• aşk.

    şenol güneş'i çok severim, sayarım, takdir ederim. orası ayrı. bu adamın gitmesini çok da istemiyorum. lakin;
    takım içindeki zerzevat ve çöplerin atılması için gitmesi gerekiyorsa gitsindir. kusura bakma hocam ama beşiktaş senden, benden, hepimizden ve herkesten büyüktür.
  • maçın ilk yarılarını çok kötü oynama hastalığı devam eden takımım.

    dün oynanan maçta, yine çok kötü başladığı maçı babel'in müthiş golüyle (büyük ihtimal yılın golü olacak) ilk yarıyı önde bitirdi. ikinci yarı oyunu tutmak için oldukça sakin oynadı. al gülüm ver gülüm takıldı. ikinci yarının başından, yediği gole kadar da oyunu gayet iyi tuttu. golü yedikten sonra da maç resmen saçma sapan bir şeye dönüştü. kimsenin yürüyecek hali yoktu sanki. hakem bile maçı hemen bitirdi.

    dün forvetsiz oynadığımız oyun, quaresma'nın orta açma oyununu bitirdi. zaten bir baksak herhalde en az orta açtığı maç olmuştur. bu nedenle sürekli göbekten gelmek istedik. fakat burada oynayan özellikle oğuzhan'ın sahada yürüyecek hali olmaması, tolgay'ın inişli çıkışlı grafiği, atiba'nın ilk resmi maçı olması nedeniyle, orta saha vasatın altında kaldı. çok şükür ki bunu değerlendirebilecek kalitede oyunculara sahip bir fenerbahçe takımı yoktu.

    ayrıca şunu net ortaya koymak gerekiyor ki şenol hoca bu maça yanlış kadroyla çıktı. adem ljajic'i ilk 11 oynatmamak çok ama çok büyük bir hataydı. oğuzhan ve tolgay'ın aynı anda ilk 11'de olması hataydı. bana göre babel'in forvet oynaması da riskti. love burada denenebilirdi. babel'in üstün performansı riske değdi. hadi kadroyu böyle çıkardın. oyuncu değişiklikleri neydi öyle? oğuzhan'ın daha ilk yarı çıkması gerekiyordu. maça forvet çıkışını eleştirsem de babel o bölgede çok iyi oynuyordu. onu kanata alıp, larin'i forvete almak da hataydı.

    günün sonunda beşiktaş, fenerbahçe deplasmanından 1 puanla geldi. şahsen ben skordan mutsuz değilim. isterse kümeye oynasın, derbi deplasmanından 1 puan almak kötü değildir. fakat şenol hoca'ya sesleniyorum. takım iyiye gitmiyor. oyuncuların temposu çok düşük. genel olarak bir ölü toprağı var sanki. umarım çözebilirsin.

    ayrıca son olarak, 3 büyük takımın avrupa'da oynamasının lige nasıl etki ettiğini de görüyoruz. sadece kendinize şunu sorun: fenerbahçe perşembe günü maç yapmasaydı, bu maç böyle mi oynardı? hatta galatasaray hafta arası maç yapmasa akhisar'dan 3 yer miydi? geçen sene iki takımın en büyük avantajı avrupa'da oynamamalarıydı. geçen sene söylediğimde bazıları güldü fakat geçen sene fb ile gs avrupada olsaydı beşiktaş şampiyon olurdu. bu kadar iddialıyım.
  • futboldan anlamayan insanlarin konuya mudahiliyeti gercekten yoruyor artık. fener deplasmanindan kimse sag cikamiyorken ve senol gunesi uzun suredir salakca bir istatistikle gaza getirmeye calisirken, hoca cikti oyunu kontrol altinda soguttu ve talihsiz bir golle 1 puani cikarttirdi. sayin gerizekalilar, saracoglunda 1 puan galibiyettir. ve her mac yeni bir sezonun macidir. senol gunesi feneri yenemiyor diye harcamaktansa istedigini aldi mi ona bakin? terim de gecen sene orada 1 puan aldi ama fener kaybetmisten beter oldu. fener yerelinde ikinci yarida avantaj bize gecti. onemli olan sampiyonluktu ve ya ikinciliktir, derbi kazanamadan da beraberlikle sampiyon olunabilir. bir baska konu da ligimiz iyi bir ligse ikincilik de basarisizlik degildir. gecen seneki puan siralamasindan mutevellit, besiktas bssarisiz sayilamaz. ingilterede 4lük ligin buyuk kismi icin kotu sonuc degildir denirken siz burada neyi yasiyonuz
  • rezil bir ilk yarı izletti bana beşiktaş. hayal kırıklığı. babel şapkadan tavşan çıkarmasa yenilirdik biz. fenerbahçe de sadece sahanın verdiği gazla oynadı. haftaya deplasmanda yine patates olurlar. cocu bir şeyler deniyor ama bence ersun da gelse takımın alışmamasından ötürü pek bir şey yapamaz. neyse konumuz beşiktaş.

