• mantıklı bir durum.

    kadın milleti biz erkekler gibi değil. bizde mesela arz talep dengesi mantıklı. kapitalizmi ruhumuza yedirmişsiz. kadınlardaki durum daha farklı ve karmaşık.

    misal elimizde iki kız olsun. birine didem diyelim, diğerine de irem. didem üç birim güzel irem'se altı birim güzel. siz de altı birimlik bir adamsınız.

    sanıyor musunuz ki irem "bu adam altı birimlik o halde ben bununla naz yapmadan çıkayım" diyecek. ya da didem ben üç birimim en iyisi koşup şunun boynuna bir sarılayım diyecek.

    bok diyecek!

    sonuç olarak her ikisi de yorkshire düşesi olduğundan size yedi bilemedin sekiz birimlik naz yapacak. sanacaksınız ki brijit bardo'nun gençliğinin peşindesiniz.

    o yüzden bir mantıklı erkek türü olarak eforumuzu yedi birimlik zeynep'in peşinden koşarak harcamalıyız. unutmayın ki zeynep'e harcayacağınız eforla, didem veya irem'e harcayacağınız efor arasında çok büyük fark olmayacak.
  • fazla uzatılmaması gereken hadise. mesela ben 6 yıl peşinden koştuktan sonra bir baktım, kendisine tur bindiriyorum. onun için kararında yapmak lazım.
  • olimpiyatlarda görülmemiştir.
  • koreografisine eşlik eden libretto için

    (bkz: kovaladıkça kaçan ateşböceğim misin)
  • erkekler icin cok buyuk yanilsama olan durumdur. cunku cok guzel kizlara "bu bana hayatta pas vermez" diye yanasmazlar, olan kizlara olur.
  • boş iştir.

    bu güne kadar peşinde koşularak elde edilen kadın görmedim. egosunu doyurmak amacı ile gelen ilgiyi değerlendirebilir. ya da karşısındaki erkeği test etme amaçlı bazı denemeler yapabilir. ancak hiçbir kadın bu benim peşimde çok koştu, hak etti yazıktır sevgili olayım şununla demez. özetle aynı sonuca kızın peşinden koşmadan da ulaşmanın yolları mevcutur.
  • kilo verdirir, forma sokar.

    muhtemelen ilk kovalamacanızsa hanım kızımız kaçıp gidecektir ama forma girdiğinizde (nasıl anlarsanız, para-pul, şekil-şemal, kafa yapısı, genel kültür...) artık birilerini kovalamanız gerekmez.
  • bir kez başıma gelen olay.

    yer: kanyon ykb atm.

    önümde bir kız var atm'de işlem yapan bekliyorum. arada yanına dönünce profilden görüyorum gerçekten çok hoş bişey çıtıpıtı. sonra sıra bana geliyor. cüzdandan kartımı çıkarıyorum sokmaya çalışıyorum. bir bakıyorum. kartı içinde bırakıp gitmiş. hemen kartı çıkartıyorum . şöyle bir bakıyorum merdivenlerden iniyor. ben de bir depar. koşuyorum merdivenlere ve yetişiyorum...

    -buyrun hanfendi. atm'de unutmuşsunuz.
  • önce kararsız kaldım, ne yapacağımı her zamanki gibi bilemedim, o ben miydim? ama sonra adımlarımı biraz hızlandırdım, ne oluyordu yav, koşmaya başladım, kendime güvenim geldi çünkü karşılık gördüm, el sallayarak koşuyordum, koşuyordum gülüyordum el sallıyordum terliyordum, aradan yarım dakika sonra koşmayı bıraktım tekrar yürümeye başladım çünkü giderek yakınlaşmıştım, bu arada uzun saçlı birinin yanından geçtiğimi hatırlıyorum, hay skiiiim yine koşmam gerekti ama bu sefer bir kolumu yukarı kaldırarak koştum ki hem el sallamak hem de koşmak oluşan havayı bozuyordu, bir kolum havada parmaklarım açık sırıtarak koşan bir bebe uu beybi işte hava budur lakin yoruldum kapanan fark giderek açıldı, ben yorulmuş adımlarımı durdurmuşken, uzun saçlı biri olan genç abinin yanımdan kıkırdıyarak geçtiğini hatırlıyordum, uzun saçlı erkek kıkırdar mı lan, o ne öyle, rak! metal! satan! yeeeea! gibi şeyler söylemesi gerekti, ilgin... hasiktir!, dünya durdu, lan çok hasiktir! ya, hemen yolun diğer tarafına geçtim ters istikamette hızlıca yürümeye başladım,

    çok güzel değil çok çok güzellerdi, hemde bir değil iki kişilerdi, bana el sallıyorlardı, upuzun saçları salına salına gülüyorlardı, bana gülerek el sallıyorlar onları görmemi isiyorlardı ve ben, metin kasapoğlu caddesinin burhanettin onat caddesine dönüşmesine metreler kala kırmızı bir belediye otobüsünün arka camından el sallayan bir değil iki kızın peşinden koşuyordum.

    artık koşmuyorum, o günden beri koşmuyorum.

    uzun saçlı metalci kasaplar çocukluğuma kıydınız. yeeeaaa!
  • mantıklıdır da, bir yere kadar.

    türev piyasalarını bilenler opsiyonlara aşinadır. doğru strike'tan kontrata girmezsen, bütün yatırımını kaybedebilirsin.

    bu iş de böyledir. 5 puanlık kızın da, 10 puanlığın da prim ödemesi az çok aynı iken, dayanak varlığın, yani senin hatunu tavlamak için gösterdiğin performansın puanı 9.9'da kalırsa bütün emeğin boşa gidebilir. zira hatunlar incir tanesi kadar küçük bir detaya bütün emeği çöpe atabilirler.

    velhasılı portföyü en az bir 8 puanlık hatunla hedge etmekte fayda var.
hesabın var mı? giriş yap