ekşi itiraf

• yolumun gittikçe ne kadar uzadığını gördükçe irkiliyorum bazen. yorgunluğumu aklıma getirmemek için düşünmemeye özen gösteriyorum. . hep az kaldı diyorum kendime ama neye az kaldı asla bilmiyorum.
• bugün çok uzun zamandır beklediğim, şu zamanlarda olsa bütün dertlerimden arınırım dediğim bir şey gerçekleşti. sana çok öfkeli olsam da bi yerlerden yazıp paylaşmamak için o kadar zor tuttum ki kendimi. biliyorum çünkü bu habere benim kadar hatta belki daha fazla sevinecektin. keşke arkadaş kalabilseydik dedim. keşke mutluluğuma ortak edebilseydim seni yine. hani her önünden geçtiğimizde burası senin kazanamadığın yer değil mi dediğin, benim de bi gün kazanıcam görüceksin dediğim yer vardı ya, kazandım!
• burası ruh hastası, psikopat ve manyaklarla dolu bir yer
• hoş geldin temmuz,
  
  doğduğum ay olduğun için ben de yerin apayrı..
  
  umarım bütün üzüntülerim geçmişte kalır ve artık ben de mutlu olabilirim. mutluluk neydi sahi? onu da unuttum ya.
  bir hafta önce hatırlatan biri vardı aslında.. benimle mutlu olamayacağını anladım umarım mutlu olursun..
• dün gece rüyamda artık ne gördüysem kalkıp kelebekler ya da başka bir şey çıksın diye camı açtığımı hatırlıyorum. sonra allahtan uyumuşum ama cam sonuna kadar açık. sabaha karşı uyandığımda çok üşümüş hissettim. bazen geceleri böyle şeyler yapıyorum. bunun için bile adam lazım kolundan tutup napıyorsun diyecek. umarım başka şeyler denemem.
• sıradan monoton ve olmuyor
• bazen mantıklıca açıklama yapıp konuyu kapatıyorum kendi içimde ama bazen (özellikle gecenin ilerleyen saatleri) kafamda ‘neden’ ile başlayan onlarca soru türüyor.hissizleşmekten başka çözüm yolu kalmıyor sanırım.
• .. özledim yine yeniden nefeslenen her an!
• hayat o kadar boş ve anlamsız ki... sevdiğiniz bir dostunuzu ebediyete uğurladığınız zaman bunu daha iyi bir şekilde anlıyorsunuz. o nedenle ben de zamanında gerek kırdığım, gerekse kırıldığım uzun zamandır görüşmediğim arkadaşlarım için birer adım attığım günlerdeyim. herkesi teker teker çevreme topluyorum. ve en çok dua ettiğim dönemdeyim çevremdeki insanlar için... çocuğu olmayanlara çocuk diliyorum sürekli, işi gücü iyi gitmeyenlere bereket, kazanç diliyorum, aşkı bulamayanlara aşk diliyorum. şu fani dünyada neden saçma sapan ipe sapa gelmeyen şeylere kafamızı takıp kendimizi de karşımızdakileri de neden kırıp duruyoruz? bence iyiler hep kazanacak, başkalarının da iyi olmasını isteyen güzel yürekliler her zaman kazanacak. bu bir itiraf mı emin değilim ama... buradaki herkese de neleri eksikse tamamlanmasını diliyorum.
• aforizma
  
  selam adamım,
  
  kırk yaşındayım, demli çay severim, çayı koyarken demi ve suyu aynı anda koyan çaycıdan,kadından, adamdan nefret ederim, işgüzarlık gelir bana hep, aynı hayat gibi.
  
  ulan bakıyorum, gözlemliyorum herkes işgüzar, kimse net değil,
  insanoğlu standart olmayı bile beceremiyor, aksi bir fikir söyle hemen aksi bir tarafa itiliyorsun, ötekileşmek çok kolay, doğru yaşa, yanlışı gördüğünde yanlış de “kime göre neye göre? “ felsefesiyle sıyrılmaya çalışırlar.
  
  oğlum, doğru-yanlış, iyi-kötü... bunlar standart, çıkarlara, menfaatlere göre değişmez, kimse kimseyi salak yerine koymasın, mütevaziliğimiz; kazanma isteğimiz bitmeyen umudumuzdandır.
  yoksa skmişim ingiyteyeyi:))
  
  herkes genetik deformasyonun kurbanı, ama kimse kabul etmez hatta farkında bile değildir, ve farkına varmadığı sürece farkında olana eziyet eder.
  
  sktimi koronası bile ( cahil ile medeniyi) sınıflandırıyor.
  
  çeşit çeşit insan türüyor, size göre olağanüstü durum olan, bana göre standart olan olaylarda bile.
  
  amk çocukluğumdan beri ramazanda “sakız orucu bozar mı? “ sorusu sorulan ülkede medeni olmaya çalışmak yüzelli kilo adama midyum tşört giydirmek gibidir.
  
  solcu= anarşist
  sağcı= faşist
  liberal= liboş
  kadın=ezilen
  erkek= güçlü olmak zorunda
  tanrı= var , yok, doğa, sikrıt, evren, inek, maymun, kuantum.....
  
  ya bi siktir git insanoğlu, ilk önce kendini keşfet, sonra bana hayatı anlat, yoksa gerisi hep bana eziyet.
  
  klasik ve öğretilmiş vesveseleriniz sizi asla elit yapmayacak, benim gözümde sadece sessiz filmdeki şarlo kadar komiksiniz.
  
  rumuz: ukala :)) ama kimse kusura bakmasın komiksiniz... çünkü izlediklerim sadece “komedi”