• 1. dünya savaşı'nda fransa da erkek işçi kalmadığı için sırf mühimmat fabrikalarında 400 bin kadın işçi çalışmış. hatta genel geçer isimleri "vasıfsız mühimmatçılar" imiş.
    citroen kadın işçi potansiyeline güvenerek ki ucuz iş gücü de demek fabrika açmış
  • evet evet buldum, sonunda büyük bir hikaye buldum, kaza yapan büyük bir gemi olmalıydı; ta olimpos zamanından kalma titanlar kadar büyük. tabi ya ismi de titan olmalıydı.

    bu kitabı yazmaya karar verdiğinde bunları dediğini sanmıyorum ama bazılarınız kimden bahsedeceğimi tahmin etmiştir; tabi ki morgan robertson. biraz kendinden bahsedelim; tam adı morgan andrew robertsondur ve amerikada doğmuş ve ölmüş olan kısa öykü ve roman yazarıdır kendisi.

    aslında kendisi için bir takma ad koyacak olsak nostradamus ismi boşa gitmemiş olurdu. kendince kısa öyküler ve romanlar yazarken 1898 yılında bir gün aklına ilginç bir hikaye gelir ve futility veya the wreck of the titan adında bir roman ortaya çıkarır. bu hikaye büyük bir gemi kazasını anlatmaktadır. muhtemelen bunun sebebi babasının amerikada ki büyük göller'de bir gemi kaptanı olmasıdır.

    neyse hikayeye geri dönecek olursak hikayenin konusu kısaca özetleyelim. kitapta; bir gemi olan titan, yüzen en büyük gemi ve insanların en büyük eseriydi. gemiyi lüks yapmak için hiçbir masraftan kaçınılmamıştı, hatta görevlilerin kabini bile birinci sınıf bir otelinkine eşit olarak tanımlanmıştı. titan'ın inşasında 19 su geçirmez bölme de dahil olmak üzere en son teknoloji çelik sistemler kullanılmıştı. 19 bölme sular altında kaldığında bile gemi hala yüzerdi ve bilinen hiçbir deniz olayı bu gemiyi yıpratamazdı. buharlı gemi olan titan pratikte batmaz kabul edilmişti. titan batmaz olarak kabul edildiğinden, yalnızca yasaların gerektirdiği minimum sayıda cankurtaran botu taşıdı ve bu botlar 24 - 500 kişiyi taşıyabilirdi. fakat bu durum 2000 yolcu için yeterli değildi. morgan robertson'ın titan'ı kuzey atlantik okyanusu'nda bir buzdağına çarptı ve battı. afette 2987 kişi öldü.

    hikaye tanıdık geldi değil mi? evet morgan robertson bu hikayeyi titanik isimli geminin batmasından 14 yıl önce yazmıştı. 1912 titanik battığında bu durumu kullanmakla bile suçlanmıştı.

    gelelim gerçek hikaye arasında ki inanılmaz benzerliklerine
    *hikayede geminin ismi titan-gerçek olayda ise geminin ismi titanikti
    *iki gemide ingiltereden yola çıkıyordu -hikayede rota liverpool/newyor-gerçek olayda rota southampton - new yorktu
    * her ikisi de kuzey atlantik hattında ilerliyordu ve felaket her ikisinde de burada gerçekleşti.
    * her ikisinde oluşan skandal nedenleri aşırı hız-buz dağına çarpması- yetersi sayıda filika
    *oluşan felaket her iki gemide de nisan ayında gerçekleşti-titanik için çarpışma 14 nisan 1912 , saat 11.40
    *her iki gemi için batmaz yakıştırması yapılmıştı.
    *titan 800 fit uzunluğunda-titanik ise 882,5 fit uzunluğundaydı
    *her iki gemide son teknoloji çelik alaşımdan yapılmıştı
    * titanda 19 su geçirmez bölme varken-titanikte ise 16 su geçirmez bölme bulunuyordu
    *titanın ağırlığı 45000 ton-titanik ise 52.310 ton ağırlığındaydı
    *her iki gemide 3 pervaneye sahipti
    *titanda 24 filika bulunurken-titanikte 16 normal filika, buna ek olarak 4 adet katlanabilir filika buluyordu.
    *titanda hayatta kalma sayısı 13-titanikte ise 710 kişi hayatta kalmıştı
  • kaynak ve ayrıca (bkz: istanbul'daki üç eroin fabrikası)
    cumhuriyet'in ilk yıllarında devletin eroin ticareti yapması.
  • adolf hitler’in ressam olmak için çabalaması ama viyana güzel sanatlar akademisi tarafından yeteneksiz bulunduğu için ressam olamaması.

    şu sanat ve spor ile uğraşan insanların önünü neden kesiyorsunuz arkadaş. sonra başımıza bela açıyorlar.
  • gerçekliği konusunda şüpheler olsa da**;

    sultan deli ibrahimin, ibşir paşanın karısıyla olan münasebeti ve evli bekar birçok kadınla yatıp kalkmasıdır. bu olayı okuduğumda resmen tiksinmiştim. otorite ile zorla milletin elinden karısını almak çok iğrenç birşey. neyse ki ibşir paşa makam mevki kazanmak için karısını kendi eliyle sunuyor . sonradan da ismi deyyus u ekbere çıkıyor.

    aynı olayın benzerini ise 1950'lerde gördük. çapkınlığıyla bilinen eski başbakanlarımızdan birisi. hem de çok muteber!, dindar ve allah ondan razı olsun şeklinde anıldığını da ekleyeyim. terfi etmek isteyen bir polis müdürü bu başbakana karısını sunuyor ve bingo. terfiniz hayırlı olsun, aa bu arada boynuzlarınız da çok yakışmış müdürüm
  • julius caesar’ın veni vidi vici sözünü tokat’ta söylemiş olması.
  • (bkz: cariyeleri kovalarken düşüp ölen osmanlı padişahı)

    evet binlerce yıllık tarihin en şaşırtıcı bilgisi bu benim için.
  • oğuz türkmenlerinin; 1071 malazgirt savaşından sonra akın akın anadolu’ya gelmeden çok önceleri, yani yaklaşık 2, 3 asır öncesi karadenizin kuzeyinden; günümüzdeki romanyanın güneyi, bulgaristanın kuzeyi(bölgede yaşayan türklerin deyimiyle deliorman, osmanlı dönemindeki adıyla tuna vilayeti) olan bölgeye yerleşen kıpçak türklerinin; o bölgede yerleşmeleri bizans tarafından tehdit olarak görüldüğünden, anadolu’ya bizans imparatorluğu eliyle iskan edilmeleri.

    iskan edildikleri bölgeler ise; günümüzde manisa-balıkesir arası, kütahya-eşkisehir-afyon üçgeni, sakarya-bolu arası ve kastamonu-zonguldak-bartın üçgeni.(bkz: manav türkleri)

    günümüzde yukarıda, saydığım bölgelerdeki yoğun şekilde bulunan sarı saçlı, kumral, mavi gözlü, yeşil gözlü insan popülasyonu.(bkz: kıpçak türkleri)
  • almanya yenildiği için biz de yenilmiş sayıldık.
hesabın var mı? giriş yap