    tolgay defans - ortasaha geçiş oyununda resmen sıçtı. futbolcular zaten korkak, titreyerek çıktılar sahaya. geçen seneki derbinin etkileri halen sürüyor. şenol hoca da aşırı tedbirli çıktı. adriano sakat olmasa zaten direk değiştirirdi canerle.

    caner, tolgay, quaresma çoook kötülerdi. verilemeyen paslar, hatalı paslar.. ayrıca oğuzhan da 10 numarada zaten sikko oynuyor. babel de forvet oyuncusu falan değil. o kadar enerjisini iki stoper kucağında bu yaşta harcamamalı.

    düşündüklerimin bire bir aynısını aşağıdaki entryde yazılmış. kesinlikle katılıyorum.

    (bkz: 81626128)

    en doğru kadro bence de caster arkadaşımızın belirttiği gibi olmalı. arada töre rotasyonu yeter. deplasmanda q7 asla olmamalı. kendi sahanda oyuna sonradan sok ateşlesin eyvallah. yine love-larin yeter. arada bazı gençleri oynatırsın yeter.

    caner gitmeli. zaten sevmiyordum, artık hayatımda nefret ettiğim oyuncular arasında ilk 3 ü zorlar hale geldi. beşiktaş'a hiç yakışmadığın gibi, sürekli mutsuzsun. ulan ne zaman mutlusun abi sen? ne zaman suratında sırıtma göreceğiz yahu? her kamera zoomladığında bir memnuniyetsizlik bir agresiflik. hay sikeyim oynayacağın oyunu da negatif enerjini de.

    son sözüm şenol hocaya. oyunculara çok kızdım ama şenol hoca sana da kızgınım. babel forvet başlamamalıydı. ljajic - lens - babel - love veya larin ile başlaman gerekirdi. 3-4 oyuncuyu direk pozisyon olarak da rotasyona soktun. tolgay sonradan oyuna girmeliydi, necip hamlesi yerine tolgay hamlesi olmalıydı. ljajic herkesin çekindiği adamdı, cocu ilk 11 açıklanınca yemin ediyorum halay çekmiştir. en büyük silahını son 20 dakkada oyuna sokmak nedir? neden? bu adam serie a'dan gelme.

    oğuzhan'ın da yine bok gibi performans göstermesine sebep oldun. oğuzhan - atiba tandemi olsaydı böyle sikkoluklar yaşamayacaktık. sıkıntı mı oldu? zaten oğuzhanı çıkartıp alacaktın tolgay'ı, o da mı sıkıntı, atiba yorulduysa çıkart al necip'i. bitsin gitsin.

    bence bu derbiden 1 puan aldığımıza şükretmeliyiz, çok rahat yenilebilirdik. fenerbahçe de umut vermiyor ama ruh var. bizde herkesin eli ayağına dolandı.
    bu performansla şampiyon olamayız ancak bence bu performans haftaya bu şekilde devam etmeyecek. şenol resmen şu derbiden bi hasarsız çıkalım da önümüze bakalım diye çıkmış. çok yanlış yapmış. sittin sene yenemeyiz hikayesi yok abiler ama büyük bir fırsatı teptik. en azından hasarsız (iyi ki caner atıldı amk) atlattık. benim tek temennim buydu. bence çok önemli bir avantaj.

    çünkü inönü'de böyle oynamayacağız. herkes biliyor.
  • devre arası olana kadar son kez yazıyorum. daha yazmayacağım. fenerbahçe maçından önce şöyle #81437542 bir entry girmiştim ve entry %100 tuttu. ne demiştim tolgay oynamamalı dimi? oynadı. peki ne oynadı? boş küme. ortaya yaratıcı bir şeyler koymayı geç adam top kaybetti, rakibe pozisyon verdi. sayesinde rakip hem duran top kazandı hem de top yapamadık. bu adam tam anlamıyla çöptür, çöp!

    kadroyu hiç bozmadan orta sahada atiba-oğuzhan- ljajic yapacaktı ama şenol hoca her derbi olduğu gibi bu derbide tribe girdi ve saçma bir kadro ile çıktı. fenerbahçe'nin en kötü zamanını yakalamışsın ve böyle garip bir orta saha ile çıkıyorsun. ligin başından beri oğuzhan 10 numara oynayamadığını söylüyor ve oynayamıyorda ama sen yine oğuzhan'ı 10 numara oynattın. 2. yarı da tolgay'ı (sahanın en kötüsü) oyunda tutup ljajic'i oyuna aldın. bu adam kimle pas yapacak? quaresma'ya attığı hiç bir top geri gelmedi. sahada pas yapacağı bir tane adam yokken bu adamdan nasıl bir beklentin oldu da oyuna aldın?

