• direkt olarak "artık sana karsı bir sey hissetmiyorum" seklinde kisinin yüzüne söylenerek yapılması gereken eylemdir. böylece kimse daha fazla üzülmez ya da gerceklerden kacmaz.

    "seni cok seviyorum ama yürümüyor iste biraz ara verelim" , "hayatımın en büyük askı sensin evlenebilecegim tek kisi sensin ama olmuyor yıpranıyoruz bitsin" seklinde, asıl anlamı "ilik gibi 17lik bi cıtır buldum o yüzden sallıyorum seni" olan gereksiz ve kırıcı yalanlara basvurulmamalıdır. yoksa orospu cocugu diyorlarmıs böyle yapanların arkasından, ben söyleyenlerin yalancısıyım. yani, kimsenin ah'ı alınmamalıdır.
  • kesinikle erkeklerin yapamadığı şeydir. bırakayım da o desin diyerek bu işi kızarkadaşına bırakır ki üzülen o olmasın.
  • bir ilişki boyunca geçirilebilecek en zor safhalardan olan (ayrılmak isteyenin karşısındakinin kalbini kırmak istememesi durumunda tabii ki) bu kısım, çoğu insan tarafından kaş yaparken göz çıkartmak deyimine uygun olarak gerçekleştirildiğinden olsa gerek, hep ilişki sonlarının acı anı olmuştur. kurulan teselli cümleleri ilişki başarıyla bitirildikten sonra bir diplomat edasıyla unutulur (sizin bitirdiğiniz bir ilişkinin son cümlelerini hatırlayan olmaz. sevgiliniz tarafından bitirilen bir ilişkide de son cümleleri unutan olmaz). üstüne üstlük bu duyuru, "ben seni seviyorum ama... senin beni sevdiğin gibi öaöaöea..." gibi gereksiz cümlelerle sunulur ki ayrılmak isteyen insan, karşısındakine ne kadar mal olduğunu betimleyebilsin. (bkz: ben de yaptim oradan biliyorum)
    bu tarz ayrılıklarda bulunan insanlardan koşarak kaçınız.
  • long distance relationship sonucunda sevgilinin 'ilişkimizde bir gelecek göremiyorum' lafını demesiyle insanın dünyasının kararması durumudur. karartanın ise sevgiliyi üzmemek adına on yüzbin takla atması dünyası kararan kişinin aklını karıştırdığı gibi bünyesini altüst eder. ve sonunda ben artık kimseye güvenmiycem ile biter. ayrıca nasıl bir insanın sevgisi tüp biter gibi biter?
  • muhtemelen zor bir iştir. ancak anlatılan tarafında olmak daha da zordur.(bkz: #7187263)

    "muhtemelen" demişiz zamanında; sonrasında gördük ki gerçekten de zor bir işmiş, hem de epey zor. hele anlatmadan önceki hazırlanma süreci daha da zor.
hesabın var mı? giriş yap