254 entry daha
  • çocukluğumda hemen hemen her evde gece gündüz dinlenirdi.
    ankara'lı olunca oğuz yılmaz, turgut, namık falan otomatik geliyordu.
    uzun süre dinledim.
    bir süre sonra ankara oyun havalarını yozlaştırıp emmeli gömmeli kıvama getirilmesi evresinden sonra iyice soğudum bu müzikten.
    ama oğuz yılmaz her zaman ayrı bir yerdeydi.
    ne zaman "kim bunlar?" diye iğrenç ötesi o şarkıyı duydum. bir daha ne oğuz yılmaz ne arabesk ne de oyun havası ile bir alakam kalmadı.
    hatırladığım kadarı ile..
    "kim bunlar kim bunlar,
    olsa olsa hiç (piç) bunlar,
    saçları at kuyruğu,
    anaları belli babaları kim bunlar.
    soyu sopu belirsiz bunlar"
    diye devam ediyordu.
    bu ülke adına en çok sokakların rengi olan metalci, emo, punk çocukları özlüyorum.
    içim acımıştı bu şarkıyı duyduğumda.
    şimdi soyu sopu belli değil diye haykırdığı çocukların yerine kirli sakallı, ellerinde tesbih, kadın döven, kedilere işkence eden, soyu sopu, babası belli minik mafyacıklar var.
    bu yozlaşmada sadece oğuz yılmaz değil.
    fakirliği öven, eğitimsizlik ile gurur duyan, "ben sevdiysem her şeyi yapmaya hakkım var. hatta ya benimsin ya toprağın!" diyebilen. çocuk gelinleri meşrulaştıran arabesk, oyun havası vs. tayfasınında çok büyük emekleri var.
    arabesk bu ülkenin başına gelmiş en büyük felaketlerden birisidir!
    sen yeter ki sev! ya da sevdiğini san.
    sen öldürsende, kaçırsanda, adam dövsende adamsın. senin hastalıklı sevdana karşılık vermeyen kadın kahpe, vefasız, alcak!
    sen yeter ki sev. eşek kadar adam "ah o liseli var ya!. o liseli" diye ağzından salyalar akıtarak, iç çekerek notalara döker bu sapıklığı.
    oğuz yılmaz'a kızmıyorum.
    ozzy osbourne'yi örnek alıp yarasa ısırmadım sonuçta.
    herkes ekmeğinde peynirinde.
    umarım gittiği yerde mutlu olur.
31 entry daha
hesabın var mı? giriş yap