battal gazi destanı

• (bkz: kırk bakireye tapmaya bal yanaktan tatmaya geldim)
• elimden geldiğince açıklayayım destanı. olur da yüksek lisans ya da lisansta ödev olarak verilirse, az bir şey de olsa faydalanılsın diye.
  
  --- spoiler ---
  
  öncelikle ele alacağımız husus, battal gazi ve onun kerametleri, destanındaki motifleridir.
  --- spoiler ---
  
  battal gazi'nin uyruğu hakkında söylenenler arap olduğu yönündedir. kendisi arap olmasına rağmen anadolu coğrafyasında savaşlara girmesi, bu savaşlarda türk milletine ve islam coğrafyasına hizmetleri sebebince halk tarafından çok sevilmiş ve bu sevgi, onu yavaş yavaş halkın belleğinde türkleştirmiştir. yani kimse battal gazi'yi arap olarak anmaz. anan varsa da çok az miktardadır.
  
  battal gazi destanında yer alan birçok motif vardır. bu motifleri sıralayacak olursak öne çıkanlar şunlar olacaktır:
  1- rüya
  2- geyik
  3- dua
  4- ad verme
  5- hızır - ilyas
  
  tabi bu motifler çoğaltıla dabilinir. bunlara örnekler verecek olursak eğer ilk olarak geyik motifi ele alınabilir. geyik, türk toplumlarında kurttan sonra öne çıkan hayvanlardan biridir. tabii islam ile beraber islami unsurları taşıyarak daha da önem kazanmıştır. geyiğin kullanıldığı yerlerde daimi olarak "yer gösterme" işi ele alınır. bunlardan biri de hüseyin gazi olayında vardır. hüseyin gazi, bir geyiğin peşine takılır. bu geyik, onu sürükler de sürükler peşinden. dalıp giden hüseyin gazi farkında olmadan bizans kayseri'nin topraklarına girer ve şehid edilir. bu da geyiğin yol gösterici unsur olarak öne çıktığını belirtir.
  
  rüya motifi de genelde ya yardım isteyen bir komutan ile ya da mezarın bulunması ya da battal gazi'ye verilecek atın, silahların bulunması ile ortaya çıkar. örnek olarak abdulvehhab, battal gazi'nin rakiplerindendir. kendisi, hz. isa'nın yanmakta olan ateşini söndürürse bin yıllık olan, onun önüne geçecektir. ancak esir düşer ve rüyada battal gazi kendisini görür ve yardımına koşar. onu kurtarır ve bu ateşi kendisi söndürür. yine hüseyin gazi rüyasında battal gazi'ye ait olan silah ve atların yerini görmüştür. oğlunun müjdelendiği de yine rüyada olmuştur. ve yine esir alınan battal gazi'nin eşi, bizans kayseri'nin kızının yanına bırakılır ve o kız, 40 gün boyunca rüyasında hz. muhammed'i görmektedir. böylece ikisi beraber kaçarlar ve kendisi de battal gazi'ye eş olur.
  
  dua motifi, battal gazi'de babek'e karşı olan savaşında ortaya çıkar. kendisi, babek'i bir türlü yenemez ve dua ederek hz. hızır'dan yardım ister. hz. hızır, battal gazi'ye bir dua öğretir ve bunu silahına sürmesini ister; bunun sonucunda babek'in önünde yer alan şeytan korkudan kaçar ve babek yenilir.
  
  ad verme, türk toplumlarında öne çıkan bir unsurdur. boğaç han'dan bu durumu da hatırlayabiliriz. battal gazi, hristiyan komutan ahmer'i yener ve iddia sonucu ona bir isim vererek müslüman yapar. ismi de artık ahmet turan'dır.
  
  battal gazi ile ilgili, bunları bilmeniz şimdilik yeterli sanırım. saygılarla. ^*
• * hoşçakal, düşman beldenin yaman güzeli..
• senaryosunu atıf yılmaz ile ayşe sasa'nın yazdığı türk filmi. yanılmıyorsam özdemir arıtman'ın romanından uyarlama.
  
  meşhur, kırk bakireye tapmaya bal yanaktan tatmaya geldim repliği de bu filmde geçer.
  bu repliği eski bir yeşilçam yönetmenine sormuştum, cevabı şöyle oldu.. ''eskiden sultanahmet meydanında taş baskısı kitaplar satılırdı. bu kitaplarda mitler, hikayeci tarihler önemli yer edinirdi. zaten bizim tarihi filmlerimizde hep bu kitaplardan yararlanıldı.''
  
  diyeceğim o ki ''kahpe bizans'' minvalindeki filmlerle karşılaştırılamayacak filmler bunlar. tamam teknik altyapı eksikliği, filmin acele çekilmek zorunda olmasından kaynaklanan aksaklıklar, negatif yetersizliğinden ötürü filmi geniş alana yayılamaması gördüğümüz eksiklikler.
  
  lakin, tarih 1971.
• " ben senin kancık kelleni ödlek bedeninden ayırmaya geldim. "
  
  battal gazi
• battal gazi iskence gormektedir, iskence yapanin agzindan su cumleler dokulur:
  
  -mahkumun dayaniklisi insana meslek zevki veriyor, simdi tum kemiklerini teker teker kirarim, olmeden once et yigini haline gelir.
  
  iste boyle bir film. ^*
• ünlü kemik kaynatma ve alçı sahnesi fatih'teki eski bizans manastırı olan bodrum mesih paşa camii'nin mahzeninde çekilmiştir.
• bu hafta sonu yapacak daha iyi işim olmadığından ve boş işler yapmayı da fazlasıyla hak ettiğime inandığımdan, bira ve patlamış mısır eşliğinde izlediğim destandır.
  
  kuşadası'nın sıcağıyla birleşen bira hasebiyle kafamın kayması filmden aldığım zevki beşe katladı. bu nedenle kafa hafif iyi izlenmesini tavsiye ediyorum.
  
  filmde fizik yasalarına, akıl mantık kurallarına aykırı kıyamet kadar unsur var; ama yazmaya geldiğim onlar değil. bu filmleri çocuk kafayla izlerken fark etmemişim, cüneyt arkın nasıl yetenekli biriymiş öyle, aklım çıktı arada. adam resmen dört nala giden attan atlıyor, yere değiyor ve kendini tekrar atın sırtına çekip oturuyor. böyle anlatınca pek olmadı, şunu bi izleyin.
  
  doğmakta ve de idrak etmekte epey geç kaldığımın farkındayım; ama ben galiba cüneyt arkın'a aşık oldum^* :/
• (bkz: acele etme papaz efendi)
• fanatik film youtube kanalından izlediğim film.
  
  film açıklamasında süreyi 91 dakika yazmışlar ama filmin süresi 80 dakika. 10 dakikayı kim bilir ne teknik aksaklıklardan dolayı kestiler. izlerken anlıyorsunuz zaten sahne birden kesiliyor.
  
  sıkıntısı çokta olsa dönemine göre gayet uğraşmış adamlar. keşke üstüne koya koya gitselerdi ama 1980'lerden sonra bu filmler ile dalga geçildiği için yenilerini çekmeyi bırakmışlar.
  
  edit: inceleme videosu