• ingilizler'in milenyum grubu dedikleri sairler topluluguna dahil, yorkshire dogumlu ofkeli insan. colorado lisesi'ndeki katliamdan londra'daki bombalamalara uzanan olaylari dillendirdigi killing time ve irlanda siiri antolojileriyle taninir. killing time'i okurken ok computer ihtiyaci icine girersiniz. haberleri barometre olarak kullanan ve gunluk tansiyonunu o gunun basliklarina gore secen insanlarin sozcusu konumuna yukselmistir bir anda.

    as for the two boys, it's back to the
    same old debate:
    is it something in the mind
    that grows from birth, like a seed, or
    is it society
    makes a person that kind?

    ya da

    meanwhile, the future waits at signal 109. and up ahead
    the wires will cross again,
    and lines will cross at any given point, like a train
    bisecting a train,
    and lives will be seen to be measured in pounds and pence,
    human worth as hard cash,
    and carriage h will hide its secrets in its ghostly freight
    of warm, weightless ash,
    and mobile phones will call repeatedly across the great divide
    to lives already lost,
    and cars in car-parks back along the track will keep for winter
    under sheets of frost.

    gibi seyler yazar.
  • you're beautiful adlı samimi ve bir o kadar da etkileyici şiirin şairi. insanın kendisine yazılmasını isteyeceği şiirlerden bir tanesi olabilir. yazayım da tam olsun:

    you’re beautiful because you’re classically trained. ,
    i’m ugly because i associate piano wire with strangulation.
    you’re beautiful because you stop to read the cards in newsagents’ windows about lost cats and missing dogs.
    i’m ugly because of what 1 did to that jellyfish with a lolly-stick and a big stone
    you’re beautiful because for you, politeness is instinctive, not a marketing campaign
    i’m ugly because desperation is impossible to hide.

    ugly like he is,
    beautiful like hers,
    beautiful like venus,
    ugly like his,
    beautiful like she is,
    ugly like mars.

    you’re beautiful because you believe in coincidence and the power of thought.
    i’m ugly because i proved god to be a mathematical impossibility
    you’re beautiful because you prefer home-made soup to the packet stuff.
    i’m ugly because once, at a dinner party, i defended the aristocracy and wasn’t even drunk.
    you’re beautiful because you can’t work the remote control.
    i’m ugly because of satellite television and twenty-four hour rolling news.

    ugly like he is,
    beautiful like hers,
    beautiful like venus,
    ugly like his,
    beautiful like she is,
    ugly like mars.

    you’re beautiful because you cry at weddings as well as funerals.
    i’m ugly because i think .of children as another species from a different world.
    you’re beautiful because you look great in any colour including red.
    i’m ugly because i think shopping is strictly for the acquisition of material goods.
    you’re beautiful because when you were born, undiscovered planets lined up to peep over the rim of your cradle and lay gifts of gravity and light at your miniature feet.
    i’m ugly for saying ‘love at first sight’ is another form of mistaken identity and that the most human of all responses is to gloat.

    ugly like he is,
    beautiful like hers,
    beautiful like venus,
    ugly like his,
    beautiful like she is,
    ugly like mars.

    you’re beautiful because you’ve never seen the inside of a car-wash,
    i’m ugly because i always ask for a receipt.
    you’re beautiful for sending a box of shoes to the third world.
    i’m ugly because i remember the telephone numbers of ex-girlfriends and the year schubert was born.
    you’re beautiful because you sponsored a parrot in a zoo.
    i’m ugly because when i sigh it’s like the slow collapse of a circus tent.

    ugly like he is,
    beautiful like hers,
    beautiful like venus,
    ugly like his,
    beautiful like she is,
    ugly like mars.

    you’re beautiful because you can point at a man in a uniform and laugh.
    i’m ugly because i was a police informer in a previous life.
    you’re beautiful because you drink a litre of water and eat three pieces of fruit a day.
    i’m ugly for taking the line that a meal without meat is a beautiful woman with one eye.
    you’re beautiful because you don’t see love as a competition and you know how to lose.
    i’m ugly because i kissed the fa cup then held it up to the crowd.

    you’re beautiful because of a single buttercup in the top buttonhole of your cardigan.
    i’m ugly because i said the world’s strongest woman was a muscleman in a dress.
    you’re beautiful because you couldn’t live in a lighthouse.
    i’m ugly for making hand-shadows in front of the giant bulb, so when they look up, the captains of vessels in distress see the ears of a rabbit, or the eye of a fox, or the legs of a galloping black horse.

    ugly like he is,
    beautiful like hers,
    beautiful like venus,
    ugly like his,
    beautiful like she is,
    ugly like mars.

    ugly like he is,
    beautiful like hers,
    beautiful like venus,
    ugly like his,
    beautiful like she is,
    ugly like mars.
  • “you’re beautiful because when you were born, undiscovered planets lined up to peep over the rim of your cradle and lay gifts of gravity and light at your miniature feet.”

    son zamanlarda karşıma çıkan en güzel dizeler.
  • you're beautiful şiirini çevirdim:

    sen güzelsin, çünkü müzikte klasik eğitim aldın.
    ben çirkinim, çünkü piyano telini boğmakla ilişkilendiriyorum.
    sen güzelsin, çünkü büfelerin pencerelerine asılmış kayıp kedi ve köpek ilanlarını okumak için duruyorsun.
    ben çirkinim, o denizanasına dondurma çubuğu ve büyük bir taşla yaptığım şey yüzünden.
    sen güzelsin, çünkü kibarlığın bir rekabet stratejisi değil; içgüdüsel.
    ben çirkinim, çünkü umutsuzluğu saklamak imkansızdır.

