• türk ve altay mitolojisinde ırmak tanrısı.
  • talay olarak da bilinir. (tibetçedeki dalay gibi...)

    mircea eliade'nin denizlerin efendisi dediği yayık'ın yunan mitolojisindeki karşılığı poseidon desek de aslında tek ortak noktaları suların hakimi olmaları. bu arada aynı tanrı/ruh mu yoksa farklı karakterler mi emin olamasak da türk mitolojisinde bir de haberci/aracı yayık var ki onun yunan mitolojisindeki karşılığı olsa olsa hermes olur.
    (bazı araştırmacılar hermes ile thoth'un aynı zat olduğunu söylerler, malum thoth da osiris'ın habercisidir. gerçi hermes bilgelik bakımından mergen ile de bağlantılandırılır aman neyse konumuz bu değil)

    aslında bu haberci/aracı yayık han ile denizler hakimi yayık han karmaşasının nedeni de radloff. altaylıların yer-su tanrı/ruhlarından söz ederken, bunlardan talay kan'a, 'taşmış suların hanı' anlamına gelen yayık han da denildigini soylemiş.

    bahaeddin ögel hoca ise, özellikle kuzeyde yaşayan türklerin büyük imparatorluklar kurmadan önce okyanusu bilmediklerini dolayısıyla suların hakimi olan tanrıya okyanus anlamına gelen talay'dan ziyade yayık dediklerini söyler ki büyük ırmaklara da yayık su diyorlardı. ural nehrinin eski adı da yayık'tır...

    "...eski zamanlarda nama adlı meşhur bir adam vardı. tengri ülgen buna tufan olacağını, insanları ve hayvanları kurtarmak için bir gemi yapmasını buyurdu. nama'nın üç tane oğlu bulunuyordu. oğullarına gemiyi inşa etmelerini söyledi ve ülgen'in öğrettiği biçimde bir gemi hazırlandı. insanlar ve hayvanlar gemiye alındı. bu sırada gökyüzünü sis kaplayıp, yerin altından sular fışkırmaya başladı. gökten de yağmur yağıyordu. bir müddet sonra sular çekilip, kara parçaları su yüzüne çıktı. nihayet gemi bir dağın tepesinde karaya oturdu. suyun derinliğini öğrenmek için nama kuzgun, karga ve saksağanı yolladı, fakat onlar dönmedi. bunun üzerine güvercını gönderdi ve güvercin gagasında bir dal ile geri geldi. nama daha önce yolladıklarını görüp, görmediğini güvercine sordu. güvercin üçünün de bir leşe konup, gagaladığını bildirdi.
    nama onlara kıyamete kadar leş ile beslensinler diye bedduada bulundu. tufandan sonra nama, 'yayık han'
    adıyla tanrılar arasına girdi..."
    (saadettin gömeç - şamanizm ve eski türk dini)

    altaylıların öskül uul destanı’nda nehrin yedi kat altında yaşayan bir su iyesi olarak çıkar karşımıza.

    "aylı, güneşli börklü imiş.
    sarı rahvan atlı imiş.
    sarı ipek paltolu imiş
    tatlı dilli kağan imiş"
    (ibrahim dilek - altay destanları)

    ........

    ülgen’ ile insanlar arasında aracılık yapan yayık'a gelince...kendisi kam dualarında ak yayık olarak geçer. (yayık, suyla, karlık, utkucı iyi tanrılar panteonunda ileri gelen ruhlardır. ak yayık göksel ruhlardan biridir ve daha ziyade şimşek ve yıldırımla ilintilendirilir.)
    anohin yayık'ın aracı ruhlar içerisinde ilk sırayı aldığını söyler.

    “yıldırım tanrısından ayrılmış,
    şimşek tanrısından sıçramış,
    inci olup dizilmiş,
    ipek gibi uzamış,
    urugların, kişilerin yaradılışında yardım etmiş,
    ocağımıza şekil vermiş olan ak yayık!”

    ayin sırasında kam/şaman, ülgen’in huzuruna kurbanın canını götürürken yayık’ın himayesinde gider.

    "yayık, altaylılarca çok sayılan bir ruhtur, ilkbaharda davarların ve kısrakların ilk sağılan sütü ile bulguru karıştırıp lapa (potka) yapıp yayık'a saçı (libation) saçarlar. bu merasime 'yayık kaldırma (yayık çigarar)' denir ...âyini yaparken şaman, yayık'ı çağırır ve onun refakatinde kurbanını ülgen'e götürür. yayık'ın
    yardımı ve rehberliği olmaksızın şaman göklere ülgen huzuruna çıkamaz."
    (abdülkadir inan - eski türk dini tarihi)

    okuma yapılan ve yararlanılan kaynaklar:
    bahaeddin ögel - türk mitolojisi
    abdülkadir inan - tarihte ve bugün şamanizm
    saadettin gömeç - şamanizm ve eski türk dini
    andrey viktoroviç anohin - altay şamanlığına ait materyaller
    yaşar çoruhlu - türk mitolojisinin ana hatları

    (bkz: türk mitolojisi/@ay hatun)
hesabın var mı? giriş yap