• adalet terzisi isimli dergideki röportajında neden istanbul'daki muayenehanesini bırakıp, suriye'de savaştığını şu şekilde anlatmış savaşcı;

    "döneceğimiz gece yarısı bütün köyü inletecek bir çığlıkla uyanmıştım. koridorda sedye üstünde kulakları sağır edecek yükseklikte bir sesle ağlayan bir kadın görmüştüm. muayene etmek için yanına yaklaştığımda herhangi bir yara görememiştim.fakat üstünde et parçaları vardı.kanlar içinde kalmıştı. temizlemeye çalışırken saçlarının arasında küçük bir parmağı elime aldığımda dizlerim tutmaz olmuştu. ellerim titremeye başladı. bir cerrahın başına gelebilecek nadir bir olaydır ellerinin titremesi. fakat kadına ve avuçlarımın arasında duran küçük parmağa baktıkça nefretim artıyor,sabrım tükeniyordu. sedyenin yanı başında dizleri üstüne çökmüştüm. kadıncağız rejim veya rus uçakları köyünü bombalarken araçla kaçmaya çalışırken uçak aracını füze ile vurmuş. allah’ın takdiri kadına bir şey olmamıştı.ama 7 aylık bebeği paramparça olmuştu. benim gördüğüm sahneyi gözünüzde bir canlandırın.o vakit vicdan sahibi bir insanın ayakta durması mümkün değil. ömrüm boyunca unutamayacağım bir olaya ve acıya şahitlik etmek beni derinden etkilemişti.işte o gece doktor kanas’ın doğduğu gece olmuştu. sabaha karşı bütün cerrahi malzemelerimi bırakarak bir yemin ettim. çocuklara,masumlara ve zalimlere bir söz verdim. bu anneye yaşatılan acının hesabını soracaktım.yapılanların hesabı hem bu dünya da hem de ahirette elbette sorulacaktır."
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap