aynı isimde "huzur" başlığı da var
31 entry daha
  • ahmet hamdi tanpınar'ın karakterlerinin olanca korku, tereddüt, hastalık, ümitsizlik ve çaresizliklerine rağmen yaklaşan bir savaşın ve doğu-batı arafında kendini konumlandıramamış yılların gölgesinde kendi iç nizamlarını aradıkları, insana dair birçok duygunun tüm derinliğiyle işlendiği, yer yer musiki ve istanbul'un eşsiz tasvirleriyle bezeli, ölümsüz eseri.

    kaybedilen bir aşka, anlamsızca tüketilen ömürlere, en basit geçimsizliklerden kitlelerin savaşına kadar müsebbibi insanoğluna yazar şu sözleriyle seslenir:
    "...insanlık fena bir ihtimali bir kere kendine ufuk bilmesin; bir kere uçurumu görmesin. bir daha ondan geriye dönemez. onu giyinir. kıymetli bir şeyiniz, iyi bir yazma, güzel bir gramafon, bir acem halınız var mı, sakın onu satmayı bir imkan gibi düşünmeyin, evliyseniz karınızı boşamayı, seviyorsanız sevdiğiniz kadına darılmayı bir kere olsun aklınıza getirmeyin. sonra bu işlerden ne kadar çok çekinirseniz çekinin, mıknatıslanmış gibi, arkanızdan itiyorlarmış gibi onu yaparsınız, insan hayatında sakınmak yoktur. hele kütle halinde, asla..."

    yazarın üslubu nedeniyle okunması zahmet gerektiren bu kitabında, ismine aldanarak huzur'u ya da huzura ilişkin ipuçları aramaya kalkmayın. zira, bulup bulabileceğiniz tek şey, bu kitabın hayatın anlamlı bir özeti olduğudur: huzur, anlıktır; hep aranır, kaybedince anlanır..."bazı kapıların bize kapalı görünmesi, önünde değil arkasında bulunduğumuz içindir." cümlesinde kastedildiği haliyle belki de elimizin altındadır...
330 entry daha
hesabın var mı? giriş yap