• şarkının ilk hali, yani müziğinin ilk kullanıldığı yer eri nobuchika adlı japon pop şarkıcısının sing a song adlı şarkısı. sing a song şarkısı ilk olarak nobuchikaeri adlı albümde bulunuyor. daha sonra eri nobuchika'nın şarkılarının remixlerinden oluşan nobuchikaeri.rx adlı bir albüm düzenlenmiş. bu albümde sing a song şarkısını remix eyleyen röyksopp (şarkının albümdeki ismi "sing a song (röyksopp i kramsnø remix)" olarak geçiyor) yaptıkları mixten çok hoşlanmış olacaklar ki şarkıya ingilizce söz yazıp/yazdırıp junior albüme koymuşlar. sonra da anneli drecker söyletmişler. ortaya leziz bir parça çıkmış.
  • parçaya hakim, eski modemlerin internete bağlanırken çıkardıkları sesi andıran sesin, eski atari oyunlarında bonus puan kazanılırken çıkardığı sese inceldiği yer şarkının en duygusal noktasıdır. öpesim gelir orayı. mesela 1:55'i ya da 2:06'yı.

    there was a time when all the shadows of these tall buildings
    would throw their cape around each corner of the grassy fields
    and one by one, each new shade, would cover the green way back;
    allowing changes that we could not have foreseen

    everybody let us kiss upon the world, we created
    and must rest our eyes upon the great machine, as we wave goodbye
    feel the evening breeze caress your smile, the cities are dying
    as we watching it falling to a modern state, a modern time

    remember when we hear the distant sound of human life?
    a zillion noises whip our eyes that travel through the sky
    and one by one, each little sound, has faded away with time,
    allowing changes that we could not have foreseen

    everybody let us say goodbye to all, our notions.
    'cause there's nothing left to say that we're humane, when we're left behind
    it's to late to think that we can worship you, not emotions
    'cause we've already evolved into machines, in our minds

    ho-oooh
    ho-oooh

    (bkz: röyksopp)
    (bkz: anneli drecker)
  • eri nobuchika'nın sing a song adlı şarkısına röyksopp'un yaptığı remiksten evrilmiş bir şaheser.
  • you don't have a clue ile birlikte junior'ın en güzel parçası.
  • ne kadar dinlersen dinle bıkmanın şimdilik imkansız gibi göründüğü süper şarkı. alıp götürüyor insanı, o derece... o nasıl bir melodidir, röyksopp sen bize ne yapıyorsun böyle??
  • nip/tuck'da kullanılabilirmiş.
  • sessiz, sakin, arkadaşlarınla, güzel kafalarda uyandığın bir pazar sabahına en çok yakışan şarkı.
  • aşmış bir şarkıdır kendileri. kaliteli bir kulaklıkla dinlendiği zaman, içmeden sarhoş olabilme imkanı tanır insana.

    (bkz: kafam seninle güzel)
  • yok yururuken sakiz cigneyebiliyor musun, yok bilmemne yaparken bilmemne yapabiliyor musun sorularina noktayi koyan sarkidir. bu sarkinin 3:32 sinden sonrasini dinlerken ayni anda baska bir isi yapabilen kisiye maas baglarim.
  • little big planet 2'de insan vücudu içinde gezdiğimiz bölümde çalan şarkıdır.
hesabın var mı? giriş yap