    hocam sen eğer bu haldeki fenerbahçe'yi kadıköy'de yenemediysen daha hiç yenemezsin. yalandan yere ağlayıp durma. adamların bizden bir tane üstün futbolcusu yok, takım kaos içinde, oyuncular formsuz, kadro leş ama sen başaramıyorsun. yazık!

    gelelim caner bey'e. caner sol bek dimi? sol bek alanında ayağına geldiği her top'u 3. bölgeye şişirdi. her topu mk her! biraz ayağa top yapsa belkide farklı olabilirdi. bu adamın lügatında kısa oynamak yok hocam. bu m*l alır topu nerede olursa olsun, gider ileriye şişirir. olayı bu. bize ne kadar ters dimi? biz ne istiyoruz. ayağa pas ama bu ne yapıyor uzun pas. uzun pası indirebilecek bir forvet'in var mı? yok. e.. o zaman neden hocam neden! üstüne bir de ljajic'e ayar vermeye çalışıyor. son korneri de ljajic kullanacaktı gitti topun başına geçti p*ç etti son şansımızıda. maç sonunda da 2. sarıyı gördü ve bu adamın yedeği sakat. yedeği sakat oyuncu neden kart görmek için bu kadar uğraşırki? of... of...

    sezon arasına kadar eğer sakatlık yoksa her maça aşağıdaki kadro ile çıkmalıyız. bu bir seçim değil, zorunluluktur.

    -----------karius---------
    gökhan- pepe-vida-adriano
    -----atiba/medel---oğuzhan
    lens/töre---ljajic----babel
    -----------güven------------

    şu güven yalçın'a artık bir şans ver hocam. herkesi forvette denedin bir de şu çocuğu dene. allah rızası için bir dene. ne olur.

    benim bu saatten sonra şenol hoca'dan bir beklentim yok. büyük hayranıydım ama artık bu takımı yönetecek psikolojide ve heyecanda olduğunu düşünmüyorum. lig sonunda muhtemelen kendi gidecektir ama gitmezsede "hocam ne olur kal" diye yalvarmayalım ve guti'yi ait olduğu yere, beşiktaş teknik direktörlüğüne getirelim. bu takım bu kadar kötü oynatılmaz.

    hoca'nın yapması gereken tek şey medel'in yokluğunda atiba'yı oynatmaktı ama yapmadı. yapsa şuna attığımız farkı konuşuyor olacaktık. kadroya hiç dokunmadan sadece medel-atiba değişikliği yapacaktı ya bu kadar mk. başka bir şey yapmasına gerek yok. şöyle oynayın böyle oynayın demesine bile gerek yoktu. gitti bir de tolgay'ı aldı oyuna.

    maç sonunda adem ljajic'in neden ilk 11'de başlamadığı sorulduğunda hoca "derbi havasını yaşayan oyuncuları seçmek istedim" dedi. hocam adam totti ile beraber italya'da 20 yaşında ne derbilere çıkmış sen ne anlatıyorsun? bari adam gibi de ki g*tüm yemedi kontrollü çıkmak istedim. derbi havası ne ya? fenerbahçe taraftarı çok mu etkiledi bizi. yo... gayet sakin bir derbi oldu.

    hocam sen bu haldeki fenerbahçe'yi bile yenemiyorsan kusura bakma daha hiç bir zaman kadıköy'de fenerbahçe'yi yenemezsin. yenememenin sebebide bitmek bilmeyen derbi stresin ve korkak oyun anlayışın. başka bir şey değil.

    guti hernandez'e görevinde başarılar dilemek istiyorum.
  • taraftarları içinde sesi çok çıkan bir grup var, istiyorlar ki iç saha-deplasman farketmeden her maç ölümüne hücum oynayalım, barcelona gibi tiki taka pas çevirip rakibi ablukaya alalım, bu olmadığında da "ne biçim hoca bu", "gitsin yerine bilmemkim gelsin" vs. edebiyatı

    yok öyle bir dünya, hele ki zor deplasmanlarındaysan, hele ki ortasaha göbeğinde oğuzhan ve tolgay adlı işe yaramazlar dışında alternatifin yoksa, hele ki kanatların birinde lens denen külliyen faydasız adama mahkumsan hesaplı oynayacaksın, ortasaha ve kanat oyuncularının kalitesi olarak beşiktaş'ı 3'e katlayabilecek galatasaray bile kolay gördüğü deplasmanlarda fazla rahat takıldığında boyunun ölçüsünü alıveriyor

