundan üniversite arkadaşlarınla takılamak, derse gitmek zorunda olduğundan iş arkadaşlarınla takılamamak, sınavlar için iki üç ayda bir izin almak.. öğrencilik yıllarında elbette iyi bir tecrübe ve ek gelir oluyor hatta işi bırakınca ekonomik sıkıntıya bile düşülebiliyor ama hayatının geri kalanında zaten çalışılacağı düşünüldüğünde can sıkıcı da olabiliyor. öğrenci arkadaşlara tavsiyem sadece yazın stajlarını yapmalarını, üniversitede derslerden kalan zamanlarda sosyal açıdan kendilerini geliştirmeleri. bunun kişiye daha fazla katkı sağlayacağını düşünüyorum.
  • asistan olan master-doktora öğrencilerinin yaklaşık 8 yıl kadar hayatlarının özetini oluşturan durum.
  • 3. senesine iştirak ettiğim durum.

    o kadar zor değil ancak tabii ki iş yerinizin ve patronunuzun anlayışlı insanlar olması lazım zira okul hep olmasa da arada bir zorlaşıyor. bu anlarda size sahip çıkmaları çok önemli.

    kendi paranızı kazanmak bütün öğrenciler için çok önemli bir şey. kendi, seçimlerinizi, kendi alışverişinizi, kendi geçiminizi sağlayabilmelisiniz. ilk başlarda kararlar yanlış ve zorlu noktalara çıkabiliyor. bir sene sonra her şey yoluna giriyor korkmayın.

    ancak garsonluk bile olsun, mutlaka çalışın, öğrenci egosunu alır, çevre yapar, bir bok olmadığınızı hatırlatır.
hesabın var mı? giriş yap