• adeta bir kingslayer.
  • golden state her ne kadar star takımı olsa da cleveland cavaliers kadar star takımı değil ve bu yüzden golden state serinin ilk üç maçında lebron james'i nasıl savunacağını anlamaya çalıştı. sonunda anlaşıldı ki james'i en iyi savunabilen andre iguodala. james'in atış yüzdesinin iguodala tarafından savunulduğunda düştüğünü gördüler. golden state uzatmaya gitmiş ilk maçı da kaybedebilir ve james'i nasıl savunacağını bulana kadar seride süpürülebilirlerdi. bogut ile başlamalarının pota altında fayda getirmediğini de farkedince takımı ufaltıp tempoyu artırarak golden state gibi oynamayı ve hiç değilse hızlı oyun ile zaten eksik kadro ile oynayan cavaliers'i yorarak alt etmeyi planladılar. bogut'u çıkartıp iguodala'yı ilk beşte başlatmaları, iguodala'nın james'i asıl savunacak adam olma isteğini de gösterdi. koç ve teknik ekip de dakikasını arttırarak ve kendisini ışıklar altına atarak ona duydukları güveni gösterdiler. bir insan için dikkatlerin üzerine çekilmesi zaten başlı başına stresli bir durum. nba finalleri gibi dünyanın izlediği bir spor müsabakasında yer alan biri için bu stresin boyutlarını sen ben bilmeyiz. böyle bir stresin sonucu olarak kendisine duyulan güveni boşa çıkartabilir, james'in takımını şampiyonluğa uçurmasına engel olamayabilirdi. bunun üstesinden gelebildiği için adam mvp.

    elbette dellavedova'yı çözerek kendisini bulan stephen curry'ye de verilebilirdi illa kazanan takımdan birine verilecekse. ama sanmıyorum ki curry'nin kendisini bulmuş hali, iguodala'nın bocalamasıyla hala efektik savunulamamış james'e karşı yeterli olsun. james'in kendisinden pek hazzetmesem de, özellikle ilk üç maç insan azmanı gibi oynadı. kaybetse de kendisine olan saygım arttı.

    golden state için bu seri defansif özelliklerinin daha ön planda olduğu bir seriydi ve iguodala böyle bir adamın elindeki topları çalarak ve her şutunu zorlayarak finallerin mvp'si oldu. bence anlamlı.
  • ilk uc mac sonunda bariz bir sekilde clevland'a dogru giden seriyi steve kerr ile beraber warriors'a getiren oyuncu. steve kerr dort kisaya, hatta dreymond green'i de sayarsak bes kisaya dondu, kendisini ilk bese monte etti ve sampiyonlugu sokup aldilar. buna ragmen mvp'yi hak etmedi demek ancak istatistik takintili insanlarin yapacagi is.
  • acayip saygı duyduğum adam. finallerin mvp'si oldu diye değil ama. hemen açıklıyorum; ben öyle pek nba uzmanı filan değilim ama müsaadenizle biraz ahkam keseceğim. bu adamın ilk draft olduğu zamanı hatırlıyorum. o zamanlar nba'i daha sıkı takip ederdim. tek özelliği atletik olması olan, şut atamayan, basketbolu bilmeyen sadece hızı ve uzun kolları sayesinde smaç basan vasat bir çaylaktı bu adam. tek sevdiğim özelliği savunmasının idare eder olmasıydı. zaman geçti. adam yaşlandı. yaşlandıkça tecrübelendi. şartlar değişti. artık eskisi kadar atletik değil, artık eskisi kadar hızlı değil ama ne var ki bu adam basketbol oynamayı öğrendi, ne görev verilirse yapabilecek bir oyuncu oldu. nba finallerinde kenardan gelip mvp oldu diye değil, yada topu potanın arkasından sektirip smaç vurdu diye değil, zaman içerisinde oyununu bu kadar değiştirip geliştirdiği için acayip saygı duyuyorum bu adama.
  • finallerde her maca ilk bes baslamayip, finallerin en degerli oyuncusu olmayi basaran ilk oyuncu. ayni zamanda normal sezonda hicbir maca ilk bes baslamayip finallerin en degerli oyuncusu secilen de ilk oyuncu.
  • nba'in en underrated oyuncusu. underpaid değil belki, ama underrated. golden state şampiyon olabilir diyorsam kesinlikle bu adamın varlığı yüzünden.

    basketbol iq'sunu baya geliştirdi lige girdikten sonra. çağdaş scottie pippen haline geldi. hem müthiş ön alan savunmacısı, hem üst seviye oyun kurucu, hem iyi skorer, penetreci, ortalama üstü şütör, ribaundçu.. ne görev verseniz yapabilecek bir sepetçi oldu.

    yıldız falan değil, ama sanki ligin rol oyuncularının yıldızı gibi birşey. istatistik kağıdını doldurmaya çalışmıyor, onun yerine sahadaki arkadaşlarının eksikliklerini kapatıyor. takıma ne gerekiyorsa ona odaklanıyor. egolu, kompleksli değil. her eve lazım tiplerden.

    golden state'e gelmek onun şansı oldu. iverson ile geçirdiği çaylak sezonundan sonra ne 76ers'da ne denver'da bir daha yıldız bir oyuncuyla beraber oynamamıştı.
  • jordan oynarken clyde drexler diye bir adam vardı. pek çok hareketi jordan ayarında yapan, izlemesi müthiş keyifli, karakter süper güzel bir insan evladıydı. jordan ara verince yüzüğü de taktı. ama nedense efsanelik ortamında adı pek geçmez.
    igodala'yı da ona benzetiyorum. hep klas ve yıldız bir oyuncu oldu. ama dönemindeki top-star'lar o kadar dikakt çekiciydi ki hep gölgede yaşadı. neyse bugünleri hak etmişti.
  • bir zamanlar tam bir smaç canavarıydı. rakip potaya hunharca smaçlar vururdu. atletizmi azaldıkça oyununu değiştirmeyi başararak tutundu piyasaya ve ödülünü aldı.
  • en sinir olduğum oyuncu tipi. faul çizgisinde berbat olsa da kritik anlarda üçlük atabiliyor. enteresan bir adam vesselam.
  • bu eleman smaç sonrası en çok yere düşen nba oyuncusudur. orta kulak problemi vardır belki..
hesabın var mı? giriş yap