60 entry daha
  • psikolojimi ağır bir biçimde etkilemiş olan bir animedir. bildiğime göre de her bünyeye etkisi aynı oluyor. izlememin üzerinden üç ay gibi bir zaman geçmesine rağmen bu etkiler halihazırda devam etmektedir. bu durumun sebebi kanımca ses ve görüntü uyumunun örneğine az rastlanacak şekilde muhteşem oluşudur. tabii bunda yoko kanno nun müzik dehasının katkısı büyük. soundtracki olağanüstüdür.
    müzik parçasını hatırladığınızda görüntüler, herhangi bir sahneyi hatırladığınızda ise ister istemez sesler üşüşüyor zihninize peşisıra. yalnız bu anime serisinin genel havası karamsar bir yapıya sahip. çünkü dizinin ana kahramanları spike spiegal,radical ed ,faye valentine ve jet geçmişlerine rağmen hayata tutunmaya çabalıyorlar arka planda(her bölümde farklı konular işlense de) yirmi altı bölümün hepsi de birbirinden güzeldir ama bünyede bıraktığı hasarı göz önüne alırsak the real folk blues ve diğer muhteşem bölüm the ballad of the fallen angel ı tek geçerim. uzun lafın kısası izleyiniz ve izlettiriniz.

    --- spoiler ---
    özellikle son bölümde spike spiegal ve vicious ın silahlarını değiştirdikleri anda ve spike ın ölmeden önce iki parmağını birleştirmek suretiyle yaptığı silahı bize doğrultup dudaklarındaki hüzünlü gülümsemeyle ''bang'' dediği anda karizma ile hüzün doruk noktalarına ulaşıyor. gökyüzündeki yıldız parlayıp söndüğünde ise artık gözlerim buğulu ekrandan hiçbirşeyi seçemiyordu...
    --- spoiler ---

    edit: kendileri hala muhteşemdir hala elinin altında olup tekrar tekrar izlenen bir yapıttır.hatırlanınca gözleri dolu dolu yapandır.
344 entry daha
hesabın var mı? giriş yap