türk toplumuna özgü ahlaki ikiyüzlülük örnekleri ^*

• sadece ahlaki boyutta kalmayip sosyal hayatin her alanina islemis ikiyuzluluk ornekleridir.
  
  her isi becermenin, her zorlugu asmanin bir yolu vardir dusturunu bir tarafindan anlayip, kuralsizlikla, bozgunculukla, ayartmayla her sart altinda isini yurutmek.
  
  calismak yerine para ve guc neden bende yok diye surekli aglamak, hasbelkader para ya da guc ele gecince baska sebepler bulup aglamak, yine aglamak.
  
  kendisine karincayi bile incitmeyecek kadar ince bir hassasiyetle yaklasilmasini beklerken diger insanlara okuz gibi davranmak, empati kavramindan haberdar olmamak, olmayi istememek, dusunmemek.
  
  insanlara deger verirmis gibi yapip kendisinden baska hic kimseye deger vermemek.
  
  insanlari olduklari gibi kabul ediyormus gibi gorunup ozellikle kendi etrafinda kendisine sorun cikartabilecek olanlari guzellikle olmadi zorla degistirmeye calismak.
  
  mutevazi bir insan gibi gorunup asla ic hesaplasma yapmamak.
  
  allah'a tapar gibi yapip paraya tapmak.
  
  karsisindaki guce karsi duruyormus gibi yapip guce ulasinca daha once kendisine yapilanlari baskalarina yapmak. bunu saglam bir ama... ile taclandirmak.
  
  samimi gorunup onyargisiz hareket etmemek, edememek. onyargili olmayi ve niyet okumayi maharet olarak telakki etmek. ornegin kendisini baski altinda hissetme ve kendi ozgurluklerinin golgelenecegi endisesini tasima argumanlari ile yola cikarak diger insanlarin egitim ve calisma haklarinda kisitlama yapmayi mazur gormek. kendi aklina yatmayan davranislarda, duruslarda ya da secimlerde bunun insanlara zorla yaptirildigina ve birgun kendisine de dayatilacagina "inanmak", kendini inandirmak.
  
  acik fikirli bir idealist gibi gorunup kendi inancina, fikrine, ideolojisine ya da yasam tarzina uymayan insanlarla asla gercekte diyalog icinde bulunmamak, bu insanlari tanimamak ve gercekte tanima ihtiyaci hissetmemek.
  
  iyi niyetli gorunup, bilincli olarak art niyetli olmak. her turlu kazigi yedigi halde, idealleri, fikirleri, inanclari ya da ideolijileri ugruna bilincli olarak iyi niyetli olmayi secen insanlarin durusunda art niyet aramak. bu tercihin yapilabilecegine inanmamak. hayatta bir durusu, fikri, ideolojisi, inanci ya da amaci olan insanlari salak addetmek.
  
  etrafinda sanal bir guven halesi olusturup insanlara asla guvenmemek, bunu maharet olarak telakki etmek.
  
  surekli ozgurluklerden, karsilikli saygidan ve hosgoruden bahsedip, her firsatta insanlarin fikirlerine, idelojilerine ve inanclarina onlarin icerigini hedef alacak sekilde saldirmak. bunun ozgurlukerin bir parcasi oldugunu iddia etmek.
  
  tartistigi insan onun fikirlerine saygili bir sekilde iddiasina karsi gecerli bir tez urettiginde, cikarim hatasi yaptigini ya da dusunce seklinde (dusuncesinde degil) hata oldugunu kabul etmek yerine isi geyige vurarak altta kalmamaya calismak. (bkz: sozlugu saran inanmasak da saygi duymaliyiz geyigi)
  
  tarafsiz, objektif ve adil gibi gorunup bir fikre, uygulamaya, olaya, idelojik bir yaklasima ya da inanc sistemine bunlarin anlatan, aciklayan ya da detaylandiran temel kaynaklari tarafsiz bir bakis acisi edinmeye calisarak okumadan ya da fikirin savunucularini dinlemeden, uygulamanin ya da olayin icinde olan kisilerle gorus alisverisinde bulunmadan, bir ideolojiye ya da inanc sistemine inanan kisilerin genelini goz onunde bulundurmak yerine marjinal ornekler uzerinden, yazili ve sozlu kayitlardan parcalar alip bunlara oldugundan farkli anlamlar kazandirarak kendi hirsina ve garezine ya da bilerek/bilmeyerek baska ideolojilerin ya da baska inanc sistemlerinin fanatiklerine hizmet etmek.