a pocket full of rye ^*

• bas kahramani miss marple olan agatha christie romani.
  (bkz: sing a song of sixpence)
• türkçe'deki adı porsuk ağacı cinayeti olan 1953 yılında yazılmış agatha christie romanı.
• agatha christie'den bir miss marple romanı. kitabın türkçe ismi ise tam bir okura saygısızlık örneği, isim kalmamış gibi. hani katilin adını kitaba verseler bu kadar olurmuş.
  geçmişi karanlık, oldukça hırslı bir iş adamı öldürülür, ailesinin neredeyse tamamı şüphe altındadır. scotland yard olayla uğraşırken, agatha christie'nin tabiriyle "yaşlı kız" miss marple tüm sevimliliği ve sevimsizliğiyle olaya ortasından dalar. ama ilginç şekilde, olayın bayağı sonrasında dahil olur. eh, tabii ki cinayet çözülür. christie, zehir kullanmayı ne kadar sevdiğini bir kez daha gösterir bu kitapta.
  
  christie bir çok kitabında çocuk tekerlemeleri kullanır ve cinayet örgüsüyle paralellik kurarak eğlenir. bu kitapta da alışkanlığını bozmamış ve sing a song of sixpence adlı tekerlemeyi kullanmış.
  
  sing a song of sixpence,
  a pocket full of rye;
  four and twenty blackbirds
  baked in a pie.
  when the pie was opened,
  they all began to sing.
  now, wasn't that a dainty dish
  to set before the king?
• sonuna kadar katil kim olabilir diye düşünürken çok severek okuduğum, sürekli varsayımlar ürettiğim -yine- güzel bir kitabı christie'nin.
  
  --- spoiler ---
  
  ama sonu yeterince tatmin etmedi beni, boşta kalan, boşa yazılmış birkaç karakter var gibi geldi.
  
  --- spoiler ---
• okuduğum ikinci ve son agatha christie kitabı. :) ilk okuduğum on küçük zenci' ydi ve oldukça beğenmiştim ama bu kitabı çok vasat buldum, dolayısıyla bir daha da agatha christie okumadım. günümüzde yazılan hemen hemen tüm polisiye kitapların gerilim ve aksiyon dozu bu kitaptan yüksektir.
• baş kahramanının miss marple olduğu cinayet romanı yazarı en sevdiğim olan (bkz: agatha christie)
  yeni başucu kitabım.
• miss marple'ın maceralarından biri. ben miss marple'ı pek sevmem, aslında her şeyi bildiği halde sinsi gibi salağa yatması, yaşlı ve tonton nine görünüşünün altında mi6 ajanı gibi işlerini yürütmesi bana sempatik gelmiyor. bir de sürekli aynısı kaynımda da vardı tadında cümleler falan kuruyor, of yani.
  
  bu kitap da orta karar bir agatha christie polisiyesi. kitabın ortalarında bir yerde kendi kendimle bahse girip tüm zihinsel paramı bir karaktere yatırmıştım. sonunda katilin o çıkmasıyla sevindim. agatha christie'yi az biraz tanıyorsanız katil kabak gibi ortada zaten bence. yine de bayramda evin kalabalığından sıkılıp banyoda falan saklanıyorsanız okumak için ideal bir kitap denilebilir. kendim için söylemiyorum tabi, ben akşam herkes gittikten sonra okudum.