earl grey

• (bkz: my name is earl grey)^*
• parfumlu cay
• pek çayşinas bir kimse olmayan bendenizi bile hastasi yapmistir. yalarim.
• çok güzel bir aroması vardır^*, limonla iyi gider.
• bir cay tuccari ve politikaci (daha sonra basbakan) olan ikinci earl grey'in (bastaki earl adamimiz grey'in asalet unvani), unlu ettigi cay. sirketi de herkesin bildigi twinings.
• şöyle bir öyküsü olan çay;
  sömürge döneminde "earl grey" ismindeki ingiliz gemici bir zat hindistana bergamot götürüp ordan aldığı çayı ingiltere'ye taşımaktadır...bergamot ve çay gemide aynı depolarda taşındığı için aylar süren yolculuğun ardından britanya krallığına gelen çaylarda leziz bir aroma oluşur.herkes earl grey beyefendinin çayından almak ister...beyefendi köşeyi döner...adı marka olur.afiyet olur...
• muhteşem bir çay olmasına rağmen poşet lipton olanını bardakta fazla beklettiğinizde acılaşır ve bitirdikten sonra ağzınızda acı bir tat bırakır.
• mükemmel bir tada va kokuya sahip olan, benim gibi ayda yılda çay içen birine bile hergün çay keyfini yaşatan süper tat.
• son bir aydır içtiğim ve daha sonra neden bu güne kadar bunu keşfetmedim dedirtiren, kokusuyla stres ve yorgunluğunu üzerinden attıran güzel bir çaydır. özellikle bilgisayar başındayken buharlı camların elimle silmiş oluğum kısımdan dışarıyı seyrederken fincanıma aldığım demli bir lipton earl gray bütün stresimi alır götürür (bkz: eksi sozluk okurken cay icmek)
• cay kulturune gore, eger bir ek tat aranacaksa, sut eklemek yerine limon sikilmasi gereken cay.