    çirkin adam gibi,
    güzel kadın gibi,
    güzel venüs gibi,
    çirkin onun gibi,
    güzel kadın gibi,
    çirkin mars gibi.

    sen güzelsin, çünkü tesadüflere ve düşüncenin gücüne inanıyorsun.
    ben çirkinim, çünkü tanrı’nın matematiksel bir imkânsızlık olduğunu kanıtladım.
    sen güzelsin, çünkü hazır yiyecekler yerine ev yapımı çorbayı tercih edersin.
    ben çirkinim, çünkü bir ara bir akşam yemeğinde aristokrasiyi savundum ve sarhoş bile değildim.
    sen güzelsin, çünkü kumandayı çalıştıramıyorsun.
    ben çirkinim, uydu televizyonu ve yirmi dört saat açık olan haberler yüzünden.

    çirkin adam gibi,
    güzel kadın gibi,
    güzel venüs gibi,
    çirkin onun gibi,
    güzel kadın gibi,
    çirkin mars gibi.

    sen güzelsin, çünkü düğünlerde ağlıyorsun cenazelerde ağladığın gibi.
    ben çirkinim, çünkü çocukların başka bir gezegenden gelen farklı bir tür olduğunu düşünüyorum.
    sen güzelsin, çünkü tüm renkler yakışıyor sana, kırmızı dahil.
    ben çirkinim, çünkü alışverişin sadece materyal mal alımı için olduğunu düşünüyorum.
    sen güzelsin, çünkü sen doğduğunda keşfedilmemiş gezegenler beşiğinin kenarından seni gözetlemek için sıraya girdi ve yerçekimi ve ışık hediyelerini senin minyatür ayağının dibine bıraktı.
    ben çirkinim, ilk görüşte aşkın, yanlış tanımlamanın bir formu olduğunu ve tepkilerden en insani olanın böbürlenme olduğunu söylediğim için.

    çirkin adam gibi,
    güzel kadın gibi,
    güzel venüs gibi,
    çirkin onun gibi,
    güzel kadın gibi,
    çirkin mars gibi.

    sen güzelsin, çünkü araç yıkanırken hiçbir zaman içinde değildin.
    ben çirkinim, çünkü her zaman fatura isterim.
    sen güzelsin, üçüncü dünyaya bir kutu ayakkabı gönderdiğin için.
    ben çirkinim, çünkü eski kız arkadaşlarımın telefon numaraları ve schubert’in doğduğu yıl hafızamda.
    sen güzelsin, çünkü hayvanat bahçesindeki bir papağana maddi destek sağlıyorsun.
    ben çirkinim, çünkü iç çekişim bir sirk çadırının yavaşça çökmesine benziyor.

    çirkin adam gibi,
    güzel kadın gibi,
    güzel venüs gibi,
    çirkin onun gibi,
    güzel kadın gibi,
    çirkin mars gibi.

    sen güzelsin, çünkü üniformalı bir insanı gösterip gülebilirsin.
    ben çirkinim, çünkü önceki hayatımda bir polis muhbiriydim.
    sen güzelsin, çünkü her gün bir litre su içip üç çeşit meyve yiyorsun.
    ben çirkinim, “etsiz yemek tek gözlü bir kadına benzer” sözünü desteklediğim için.
    sen güzelsin, çünkü aşkı bir yarış olarak görmüyor ve kaybetmeyi biliyorsun.
    ben çirkinim, çünkü fa kupası’nı öpüp kalabalığa gösterdim.

    sen güzelsin, çünkü hırkanın en üst düğme deliğinde bir düğünçiçeği var.
    ben çirkinim, çünkü dünyanın en güçlü kadının elbise giyen kaslı bir adam olduğunu söyledim.
    sen güzelsin, çünkü bir deniz fenerinde yaşayamazdın.
    ben çirkinim, çünkü devasa ampulün önüne ellerimle gölge yapardım, böylece tehlikedeki gemilerin kaptanları yukarıya baktıklarında tavşan kulakları, tilki gözü veya dörtnala koşan siyah bir atın ayaklarını görürlerdi.

    çirkin adam gibi,
    güzel kadın gibi,
    güzel venüs gibi,
    çirkin onun gibi,
    güzel kadın gibi,
    çirkin mars gibi.

    çirkin adam gibi,
    güzel kadın gibi,
    güzel venüs gibi,
    çirkin onun gibi,
    güzel kadın gibi,
    çirkin mars gibi.
hesabın var mı? giriş yap