• bi atasözüyle dimağımda yer eden yazar. kendisine ithafımdır, tarihi yazılmasın, tarihe yazılsın:

    "delik taş yerde kalmaz, deli kız evde kalmaz."
  • son 3 gün içerisinde 500 kez dinlediğim conjure one parçası.
  • (bkz: #24006594)

    annem cebinden 10 tane ben çıkarır demiş bu cadı, halbuse annem şeyinden bir berte'yi zor çıkarmış be! tüm hastaneyi sabaha kadar inletmiş, hastanedeki herkes o sen miydin diye sormuş, dünyaya gelişim muhteşem olmuş da kendisi de zaten büyümeye gerek kalmadan berte'ymiş, ayakta kalmaktan başka şansın yoksa ayakta kalırsın.

    ayrıca şu tuvalette oturan kabız halime bakıyorum da pek kaplanlık aslanlık göremiyorum kendimde. ben de herkes gibi bir insanım, kusuyorum, yoruluyorum, ağlıyorum falan. bu cadıyı da çok seviyorum, kafiyemiz de var, yarın gelsin kardeşim olarak işe başlasın. çaylar şirketten.
  • kendisini o kadar tanımıyorum ama dostları ve arkadaşları arasında nickiyle müsemma bir insan olduğuna dair bir kanaat yerleşmiş olabilir.
  • boğazımdaki düğümün de, kalbimdeki mutluluğun da adı olan kadın.
    ve bana gerçek sevgiyi öğreten...
    bu yüzdendir ki seneler önce kalbimi başucunda bıraktım.
    ve gittim.
    hala gidiyorum. çünkü her zaman birlikte olduğumuzu biliyorum.
    dünyanın bi ucunda, bi otel odasında, henüz onun takvimi 5 nisan bile olmamışken koca bi şehri ayaklarımın altına alarak içtiğim o sigara var ya, işte o sigarayı aslında birlikte içtik...
  • iç sesim. her şeyi unutabilirim; ama 20 sene önce yanına gittiğim o anı hiçbi zaman unutamam. küçücük bedenlerin, kocaman sevgiyi öğrendiği andır o an. "gerçek" kelimesine sıkıştırmak istemeyeceğim kadar muhteşem... bir nevi endless dream.
    doğum günün kutlu olsun güzel insan.
  • http://twitter.com/endlesdream
    birce.erdaletgmaildotcom
  • yazdigi seylerin pek azinda fikir ayriligi tasiyorum endless dream'in. zekasini ve ozgunlugunu gayet subtle* belli eden, okumaktan buyuk keyif aldigim bir yazar.

    yalniz, hele ki dunku dingilliklerin arasinda, bundan aylar aylar oncesinde bana yazdigi bir entry nin, hem benim, hem kendisinin esas yazarlik niteliginin sinavi oldugunu gordum.

    ve biz bu sinavi guzel vermisiz kendi aramizda.

    bunu da buraya kaydetmek icin yaziyorum.

    dunku olaylarla birlikte, bu kadinin yazarligina saygim iki katina cikti.

    cunku:

    "bazı fikirlerine tam olarak katılmıyor olsam da, ciddi ciddi aydınlatıcı bir etkisi var.
    ve ben onu yeni keşfettim."

    bazi fikirlerime katilmiyormus. onun bir okuru oldugum icin, asagi yukari tahmin edebiliyorum hangi goruslerim oldugunu. yine de bunlari detaylandirabilirdi dileseydi, gerek gormemis.

    "ve fakat kendisini okurken aldığım hazzı %80'lere indiren bir problemim var; araya serpiştirilen ingilizce kelimeler. gerçi pek çok yerde açıklamış, ömrü ingilizce ile geçtiği için anlık oluşan bir durummuş bu, alışkanlıklar kaynaklı.
    olsun.
    bu kadar birikimli ve akıcı usluba sahip birinin bu kıymığı etinden rahatlıkla çıkarabiliyor olması gerektiğini düşünüyorum. çıkarmamasını da okuyucuya saygısızlık addediyorum.

    arz ederim. "

    simdi bunun uzerine benim o egomla sunu demem gerek degil mi? en nihayetinde son cumlede aslinda gayet kalin bi elestiri var?

    amethyst- (#14729612) sana mi saygi duyacagim ulan. senin ne dusundugunu sorduk mu?

    endless dream -> amethyst: manyak misin?

    oysa boyle bir sey olmadi. ve hayir, endless dream ile henuz karsilasmisligimiz yok, pek az kez mesajlasmisizdir hatta. olan su oldu:

    amethyst- (#14729612) tesekkur ederim. elestirin "noted".

    ve ben o elestiriyi aldim. onu proses ettim. uygulamaya koyma veya koymama degerlendirmesi yaptim. koymadim. yani:

    endless dream elestirisini yapti;
    amethyst bunu aldi, ama uygulamamayi secti;
    endless dream, amethyst'i okumaya veya okumamaya; amethyst de endless dream i okumaya veya okumamaya devam etti.

    mantik, boyle bir seydir.

    bundan sonra derse girerken yoklama alacagim.

    * subtle: mahir, ince, kurnaz. sana ibnelik olsun diye yaptim olm bunu jsdhfkjhgkjhk
  • uzakta olmak bana hic bu kadar koymamisti.
    hic yuzyuze gelme firsatim olmadigi halde ruyama giren, aklima takilan, 'uzaktaki dostum' benim. ne kadar guclu ve dayanikli oldugunu bu kadar net hic fark etmedigim guzel kadin.

    bana 'uzulme, bana bi sey olmaz. ben neler yasadim boyle,' diyor. aklim cikacak gibi oluyor dusundukce, uzaktan uzaga onu ne kadar sevmis ve saymis oldugumu iyice hissediyorum. 'en sonuncusu biraz fenaydi sadece..' diyor. yasitim, benim kusagim bu guzel kadinin o zehir gibi isleyen beynini, yillardir tum duyarliliklariyla anilar biriktirdigi kalbini dusunuyorum. onu/onlari paylasmaya, endless'in dilinden dinlemeye o kadar acim ki. kendimi ona acmaya, dostlugunda sagaltmaya, kendi zayifiklarimi, kendi varolussal sikintimi, neredeyse otuz yila gelen birikmisligimi bu guclu insanin onune getirip dokmeye oyle ihtiyacim var ki.

    oyle buyuk bir ozlem ve istek duyuyorum ki nicedir onun dostluguna.

    hicbir sey yapamam saniyorum,,,verdigin savasta, seni sevdigimi ve sana ne kadar saygi duydugumu hatirlatmak disinda bir faydam olmaz sanirim...ama sabredersen, cok paralar kazandigimda, sana bakirsiz kabuklu deniz hayvanlari imal ettirecegime soz verebilirim.

    uzaktaki kizkardesim benim.
hesabın var mı? giriş yap