    yok efendim fenerbahçe berbat gidiyormuş, kadrosu enkazmış, zagrepten 4 yiyen takımı yenememişiz vs. ulan yıllardır öğrenemediniz mi? fenerbahçe oyuncularının bir çoğu için ligde 4 maç vardır : beşiktaş ve galatasaray'a karşı oynadıkları, bu maçlarda hayatlarının topunu oynarlar, sonra da vardar, kayseri, göztepe karşısında normal hallerine dönerler, yıllarca selçuk şahin, volkan demirel, mehmet topal, alper potuk gibi ortalama oyuncular bundan ekmek yemedi mi? dünkü maçın bazı anlarında hasan ali'nin roberto carlos'a dönüşmesi, her maç en az 3-4 tane kritik hata yapan mehmet topal, roman, reyes gibi isimlerin pür dikkat oynaması, ayew'in haldır haldır koşması da bu filmin tekrarı değil mi?

    her kötü oynanan maçtan sonra, kadro kalitesine bakmadan, transferde doldurulmayan boşlukları görmeden, skorun işe yarayıp yaramayacağına bakmadan, ulema edasıyla, "ben olsam kadroyu şöyle kurar ezer geçerdim" seviyesinde ortaokul çocuğu geyikleriyle hocaya çemkirmek beşiktaş'ı yine del bosque, tigana, ertuğrul, denizli, schuster, tayfur, carvalhal kabuslarına geri döndürür

    unutmayalım biliç'le derbi kazanamadık, üstelik ikinci sezonunda bütün derbileri gol bile atmadan kaybettik ve demba ba'nın sakatlığında cenk'i pektemek'in arkasında yedek beklettik, bu hoca işinin sihirli bir formülü yok, ortalama 10 yılda bir winner karakterli bir hocamız oluyor, sırasıyla gordon, lucescu ve şenol güneş'i gördük, lucescu'nun boşluğu yıllarca dolmadı, gönderdikten 3-4 yıl sonra pişman olup kapısında yattık ama o shakhtar'la uefa kupası kazanmakla meşguldu, şu anda da ciddi bir sıkıntı yokken, şampiyonluk şansı hala yüksekken ve eldeki kısıtlı kadrodan verim alabilen bir hocamız varken ortalığı karıştırıp ermanların, emre bolların, serdar alilerin gazına gelip saçmalamanın alemi yok, sonra yine her yaz başı yeni hoca, yeni transferler, ligin 10. haftasında "hocada iş yok, yerine şu gelsin" homurdanmalarıyla geçecek, olan kulübün yıllarına, bizim beyazlayan saçlarımıza olacak
  • dün akşam ne oynadığını anlamadığım takımım. şenol hocanın quaresma sevgisi geçmedikçe takımın güzel top oynayacağını sanmıyorum. bu kadar top kaybı yapıp, hiç bir efektif harekette bulunmayan bir adama nasıl göz yumabiliyor anlamış değilim.
  • pepe, quaresma, lens, tolgay, oğuzhan ve vida'dan sene sonu kurtulması lazım

    adriano, babel, atiba ile sözleşme uzatılması lazım.

    böylelikle büyük bir maaş yükünden kurtulur, bu maaş ile top oynayanlara zam yapar.
  • bu sezon ligde fark yaratacak oyuncu sayısı diğer tüm rakiplerinden fazla olmasına karşın t.direktörünün inadına ve isteksizliğine kurban giden takım.
    yukarıdaki cümleyi açıklamak gerekirse, fark yaratacak oyunculardan kasıt diğer takımlarda direk olarak 11de oynayacak, takıma seviye atlatacak oyunculardır.
    bjk: karius, pepe, vida, medel, ljajic, babel
    gs: muslera, fernando, ndiaye,rodrigues
    fb: slimani
    elinde böyle bir kadro varken hala orta kafa golden başka taktiği olmayan şenol güneş olası tüm başarısızlıklarda en büyük pay sahibidir.
  • necip, tolga, larin, love, caner ve tolgay' dan devre arası veya sene sonunda kurtulup yerlerine daha iyilerinin alınması gereken takımım. oğuzhan' ın ise sene boyunca 8 numara oynatılıp durumuna bakılmalı. böylece "beni 10 numara oynattıkları için formsuz görünüyorum" bahanesini öne süremez ve gerçekte oğuzhan' ın ne olduğunu hep beraber görürüz. iyiyse kalır.
hesabın var mı? giriş yap