4 entry daha
  • "sokak ortasında ... gözleri önünde güpegündüz bıçaklandı, kimse gıkını çıkarmadı."

    kimi haber bültenlerinde ve üçüncü sayfa haberlerinde rastladığımız ve artık kanıksadığımız ibarelerden biridir bu sözler. işte bystander effect bu durumun adıdır. iddiası ise şudur, acil müdahale gereken durumlarda kişi sayısı ne ölçüde artarsa sorumluluğun paylaşımı da o ölçüde artacağından müdahale olasılığı düşecektir. işin diğer tarafı ise artan kişi sayısı paralelinde olayın görgü tanıklarının vicdanen de rahatsızlık duymamaları ve müdahale etmemeyi adeta objektif bir durum olarak kavramaları söz konusudur. "herkes izliyor, ben mi kaldım bi alemin delisi, hem şahit de yazarlar; ayrıyeten kimse gıkını çıkarmadığına göre demek ki benim de suçum yok" gibi bir düşünce zinciri izler şahidin saksısı.

    mevzu ilk kez amerika'da gündeme geldi. genovese soyadıyla bilinen bir kadın 1964 yılında sokak ortasında bir saldırgan tarafından gazetelerin yazdıklarına ve sonradan yalanlanan habere göre 38 kişinin gözleri önünde önce bir buçuk saat boyunca darp edildi sonra da bıçaklandı. hatta katil işi bitirmediğini anlayıp yarım kalan işini bitirmek üzere kısa bir süre sonra geri bile döndüğü halde. olaya tanık olanlardan hiç kimse ne müdahaleye yeltendi ne de polisi durumdan haberdar etti. bu haber o dönemde amerikan kamoyunu derinden sarsmış ve damarlarındaki asil kan iddialarının artık iyiden iyiye çürütülmesinin bir kanıtı olarak görülmüştür. durumdan vazife çıkarıp sabi sübyanın, çelık-çüççügün ve çoluk çocuğun taze dimağlarının zarar göreceğini hesaplayan birtakım aklı evveller "hayır, değil 38 tane görgü tanığı, belki bir tane bile yoktu" dediler. esas amaç insan idesine bok sürmemekti.

    etkinin iddialarının ve yapılan deneylerden çıkarılan kimi sonuçların genel itibarla muteber oldukları defalarca anlaşıldı. kişi sayısı arttıkça sorumluluk bilinci azalmakta ve yardım etme çabası giderek düşmektedir.
44 entry daha
hesabın var mı? giriş yap