• şevket süreyya aydemirin anılarını topladığı kitabı
  • köy enstitüleri fikrinin yurda yayılmasını sağlayan pilot uygulamalar silsilelerinin anlatıldığı harkülade bir roman.

    gizli komite diye isimlendirilen; maarif vekili, nafia vekili, kaymakam, vali ve bizim ekmeksizköy öğretmenin sık sık bir araya gelerek yaptıkları gizli komitelerinin birinde: şimdiki adıyla bayındırılık bakanının tabandan gelen bu uyanışı tüm yurda yayma toplantılarında şunları dile getirir.

    --- spoiler ---
    fakat kooperatif, öyle bir vasıta öyle bir makinedir ki, bu makinenin çarkları insanlardır. insanların gücü, kuvveti, ruhi eğilimleri, karakterleri, zaafları, kuvvetleri ve gelenekleri bu insanların varlığına vurduğu damgalar bu mekanizmanın işlemesine etkilerini yaparlar. kooperatif bir şahıslar ve şahsiyetler birliğidir. halbuki, anonim şirketlerin, diğer sermaye şirketlerinin, kartellerin, tröstlerin, bankaların şahsiyetleri yoktur.

    ----

    fakat kooperatifin asıl kutsal ve mucizeli tarafı da buradadır. çünkü insan, bu çarkların dönüşünü her adımda izleyebilir: kooperatifin attığı her adımda ona katılan şahsiyetin bir müdahalesi vardır. mesela keltepe'deki sütçülük işini düşünün. keltepe'deki her ortak, bu işin her an içinde yaşar.

    ----

    halbuki mesela, bir anonim şirkette hissedarlar değil, idareciler hakimdir. bu hissedarlar, o şirketin yaptığı işin, işlettiği teşebbüsün, şurada veya buradaki şubelerinin nerede olduğunu bile bilmezler.
    --- spoiler ---
  • idealist bir köy öğretmeninin köyde sadece öğretmen olmadigi, yol gösterici, öncü olduğu şevket süreyya aydemir romani. okurken öğretmen arkadaşlarıma önermek istedim feyz alirlar belki diye ama boşa kürek cekmis olacağım. yazik önümüzdeki nesillere.
  • şevket süreyya aydemir'in biyografik ve ütopik özellikler taşıyan kitabıdır.
    --- spoiler ---

    uzun yıllar öğretmenlik ve müfettişlik yapan kahramanımız hep emekli olmanın hayalini kurmuştur.emekli olunca karısıyla bahçesinde çiçekler sebzeler meyveler yetiştireceği bir evde huzurlu bir hayat düşlemiştir.sonunda emekli olmuştur fakat beklediği gibi olmamış ve bir boşluğa düşmüştür. eski iş arkadaşları artık kendisine eskisi kadar ehemmiyet vermiyor, neredeyse allah'ın selamını bile esirgiyor.bunun üzerine kendisini işe yaramaz biri olarak düşünüyor.geçim sıkıntısı da olduğundan tekrar mesleğe dönmeye karar veriyor.ankara milli eğitim müdürlüğü'ne gidip görev istiyor.
    kahramanımızı polatlı yakınlarında keltepe adında bir köye gönderiyorlar.bu köyün adını kahramanımız ekmeksiz köy koymuştur.çünkü bu köyde ne bir dikili ağaç ne bir bağ bahçe ne de sulak alan vardır.köyde adına mektep dedikleri iki gözlü kerpiç yapıyı muhtar koyun ağılı olarak kullanmaktadır.
    kahramanımız daha köye geldiği anda bir an önce buradan gitmeyi koymuştur kafasına.lakin gelişen olaylar ve tanıştığı kişiler sayesinde köyden gitmekten vazgeçmiştir. bu köylülerin devletin temeli olduğunu ve yıllarca tanınmayan bu insanların ezildiğini devlet olarak onlara borçlu olduğumuzu düşünmüştür.
    köy imamının sözleri kulağında çınlamaktadır. " köyü yazarsın.mektebi de açarsın.ama sen bana bak efendi. köyün dirliğine el atmadıkça, keltepe'ye mektep değil ya, darülfünun açsan nafile.sen köyün dirliğine el at oğlum,köyün dirliğine bak..."
    daha sonra köylü,öğretmen,muhtar,kaymakam, milletvekili,vali tüm imkanları seferber ederler.ekmeksizköy'ü keklikpınarı yaparlar.
  • şevket süreyya aydemir 'in biyografik ögeler taşıyan romanı. emekli bir öğretmenin emekli olduktan sonra kendini değersiz hissedişi üzerine tekrar göreve dönme ve "işe yarar" hissetme hikâyesi.

    --- spoiler ---

    adına "ekmeksizköy" dediği hiçbir hayat belirtisi olmayan, keltepe adında, bataklığın (sıtmabükü) pençesinde öleyazmış bir türkmen köyüne atanır. ilk geldiği gün "yarından tezi yok" görevi bırakacağına ve ankara'ya karısının yanına döneceğine emindir. bir gün geçer, ikinci gün üçüncü gün derken kalmaya karar verir. devletin bu insanlara bir borcu olduğunu düşünür. devrimci bir bakış açısıyla devletin unutulmuş ya da pek bilinmeyen imkânlarını kullanarak bir köy her açıdan nasıl ihyâ edilebilir, bunun yanıtını verir. nihâyetinde keltepe olur sana keklikpınarı.
    --- spoiler ---

    şevket süreyya bey, kitabın girişine şu notu düşmüştür:

    "bu kitabı, rahmetli dostum ismail hakkı tonguç 'un aziz hatırasına ve bütün yurt sathına yayılmış mücahit eğitim ordusu'na ithaf ediyorum"

    hemen ardındaki sayfaya da şunu:

    "bu, bir roman değildir. bu, ekmeksizköy öğretmeninin hatırasıdır.

    bu köy neresidir? bu öğretmen kimdir? bunları sormayacaksınız.

    çünkü, ekmeksizköy öğretmeni de, dünyanın her tarafına yayılmış binlerce, milyonlarca adsızlardan biridir.

    bu adsızlar, başkaları için çalışırlar, ama gene de kendileri için yaşarlar. ekmeksizköy öğretmeni de başkaları için çalıştı. kendisi için yaşadı. ve kendi kendisiyle doydu.

    o, ne bir sanatkâr, ne bir kahramandır.
    sadece insan'dır.
hesabın var mı? giriş yap