• artık (bkz: adana' daki piranha balığı)
  • tuzsuz olmasından dolayı suyun kaldırma kuvvetinin denizlere nazaran daha düşük olması. aradaki fark az da olsa önemli. tatlı su, insanı daha çabuk yorar.

    edit: denizde yüzmeye alışıp, 2 sene sonra havuza girince net hissedilebiliyor, tuzlu suyun etkisi.
  • (bkz: suyun tatlı ve bedava olması)

    insanlar içiyor, içiyor, sonra şişiyor, şişiyor, sonra batıyor, batıyor.
  • kapaklar açılınca serseme dönüyor insan... şansın varsa kurtulursun, yoksa ne kadar yüzme bilirsen bil nafile... tecrübeyle sabit.
  • adana için yazıyorum; kapakların açılması.

    bilenler bilir zaten, adana'da yüzülen yer akıntının olduğu yere çok yakındır. burada kapak dediğimiz şey, bildiğimiz baraj kapaklarıdır.
    orta okulda neredeyse en yakın arkadaşım orada boğuldu, arama çalışmaları yapılırken sınıf olarak bizde gittik oraya ve o yaşımda ben ürpermiştim gördüğüm manzaradan.

    çok hızlı ve delice akan bir akıntı ve bu akıntının neredeyse dibinde yüzen çocukları düşünün.
    ben hiç yüzmediğim için bilmiyorum ancak muhtemelen kapaklar açılmadan önce uyarı falan yapılıyordur. ama şunu söyleyeyim, boğulan arkadaşımda dahil giden çocukların büyük bir kısmı kapaklar açıkken yüzmenin havasını atardı.
  • baraj gölünün kıyılarına yakın yerlerinde bile normalde göğüs hizasını geçmeyecek derinliğin balçığa saplanınca boyu aşmasıdır. bir de baraj göllerinin tabanı deniz gibi değildir. denizde kuma gömülmezsin ama baraj gölünde balçığa hiç ummadığın kadar çabuk gömülürsün.

    bir de baraj göllerinin tabanı ağaç, çalı vb. ayakların kolayca takılmasına sebep verecek envai tehlike ile doludur.
  • (bkz: barajda yüzenlerin boğulması)
  • baraj bu kardeşim, yüzülecek yer mi sence ?
  • oldukça fazla sayıda boğulma ve suda gerçekleşen diğer adli olaylar nedeniyle arama çıkartma görevlerinde bulunmuş bir kişi olarak nacizane birkaç cümle kurmak istiyorum.
    öncelikle iç sulardaki boğulmalar, denizlere göre farklı nedenlerden kaynaklanmaktadır.

    denizdeki boğulmalar genellikle kıyıya yakın bölgelerde çeken akıntı nedeniyle; açıkta ise bitkinlik, kramp, panik vb. nedeniyle meydana gelmektedir. buna ek olarak serbest dalış yapan ve zıpkınla avlanırken hayatını kaybedenlerin ölümüne neden olay şey genellikle sığ su bayılmasıdır. bunların dışında birçok nedenle boğulma olayları gerçekleşse de malesef denizde ölümlerin büyük kısmını bu saydıklarım oluşturur.

    iç sulara geldiğimizde ise işler daha da karmaşık bir hal alır.
    ama barajlara geçmeden önce akarsulardan bahsetmek istiyorum.
    akarsularda özellikle de çoruh nehri gibi hızlı akan bölgelerde ne kadar iyi yüzme bilirseniz bilin, ölümcül noktalar bulunur.
    öyle ki, iç anadolunun düz ovalarından akan dolayısıyla hızı çok yüksek olmayan sakarya nehrinin bile öyle noktaları var ki, olimpik yüzücüleri getirip atsanız kurtulabilen olabilir mi bilmiyorum.
    bu tarz sular tehlikelerle doludur ve uzman birisi değilseniz bu noktaları dışardan bakınca anlamanız zor olabilir.
    öyle ki gevurların low head dam dedikleri noktalar son derece zararsız görünse de ölümcüldür. ama malesef ülkemizde bunlar bilinmez, öyle ki literatürde türkçe bir karşılığı bile yoktur.

    baraj ve göllerle ilgili konuşmak gerekirse;

    bugüne dek karşılaştığım olaylarda baraj ve göllerdeki ölümlerin nedeninin %90'ın üzerinde bir oranla yüzme bilmemek olduğunu söyleyebilirim.
    özellikle yaz aylarının başlamasıyla birlikte küçük çocuklar ve gençler serinlemek için göllere giriyor.
    yüzme bilmese de arkadaşlarının girdiğini görüp beline kadar giren bu insanlar, aniden derinleşen göllerde yalnızca bir adım attığında ayağı yere değmeyince panikliyor. dolayısıyla kıyıya yaklaşamıyor, malesef hayatını kaybediyor.
    bu kurbanlar da gözlemlediğim kadarıyla genellikle arkadaşlarıyla balık tutmaya, piknik yapmaya gelmiş gençler ya da tarımsal bölgelere gelen mevsimlik işçilerin çocukları oluyor.

    baraj ve doğal olmayan göllerdeki diğer ölüm nedenlerinden birisi de, bu noktaların su doldurulmadan önce ormanlık, çalılık bölgeler olması. özellikle yaz aylarında bu bölgelerde sular iyice azaldığında, yüzmek için girip de buralara takılıp hayatını kaybeden insanlar olabiliyor.

    iç sular tahmin edilemez süprizlerle doludur, bu gözler 40 cm derinlikte boğulup hayatını kaybeden insanlar gördü.
    ayrıca iç suların ne getireceğini bazen kimse kestiremez, öyleki geçtiğimiz yıllarda batman'da boğulan bir genç kızı aramak için suya giren ekip, sudan daha önce hayatını kaybetmiş 7 cenaze daha çıkarttı.

    velhasıl kelam, siz siz olun bu iş oluşturulmuş tesisler dışında sakın dereye, nehire, göle, baraja yüzmek için girmeyin.
    aman diyim dikkat gençler.
  • barajda yüzüyor olmaları.

    denize gir, havuza gir. onlar da yoksa git evine soğuk bi duş al. bariz bir ölme ihtimalin olduğu yerde ne işin var birader?
hesabın var mı? giriş yap