13 entry daha
  • izlerken inanılmaz eğlendiğim bir akira kurosawa filmi. hele tsubaki sanjuro'nun patada kütede tavırları ve konuşmasına hayran kaldım. hollywood'da martin riggs ve fox mulder, japon sineması'nda tsubaki sanjuro, türkiye'de rıza baba. arıza olarak adlandırılan bu karakterlerin kimseye müdanası yok. eğlenmenin yanı sıra pek güzel tespitlerle de karşılaştım. dünyada genel olarak aslında 1962 yılından beri pek değişen bir şey olmamış. görünüşe aldanma konusunda yol kat edemediğimizi siyah beyaz bir filmin yüzünüze vurması acıtmıyor değil. hele ki bi' tarafından anlama konusunda epik örnekler içeren bir film. ah keşke herkes sanjuro gibi yalın olabilse... keşke herkes müfettişin yakalanan adamı gibi hatasını anlayıp, doğruyu yapmaya meyledebilse... ve keşke defterdarın karısı gibi duru görüye sahip insanlar etrafımızda olabilse. insanların göründükleri gibi, bir olayın da sizin gördüğünüz gibi olamayacağı ile ilgili çarpıcı bir eser. beğendiğim bir kaç repliği aktarmak istiyorum.

    --- spoiler ---

    defterdarın yeğenine söylediği söz:
    + yumuşak huylu olduğumu düşünüyorsunuz. insanlar göründükleri gibi değildir. dikkatli olun. en kötüsü hayal gücünüzün de ötesindedir.

    sanjuro:
    + derler ki "kulak misafiri olmak erdemlidir, yabancılar daha iyi hüküm verir."
    + müfettiş, isminden hayranlıkla bahsettiğiniz kişi insanlara çekici görünen birisi, değil mi? fakat insanlar göründükleri gibi değildir.

    defterdarın eşi:
    + çok katısın sorun bu zaten. kınından çekilmiş bir kılıç gibisin. iyi kesiyorsun fakat iyi kılıçlar kınında durmalı.

    defterdar:
    + uzun zaman önce birisi bana at üstündeyken, "atın yüzü sahibinden daha küçük" dedi.
    +çok iyi birisi. onun gibi sıra dışı insanlar bana fazla gelir.

    --- spoiler ---
10 entry daha
hesabın var mı? giriş yap