• atıp tutmak diye söylenen şehir deyiminin fethiye kırsalı türevi. atıp tutmakta tutturamamak, boşa da olabilecek şekilde söylenmek, tehdit etmek, atarlanmak, boşa olan, boşa giden bir şeylerin olduğu titreşimi vardır. atmak sıkılamak ise biraz daha isabetlidir, öldürmeyecekse de ciddi yaralıyor anlamını içinde taşır. silahla peş peşe ve tek tek atış yapmaya benzetilmiş, öfkeli kişinin adeta tek taraflı yaptığı ağız kavgası. ya kendi içindekini dökme açısından tam etkilidir, ya da karşıdakini can evinden vuruşuyla etkili. belki makinalı tüfek gibi konuşmaktan daha etkili. çünkü atıp sıkılamada ritm olarak hem söyleme hem söylenenlerin etkisini görecek kadar gözlemleme, karşıdakine dikkat etme olanağı var. sıkılamak demek, arada zaman geçmesi, yerli yerine oturması, otomat olmama demek.

    öte yandan atannaşmak, işteş fiil yapısıyla sağanak gibi birden her iki kişinin de sövüp sayması olabilir, zorunlu değil ama karşılıklılık ve kavga deyince bu akla geliyor. kökleri ise ortak, atmak.

    diğer bir söylenişi "atıp sıkılamak" sayılabilir. deyiş ortaya çıkışını eskiden tüfeklerin, yeniden atış yapmak için sıkılanması gereğinden almış olmalı.

    (bkz: kızgırmak)
    (bkz: geliştirmek/@ibisile)
    (bkz: veriştirmek), verip veriştirmek
    (bkz: yağınmak), çekişmek
    (bkz: ağzına geleni söylemek)
    (bkz: aldı ele girdi yola)
    (bkz: üstenci)
hesabın var mı? giriş yap