5 entry daha
  • koca adamken de yapılabilir. kış zamanı sessiz, insansız ama yaz zamanı cıvıl cıvıl insan olan bazı yerleşimler vardır. buralarda yapmak daha az tehlikelidir. ancak malumunuz kışın dallarda meyva olmaz. kimi meyvalar erken yaz (dut, kiraz, fişne, nispeten erik ve kayasıl) kimi meyvalar da yazsonu (incir, ceviz) olgunluğa erişirler. bu iki zaman oraya insanların yavaş yavaş geldiği ya da yavaş yavaş gittiği zamanlardır. bu süreçler iyi takip edilmeli, insanlar kollanmalı ve "ühh koca adam olmuş bak hala utanıyor mu?" bağırışına maruz kalmadan ıssız zamanlarda dalmalısınız. burada meyva ağacı sahipleri "koca adam olmuş...vıdı vıdı" diyebilmekteler çünkü siz küçük yaşlarınızdan beri o ağaçlara adalıyorsunuz ara ara, sizin küçüklüğünüzü de biliyorlar icabında. nasıl ki göçmen kuşlara meraklı insanlar ellerinde dürbünlerle boğazın kıyısında falan bekliyorlar, bıldırcın avcıları bıldırcın alaylarını bekliyorlar, siz de gözünüz açık bir halde kim taşındı, kim yerleşti iyi takip etmeli ve sobelenmemelisiniz.

    dalması en zevkli ağaç bence cevizdir onu da belirteyim. bundan sonra ise duttur.

    dut erken yaz zamanı olur, dut yedikten sonra yapacak birşey pek yoktur. hava sıcak olur, polenler etrafta uçuşur. doğa yeni yeni uyanmıştır ve gençliğini yaşamaktadır, kendisiyle ilgilenmekten size vakit ayıramaz, kendini çekici gösteremez size, doğa o anlarda bana fazla zevk vermez. denizde de planktonların en yoğun olduğu zamandır, bulanıktır deniz, keyifsizdir. tüm doğa beslenme, yavru yetiştirme, kışa hazırlanma derdindedir. doğanın körpe zamanlarıdır ve onu, o gençliğini, bir nebze seviyesiz bulursunuz ve ondan sıkılırsınız (ben en azından). gidip bir akşamüstü uykusu çekilebilir. ama dutu çekici yapan şey lezzeti, şekeridir.

    ceviz ise ekim sonu ila kasımın başlarında olur ki o zamanlar doğanın ölmeden önceki en olgun zamanlarıdır. tüm koşuşturmasını geride bırakmış, bir dahaki bahara kadar ölmekle meşguldur ağaçlar. artık tüm vakitlerini size ayırabilirler. başınızı havaya kaldırdığınız zaman göç eden besili ve sağlıklı kuşları, kafanızı denize soktuğunuzda göç eden balıkları görürsünüz. harika zamanlardır. bir ağaçtan cevizler toplanmalı, mümkünse deniz gören bir yerde kırılıp yenmeli, üzerine bir cigara içilmelidir. ceviz ellerinizi sarı ile yeşil arası bir renkte boyamalıdır. bu esnada denizden esen hafif imbatla ağaçların yazın sıcağında kurumuş, suyu çekilmiş, sararmaya yüz tutmuş yaprakları şıkır şıkır etmelidir. o şıkır şıkır sesi kağıt buruşturma sesine benzer biraz. o rüzgar işte teselli rüzgarıdır. ölmeye çalışan yaprakları teselli eder. ceviz yedikten sonra da yapacak iş boldur, akşam yemeği için lüfer arayışına geçilebilir uzun olta ile veya nebileyim sığ denizlerde gümüş sürüleri peşindeki levreklerle uğraşılabilir veya sinek peşinde koşturan küçük lezzetli göçmen kuşlar tongaya düşürülerek yumurtayla kavurma falan yapılmaya çalışılabilir. bu erken kış zamanları doğada yapılacak çok ama çok iş, seyredilecek çok manzara vardır. keyfini çıkarmak gerekir. meyva dedik nerelere geldik.

    tüm meyvalara dalma işlemi tadında bırakılmalıdır. sadece göz hakkı denen kısım alınmalı, dallara zara verilmemelidir. ağacın sahibi de düşünülmelidir.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap