121 entry daha
  • baya etkileyici bir film. filmin güzelliği bakış açısında, nereden bakarsanız oradan farklı bir anlam çıkıyor ki yorumlar da zaten onu gösteriyor herkes başka bir yerden bakıp farklı sonuca ulaşmış.

    --- spoiler ---

    herkes babaya küfretmiş ama dikkate alınmayan çok şey var. baba 12 yıldır çocuklarını görmemiş, onların etrafında nasıl davranmalı bunu bilemiyor, babanın bu acemiliğini çok güzel göstermiş yönetmen. her defasında çocuklara öğretmeye çalıştığı şeyler var. bunca zaman yanınızda olamadım o yüzden şimdi öğreteceğim der gibi acele davranışları. adam sert bir adam değil aslında. ivan çorbasını içmediğinde zorla içirebilir miydi? evet içirebilirdi. döverbilir miydi, evet. ama o yapmadı. hırsız olayında keza aynı şey oldu. hırsıza para verip gönderdi karnım aç dedi diye. hele en sonda çocuğu aşağı atlayacak diye can havliyle o fenere tırmanışı? bunu bile "yakalasa dövecekti işte" diye yorumlayan olmuş. adam çocuğu kurtarmaya çalışırken ölüyor ve siz burdan ne sonuçlar çıkarıyorsunuz yarabbim. ne alaka? zaten bu yüzden film boyunca babasından nefret eden ivan, kayık batınca "papa" diyerek ağlayarak kurtarmaya koşuyor babasını. pişmanlık duyduğu nokta evet babanın ölmesi ama onu kurtarmak için ölmesi ayrı bir pişmanlık gerektiriyor. ayrıca filmin başı ve sonu yükseklerde farkettiyseniz, bu benim aşırı hoşuma gitti. babanın ölümü çok ani oluyor, çocukların büyümesi de öyle. önceleri birbirleriyle çocukça kavga eden 2 çocuk, babalarının ölmesi sonucu "delikanlı" oluveriyorlar.

    ve hayır bence bu filmde hegemoni - güç - itaatkar - asi ilişkisi falan yok. klasiktir. ilk çocuk her daim itaatkar olur. çünkü öyle yetiştirilmiştir çünkü aile tecrübesizdir. ama ikinci çocuk daha asidir, daha başına buyruk daha özgüvenli. çevrenize bir bakın, kendi ailenize bakın, bu örneği mutlaka göreceksiniz. baba ne yapıyor? saati andry'e veriyor. neden? o büyük, sorumluluk onda. zamanında dönmeyince baba endişeleniyor, denize doğru bağırıyor gelsinler diye, ama gelmiyorlar, baba korkuyor, gelince de sorumlu olan abiye vuruyor. "saat sendeydi" diyor, "ivan'ı suçlama". çünkü ivan küçük ve sorumsuz, andry büyük ve sorumlu olmak zorunda.

    babanın işi nedir, karanlık işlerde midir bilinmez ama bence o kutuda yine çocukların geleceğine dair birşeyler vardı. çocukları için yaptığı birşeydi.

    babayı bu kadar savunduğuma inanamıyorum zira genelde babalık rütbesine pek sıcak bakan biri değilim ama bu filmde herkesten farklı bir baba görmüşüm ben.

    --- spoiler ---

    neyse işte bak yönetmen neleri başarmış, her yorum başka başka, aldığı ödülleri sonuna kadar haketmiş.

    edit: haa bu arada filmin sonundaki siyah beyaz fotoğraflar çocukların yol boyunca çektikleri fotoğraflar. bunu farkeden olmadıysa yuh. olmuştur diye düşünüyorum.
136 entry daha
hesabın var mı? giriş yap